Yaşlandıkça Cinsel Organınızda Yaşanan Değişimleri Öğrenince Çok Şaşıracaksınız
Bu etkilerin çoğunu muhtemelen hiç duymadınız.
1. Kadınlardan başlayalım. Yaşlandıkça vajina salgısı azalır ve kuruluk başlar.
Yaşlandıkça azalan ve özellikle menopoz sonrası vücut tarafından salgılanmayı bırakan östrojen hormonu, vajinal salgının da ortadan kalkmasına sebep olur. Kadın vücudu için önemli bir yeri olan vajinal salgının eksikliği cinsel ilişki sırasında tahriş ve ağrı sorunlarına yol açabilir. Bu sorunu gidermek için bir doktora danışarak ilaç tedavisi ve kayganlaştırıcı ürünler kullanılabilir.
2. Cinsel yolla bulaşan hastalık kapma ihtimali artar.
Bu sorunun temelinde de dolaylı olarak östrojen seviyesinin düşmesi var. Vajinal kuruluk arttıkça tahriş ve küçük yaralanmalar hastalıkların vücuda yerleşme ihtimalini güçlendiriyor. Bu sebeple korunmaya ekstra özen göstermek gerekiyor, menopoza girilmiş olsa bile.
3. İç ve dış dudaklarda sarkmalar başlar.
Nasıl ki yüzümüz zamanla yer çekimine yenik düşüyor, cinsel organlar için de aynı şey geçerli. Öyle ki, kimi zaman bu sarkma ileri boyutta olup otururken veya giyilen çamaşır ve pantolonda rahatsızlık verecek boyutlarda olabilir. Bu duruma varan sarkmalarda cerrahi tek çözüm değil. Radyo frekans gibi cilt sıkılaştıran uygulamalar da işe yarıyor.
4. Mantar, bakteri kaynaklı hastalıklar ve idrar yolu enfeksiyonuna daha açık olursunuz.
Bunun sebebi vajinanın pH değerinde yaşanan değişim. pH değerini dengede tutmak için fermente ve probiyotik yiyecekler tüketilmeli. Menopoz sonrası cilt incelmesi idrar borusunu da inceltir ve bu da bölgeyi bakterilere karşı savunmasız bırakır.
5. Kasların gevşemesi ile birlikte pelvis bölgesinde problemler yaşanır.
Pelvis bölgesindeki kasların yaşla birlikte gevşemesinden vajinal kasların yanında mesane ve rektum kasları da etkilenir. Özellikle zorlu doğum yapan kadınların idrar kaçırma gibi şikayetleri olabiliyor. Doktorlar yaş ilerledikçe Kegel egzersizleri yapmanın önemini hatırlatırken, ilerleyen vak'alar için cerrahi işlem gerekebiliyor.
6. Tüyler incelip azalmaya başlar.
Hormon seviyelerinin düşmesiyle bölgedeki tüyler incelerek azalır. Bu belki de yaşlanmayla birlikte gelen tek iyi şey. Ancak kalan tüyler de yavaş yavaş beyazlamaya başlar. Bu durum elbette erkekler için de geçerli.
7. Erkeklerde penis boyu küçülmesi yaşlandıkça yaşanan en belirgin durum.
Aslında penis boyu hiçbir zaman tam olarak değişmez ama pelvis bölgesindeki yağlanma ve sarkma; penisi eskiden olduğundan daha kısa gösterir.
8. Penis şekli de yaşla birlikte değişebiliyor.
Erkeklerin bir kısmında zamanla, özellikle cinsel ilişki sırasında yaşanan travmalar sonucu ereksiyonu sağlayan süngerimsi doku zarar görerek yamukluğa neden olabilir. Bu sorun basit bir operasyonla düzeltilebiliyor.
9. Hormon seviyelerinin düşmesiyle sperm sayısı azalır.
30'lara doğru azalan testosteron seviyesi ile durgunluk dönemi başlasa da asıl etkiler 40'lı yaşlarda görülmeye başlar. Bu durum tedavi ile düzenlenebiliyor.
10. Kan dolaşımının azalmasıyla sertlik ve renk kaybı yaşanır.
Yaşlandıkça tüm vücutta yaşanan kan dolaşımı düşüşü cinsel organları da etkiler. Cilt rengi solmaya başlar. Yine aynı sebepten sertlik problemleri başlayabilir.
11. Testosteron seviyesinin düşmesiyle his kaybı başlar.
Testosteron sinirleri desteklediği için yaş aldıkça hissiyat azalması olması çok doğal. Bu sebeple orgazm ulaşmak zorlaşabilir. Bu durumda uzmanlar tıpkı egzersiz yapar gibi sık sık erekte olmayı tavsiye ediyor.
12. Erkeklerin en iyi bildiği yaşlılık etkisi idrar problemleri.
40'lı yaşlarda erkeklerin %20'sinin, 50'lerde %50'sinin ve 70'lerde %90'ının muzdarip olduğu prostat probleminden kaçınmak için sık oturmaktan kaçınmak, düzenli egzersiz yapmak, düzenli olarak boşalmak, alkolden uzak durmak ve çinko takviyesi almak öneriliyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Yorum Yazın
Editör. Kaç pipin oldu? Kaç hayat bitirdin?
Saçmasapan, yanlış bilgiler. Yaş ilerledikçe tanımı zaten işi öldürüyor. Şimdi bir Madonna'nın vajinal kasları zayıflamış olabilir mi ? Mümkün değil. Ama kim... Devamını Gör