İstanbul'un En Popüler ve En İyi 10 3. Dalga Kahvecisi
Artık Nescafe’den, Starbucks’tan çok daha fazlası haline gelen kahvenin son hali: ‘’3. dalga’’. Peki nedir bu ‘3. dalga kahve akımı’? Ya da ‘dan’ diye 3’ten başlayacağımıza 1'den başlayıp sırayla anlatalım efendim.Birinci dalga kahvecilik, I. Dünya Savaşı’nı takip eden yıllarda hazır kahveyle -yani evlerimizden hiç eksik olmayan Nescafeyle- başlıyor. Sadece ticari amaçlı olan bu akımdan sonra kahvenin içine biraz daha sanat giriyor ve Starbucks ikinci dalga olarak hayatımıza giriş yapıyor. Kahvenin yöresine, kavurma tekniklerine ilginin gittikçe artmasıyla içtiğimiz kahveler de giderek kaliteli bir hale geliyor. İkinci dalgada kahveden keyif alma ön planda olsa da birinci dalganın bazı özellikleri burada da devam ediyor. Her zaman daha iyisini arzulayan doyumsuz insanoğlu elbette durmuyor ve 90’lı yıllarda üçüncü dalga olan ‘nitelikli kahve’nin sinyalleri veriliyor. Barista olan Trish Skeie’nin 2002’de yazdığı makalede 3. dalgaya kesin olarak giriş yapıldığı açıkça görülüyor. Artık kahve başroldedir ve her şeyin başı espresso değil, çekirdektir. İlk sinyallerini 2002’de veren bu dalga Türkiye’ye ancak 2011 yılının sonlarına doğru uğradı. Uğramasıyla tüm İstanbul’a yayılması da bir oldu. Kahve dükkanları arasında bir sıralama yapmayacak olsak da bizce 3. dalganın öncüleri: MOC, Kronotrop, Coffeetopia ve Petra Roasting’dir. Peki İstanbul’un en iyi 3. dalga kahve dükkanları hangileridir;
Susam Sokağı'nın Sevimli Minik Kuşu'na Yıllar Sonra Bizi Kavuşturan 35 Caps
Susam Sokağı'nın en sevilen karakterlerinden, fıçımsı bir yuvada yaşayan Minik Kuş'u; program yayından kalktıktan sonra ortadan kaybolmuştu. Minik Kuş öyle bir geri döndü ki; siyasetten spora hayatımızın her anına capslerle tekrar girdi. Bu içerikte Minik Kuş ve aniden belirdiği saçma ortamlardan oluşan capsleri sizlere sunuyoruz. Capslerin tamamı Muppets (@MinikKusTr) | Twitter hesabından derlenmiştir.
Şehirdeki Kuşların Daha Saldırgan Olduğu Bulundu
Taşradaki kuşların neşeyle şakıdıklarını, şehirdeki kuşlarınsa acı sesler çıkartarak üzerinize doğru uçtuklarını fark etmişsinizdir. Bilim adamlarına göre şehirdeki kuşların böyle olmalarının bir sebebi var, tabi ki kentte yaşayan insanların bu derece kötü olmalarıyla aynı sebep değil.Behavioral Ecology dergisinde yayınlanan bir çalışmada taşra ve şehirlerdeki serçelerin ötme davranışları arasındaki fark ortaya kondu. Şehirdeki serçeler taşradaki kuzenlerine nazaran daha saldırgan şekilde ötüyorlar, ilk araştırmalar bunun sebebinin aşırı kalabalıklaşma olduğunu gösterdi. Ne de olsa şehirlerdeki insanların öfkeli davranışları kısıtlı yaşam alanlarına atfediliyor.Son araştırmayla birlikte bunun aşırı kalabalıkla alakası olmadığı, şehirdeki kuşların, şehirlerde kırsal alanlarda bulabildiklerinden daha fazla yiyecek bulduklarından agresifleştikleri ortaya kondu. Araştırmaya göre kuşlar fazla olan yiyecek stoklarını savunabilmek için daha agresif davranıyor. Yani, yerel parkınızdaki kuşları beslemek için ne kadar fazla ekmek ufalarsanız, o kadar büyük bir kuş sürüsü ortaya çıkaracaksınız.