Ülkemizin Farklı Bölgelerinden Adeta Su Gibi Güzelliğe Sahip 10 Yer
Herkesin en az bir kere gidip görmesi gereken ülkemizin birbirinden güzel yerlerini derledik!
1. Uludağ Milli Parkı, Bursa
Uludağ Milli Parkı, Türkiye’deki birkaç doğa ve kış sporların merkezinden biri. Kış mevsiminde kayak turizminin popüler noktası Uludağ. Ama sadece kayak turizmi ile kısıtlamayalım, çünkü Uludağ çok daha fazlasına sahip.
2. Manavgat Şelalesi, Antalya
93 kilometre uzunluğundaki, Toros dağlarından doğarak Akdeniz'e dökülen Manavgat Nehri üzerindeki Manavgat Şelalesi, birçok balık türüne sahiptir. Restoran, dinlenme yerleri, piknik yerleri gibi alanların bulunduğu bu bölge, trekking, kamp, rafting ve kano gibi çeşitli doğa sporlarını yapma imkanı sunuyor.
3. Pamukkale Traverteni, Denizli
Travertenler kaynaktan çıkan kalsiyum karbonat ile zengin olan suların yeryüzüne ulaşıp hava ile temas etmesinin ardından, suyun içerisindeki kalsiyum karbonatın belli koşullarla birlikte çökmesiyle birlikte oluşan tortular sonucu meydana gelir.
17 sıcak su alanına sahip, Menderes Nehri vadisinde bulunan Pamukkale Travertenlerinde sıcak su alanlarının sıcaklık derecesi 35 ila 100°C arasında değişir.
4. Kelebekler Vadisi, Muğla
Muğla ilinin Fethiye ilçesindeki Ölüdeniz beldesinde Babadağ dağının eteklerinde olan Kelebekler Vadisi, 1995’te birinci derece doğal SİT ilan edilmiştir.
Vadinin içinden geçen bir dereye dökülen şelalenin bulunduğu Kelebekler Vadisi adını, bünyesinde bulundurduğu seksenden fazla kelebek türünden almaktadır. Ayrıca vadide kamp yapabilir, bungalov evlerde kalabilir ve kayalık vadide trekking yapabilirsiniz.
5. Saklıkent Kanyonu, Muğla
Saklıkent Kanyonu,18 kilometre uzunluğundaki Eşen Çayı'nın bir kolu olan Karaçay sayesinde oluşmuş olan bir kanyondur. Kanyonu korumaya almak için Saklıkent Milli Parkı oluşturulmuştur.
Milli parka adım attığınızda kanyona da adım atmış oluyorsunuz. Engebeli ve akıntılı kanyonda ilerlerken bazı yerlerin daralması nedeniyle iki kişinin geçemeyeceği yollarla karşılaşabilirsiniz.
6. Gorgit Yaylası, Artvin
Gorgit Yaylası, Artvin iline bağlı Borçka ilçesinin Efeler köyünde Macaheli* bölgesinin sınırları içerisinde yer almaktadır. Sadece yürüyerek ulaşabildiğiniz bu yaylada cep telefonlarını gibi elektrikli teknolojik aletler servis dışıdır.
*Macaheli Türkiye'in Artvin ili ile Gürcistan'ın Acara Özerk Cumhuriyeti'nde bulunan tarihsel bölgedir. Türkiyedeki alana yukarı Macaheli, Gürcistan’daki alana ise aşağı Macaheli denmektedir.
7. Nemrut Dağı, Adıyaman
Adıyaman‘ın Kahta ilçesi içerisinde yer alan bir ören yer olan Nemrut Dağı, Helenistik dönemden kalan en ihtişamlı kalıntılar arasında yer almaktadır. 2.150 metre yüksekliğe sahip Nemrut Dağındaki anıtsal heykelleri, Kommagene Kralı I. Antiochos’un tanrılara bir minnet göstergesi olarak yaptırdığı söylenmektedir.
Günümüze kadar varlığını sürdürebilmiş olan kalıntıların, kireçtaşı bloklarından yapılmış anıtsal heykellerin boyları yaklaşık sekiz ile on metre arasındadır.
8. Gökpınar Gölü, Sivas
Sivas ilinin Gürün ilçesinde yer alan balık tutmanın ve yüzmenin yasak olduğu, dalış yapılabilen soğuk ve tatlı bir suyu bulunan Gökpınar Gölünün suyu aynı zamanda o kadar berraktır ki gölün tabanına kadar her varlığı görebilirsiniz.
Gölün ismi, gölün rengi gökyüzü gibi olduğundan dolayı bu şekilde adlandırılmıştır. Üç bin metrekarelik bir alana yayılmış olan gölün çevresinde restoran, piknik alanları da bulunmaktadır.
9. Meke Krater Gölü, Konya
Konya ilinin Karapınar ilçesinde bulunan ve iki aşamalı bir oluşumdan geçmiş Meke Maar Gölü veya Meke Krater Gölü, kuşbakışı görünümünde mavi suyla çevrelenmiş bir siyah nokta görünümünden dolayı 'Dünyanın Nazar Boncuğu' olarak da adlandırılmıştır.
Bazı nedenlerden dolayı çevresindeki suyun azalmış ve yaz aylarında, içinde bulunan mikroorganizmalar nedeniyle kırmızı bir renge bürünen gölün suları, bizlere her mevsim başka bir görüntü sunmaktadır.
10. Narman Peribacaları, Erzurum
Narman Peri Bacaları, Erzurum'un Narman ilçesinde yer alan “Kırmızı Periler Diyarı”, 'Kırmızı Peri Bacaları' olarak da bilinmektedir. Narman Peri Bacaları uzun yıllar öncesinde akarsuların taşıdığı malzemelerin bir çökelme havzasında birikmesi ve bu biriken maddelerin çoğunluğunu kumlu toprağın oluşturduğu yapıların, zamanla su ve rüzgâr yoluyla aşınması sonucu ortaya çıkan bir jeolojik oluşumdur.
Peri Bacalarının bu rengi almasının nedeni ise taşınan maddeler içindeki kırmızı renk demirin oksitlenmesi sonucu oluşmuştur.
Erikli'dir Uludağ'ın meskeni, lezzetimizin kaynağını korumamız gerekli.💙
Erikli olarak Uludağ'ın canlı çeşitliliğinin sürdürülebilirliği önemsiyoruz ve lezzetimizin kaynağını #KorumamızGerekli diyoruz!
Yorum Yazın