Ürkütücü Bir Skandal: Güney Kore Lideri'nin Bir Medyum Tarafından Yönlendirildiği İddiası!
Son dönemlerde skandallarla çalkalanan Güney Kore hakkında pek çok şey okumuşuzdur.
Fakat, Ekşi Sözlük yazarı hırsızın soyulup mesleği bıraktığı an'ın yazdığı bu entry, gerçekten çok önemli ve ürkütücü detaylar içeriyor.
Not: Bu yazı, yazarının izniyle yayımlanmaktadır.
Skandalın detayları ortaya çıktıkça daha da inanılmaz hale geliyor her şey.
Yaklaşık bir haftadır Güney Kore lideri Park Geun-Hye'in 1974 yılında öldürülen annesinin ruhu ile konuşabildiğini iddia eden bir tarikat lideri ve kızı tarafından yıllarca yönetildiği, sadece kendisinin değil bütün ülkenin bu iki din taciri tarafından yönlendirildiği ortaya çıktı. Bu şamanist-hristiyan karışımı olduğu iddia edilen tarikatın başında Choi Tae Min isimli Hristiyanlığa gecmiş, 6 kadınla evli eski bir Budist rahip varmış ve bu arkadaş 1994 yılında vefat edince tarikatın başına kendisi kadar manipülatif ve 'karizmatik' kızı Choi Soon-Sil geçmiş.
Olaylar daha da ilginçleşiyor bu aşamada.
Bu tarikatın etkisi altında kalan mevcut Güney Kore lideri ülkenin başına geçince bütün konuşmalarını, devlet bütçelenme toplantıları hatta ve hatta Kuzey Kore ile en üst seviyede gizli olması gereken askeri görüşmelerin hepsini medyumuna sızdırmış ve hatta Güney Kore'nin son yıllarda başına gelen en büyük faciadan sonra yaptığı konuşmayı bile bu kadın yazmış. Hatırlarsınız, 2 sene önce, 16 Nisanda Mv. Sewol isimli bir feribot batmış, ve içinde 300'e yakın çocuk ölmüştü, bu olay ulusal bir skandala yol açıp bütün ülkeyi yasa boğmuştu.
Gemi battıktan sonra 7 saat ortalarda görülmemişti Devlet Başkanı Park Guen-Hye, verilen sebep ise kişisel birtakım işlerinin olmasıydı.
Ölümler de peşi sıra gelmiş bu ilginçliklerin.
Devlet başkanının tarikat lideri tarafından yazılan konuşmalarında anlamsız, tuhaf, dilbilgisine aykırı ve konudan bağımsız bir yığın söz oluyormuş hatta insanlar dalga geçiyormuş telefona bi app çıksa da bu kadının ne dediğini anlasak diye. Bu tarikat lideri zamanla yetkisini kullanarak jigolosunu (evet yanlış okumadınız, jigolo), personal trainer'ini ve başka yakınlarını bakanlıklara ve devlet başkanı danışmanlığına getirmiş. Skandalın aydınlanmasına kim yaklaştıysa da işinden kovulmuş, adı lekelenmiş hatta bir iki olayda şüpheli bir şekilde ölmüş.
Geride bırakılan bir tablet...
Gel gelelim bu tarikat lideri medyum bozuntusu kadın, kızını Korenin en prestijli üniversitesine torpille ve usülsüzce aldırınca (belki sınav sorularını bile çalmıştır) artık halk isyan etmiş, devlete karşı soruşturma açılmış ve bu soruşturmanın sonucunda Almanya'ya kaçan medyum ve kızı geride aptal gibi tablet bırakmış.
Tabletin içinde başkanlığa ait gizli belgeler var.
Ayrıca konuşmalar ve hatta başkanın tatil programı bile varmış, kendine ait selfie'lerin süslediği bu tablet soruşturmanın anahtarı olmuş ve her şeyin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Düşünsenize yıllardır ülkenizi aslında başka insanların yönettiği konuşuluyor, rivayet ediliyor ve bir sürü komplo teorisi dolaşıyor ve bir gün bunların hepsinin gerçek olduğu ortaya çıkıyor.
Bu skandalın diğer dolandırıcılık ve yolsuzluklardan ufak bir farkı var...
Genelde bu tür skandallarda zirvedeki insanlar güç ve para uğruna kendilerini feda eder, kariyerlerini ve hayatlarını riske ederler fakat bu vakada bir devlet başkanının tamamen başkası için kendisini feda etme durumu var ki inanılmaz ötesi bir şey. Normal bir yolsuzluk ortaya çıkınca çok komaz, herkes devlet büyüklerinden bekler çünkü bu tür hareketleri, hatta ve hatta ne tür yasa dışı işlemlere mücadele edeceğini az çok kestirir, skandalın boyutunu tahmin edebilirsiniz fakat bu olay farklı, tamamen sürreal ve saçma bir kültist tutum içinde gelişen olaylar her türlü komplo teorisinin gerçek olabilme ihtimalini açıyor maalesef.
Gel gelelim şu anki en büyük rivayet aslında Sewol isimli feribotun bilerek, devlet tarafından bizzat batırılıp içindeki çocukların kurban olarak sunulma olayıdır.
Feribotun battığı gün ve tarih tam olarak tarikatın lideri olan Choi Tae-Min'in 20. ölüm yıl dönümüne denk gelmesi bu şüpheleri tetiklerken bir sürü başka garip olay var hikayede... Feribotun daimi kaptanı bir gün önce izine ayrılmış, o gün ise feribotların kaptanlığına daha az kalifiye elemanların geçebileceği bir yasa çıkarılmış ve en önemlisi de faciadan sonra Devlet Başkanı 7 saat ortalıkta gözükmemiş.
Sadece iddia olsa da...
İnsanlar şu an ciddi anlamda başkanın ölen tarikat liderinin gizli bir ayinine katılmış olabileceği ve hatta bu facianın bilerek, özellikle çocuklar kurban olsun diye yapıldığından korkuluyormuş. (Bu yazdıklarımın hepsi internette konuşulup ordan burdan kesit haberlerle desteklenen şeyler, şu anda rivayet dememin sebebi kesinleşmemiş olması ama böyle aptal olaylar olunca en saçma rivayet bile gerçekçi geliyor arkadaş.)
Ne kadar saçma iddialar di mi?
Ne kadar sürreal.
Bunu gelip size 10 gün önce anlatsam lan sktr git, zaten aramızda da uzaylılar yaşıyordu di mi falan derdiniz ama maalesef olanlar gerçek ve bu kurban rivayetinin üzerinde de ciddi ciddi duruluyor..
Bunların hepsi çok saçma, inanmıyorum diyecek olanlara da hatırlatıyorum Park Guen-Hye çıkıp bütün ülkeden özür diledi. Kadın çıkıp evet böyle birine güveniyorum arada bir bana yardımcı oldu dedi.
Ülkenin önünde...
Yorum Yazın
Güney kore başbakanını yapacağı ilk iş türkiyeye gelip tayyipten bir görüşme talep etmek olsun. Ondan gerekli taktikleri aldıktan sonra ülkesine dönsün ve uy... Devamını Gör
şaşırdım dersem yalan olur...çünkü yıllardır bir ilkokul mezununun din tacirliği ile benim ülkemin kaderiyle oynandı..
Çözümü anlatıyorum: 1-Başkan bir basın toplantısı düzenleyecek. Gözlerde eser miktarda da olsa yaş. 2- 우리는 속지:Kandırılık denilecek. 3- Kore milli marşı ve... Devamını Gör