Squid Game Onları da Hatırlattı: Bu Oyunlar Sizi Çocukluğunuza Götürecek
Günümüz artık teknoloji çağı. Bizler de buna bazen isteyerek bazen istemeden ayak uydurmaya çalışıyoruz. Kaybettiğimize en çok üzüldüğümüz şeyler de sokakta sabahtan akşama kadar oynadığımız oyunlar! Günümüz çocuklarının oyun anlayışları maalesef telefon, tablet ve bilgisayar ekranına hapsolan oyunlardan ibaret. Teknolojinin öyle bir albenisi ve çekim gücü var ki, çocukları bu aletlerden uzak tutmak kimi zaman neredeyse imkansız oluyor. Halbuki sokaklarda oynanan oyunların verdiği mutluluğu hissetseler, belki bir daha telefonu ellerine almazlar! Ama bizler bile bu oyunları neredeyse unutacak duruma geldik. Son dönemde gündemden düşmeyen Squid Game dizisi, bizi çocukluğumuzun oyunlarına geri götürdü. Peki bu oyunlar hangileriydi? Hadi hatırlayalım...
1. Sokak oyunlarının kraliçesi: Seksek
Hatırladınız mı, ne çok eğlenirdik bu oyunu oynarken? Sguid Game dizisinde cam köprü oyunu bizlere seksek oyununu hatırlatıp geçmişe götürdü. Bu oyunu ister tek başına ister grup halinde oynayabilirsiniz. Oyunu oynamak için ise gerekli olan şeyler sadece tebeşir ve taş!
Yere 1'den 9 a kadar rakamlar yazılır.
İstenilen rakam üzerine taş denk getirilmeye çalışılır.
Taş gelen numara üzerine basılmaz.
Bu numara dışındaki tüm numaralara tek ayakla basılır ve geri dönülür.
Bu şekilde oyun başarıyla tamamlanır!
2. Peki ya sokakların kralı? Tabii ki misket...
Misket bilyelerinden renk renk koleksiyonlar yapan ve koleksiyonlarına gözü gibi bakanlar burada mı? İçinizden 'Nerede o günler?' dediğinizi duyar gibiyiz! Şimdilerde bu oyunu anılarımızı tazeleyebilmek için izlediğimiz dizilerle yad ediyoruz. Günümüzde telefon ve sosyal medyada zaman harcamaktan maalesef bunları unuttuk. Harçlıklar biriktirilir ve birbirinden güzel misketler alınırdı. Arkadaşlar okul sonrası sokakta yavaş yavaş toplanır, heyecanla birbirlerine yeni misketlerini gösterirdi ve oyun başlardı!
Misketler tek sıra halinde yere dizilir.
Sonrasında sırayla eldeki kalan misketle diğer misketlere nişan alınıp atılırdı.
Misketin isabet ettiği diğer misketler atan kişinin olurdu.
Yürekler ağızda son miskette isabet olana kadar oyun sürer ve sonrasında sona ererdi.
Oyunu oynarken yeni arkadaşlar edinme ve beraber hoşça sohbet etme de bu oyunun güzel taraflarındandı.
3. Oyunların en yakanı: Yakar top
Sokakların en sert top oyunlarından biri olan yakar top, aynı zamanda oyunların en eğlencelilerinden de biri. Bu oyunda ihtiyacımız olan tek şey bir adet top ve tabii ki arkadaşlarımız!
Oyunda iki grup oluşturulur.
Gruplardan biri kura ile top atıcı ve ortada top tutucu olacak şekilde ikiye ayrılır.
Oyunda top atıcılar topu sertçe ortada duranlara isabet ettirmeye çalışır. Ortadaki grup toptan kaçar.
Ortadakiler topu tutarsa oyunda can hakkı kazanır.
Peki ya top ya isabet ederse? O zaman adı üstünde can yakan bir top oluyor! Ama canı yananın da, kazananın da çok eğlendiği bir oyun olduğuna hemfikiriz.
4. Köşe kapmacada herkesin gözü senin yerinde!
Sguid Game dizisinde oynanan kalamar oyunu size çocukluğunuzla ilgili ne hatırlattı? Köşe kapmaca dersek doğru olur mu? Evet, diziyi izlerken aramızdakiler çocukluk döneminde oynadığı köşe kapmaca oyununu hatırlamış olabilir. Peki nasıl bir oyundu bu?
Oyunda köşe sayısı kadar oyuncu bulunur.
Herkes bir köşede beklerken aynı zamanda başka bir köşeye geçmek için fırsat yakalamaya çalışır.
Esas yapmanız gereken şey ise başka bir köşeyi kapmaya çalışırken kendi yerinizden olmamanız.
Aksi durumda size ortadaki boş yerden başka bir yer kalmaz ve oyun dışı kalırsınız.
5. Strateji oyunu: Halat çekmece
Squid Game'de de karşımıza çıkan halat çekmece, çocukluk zamanlarının en vazgeçilmez oyunlarındandı. Çocukluk dediğimize bakmayın, aslında bu oyun yaşı büyük olanların da çok sevdiği bir oyun.
Oyuncular kendi aralarında iki gruba ayrılır.
Ortaya bir çizgi çekilir veya bir işaret konur.
Takımlar halatların başına geçer ve oyun başlar.
Oyuncular tüm güçleriyle halatı kendilerine çekerek rakip takımın çizginin diğer tarafına geçmesini sağlar.
Tüm takımın çizginin diğer tarafına geçmesiyle oyun son bulur. Tabii ki kazanan hep dostluk olur!
6. Eğlencenin zirvesi: Saklambaç
Kişi sayısı sınırı olmayan bu oyunda arkadaşlar arasından sırasıyla bir ebe seçilir.
Seçilen ebe yüzünü bir yere dayayarak gözünü kapatır ve 10'a -bazen de 100'e, orası size kalmış- kadar sayar.
Ebe 10'a kadar sayarken diğer oyuncular saklanır.
Ebe gözünü açtığında herkesi sakladığı yerde bulup gözünü kapattığı yere koşarak sobe demesi gerekir.
Ama ebe fark etmeden saklanan oyuncu yerinden çıkar ve ebenin yerine ondan önce giderek sobe derse saklanan oyuncu kazanmış olur.
Tüm oyuncular saklandığı yerden çıkana kadar bu oyun devam eder.
Sırayla tüm oyuncuların ebe olmasıyla oyun tamamlanır.
7. Davul zurna bir iki üç
Sguid Game'deki yeşil ışık-kırmızı ışık oyunu, oyundaki çarpıcı anlar ile aklımıza kazandı. Ama bize davul zurna bir iki üç oyununu da anımsattı.
Bu oyunda arkadaşlar içinden bir ebe seçilir.
Ebe arkasını döner. Davul zurna bir iki üç diye bir şarkı söyler.
Ebe bu şarkıyı söylerken oyuncular ebenin arkasında dilediği gibi hareket eder.
Ebe sustuğu an tüm oyuncular hareketsiz bir şekilde olduğu yerde donakalır.
Hareket eden oyucu oyundan elenir.
Ebe daha fazla oyuncuyu elemek için şarkıyı olabildiğinde hızlı söylemeye çalışır.
Son oyuncu da elenene kadar oyun devam eder.
8. Görememenin en eğlenceli hali: Körebe
Bu oyunda arkadaşlar arasından bir ebe seçilir ve gözleri kapatılır.
Görmediğinden emin olununca oyun başlar.
Ebe, dört bir yana dağılan diğer oyuncuları yakalamaya çalışır.
Ebe tüm oyuncuları yakalayana kadar oyun devam eder.
Yorum Yazın