Görüş Bildir
Haberler
Paris Saldırıları Sırasında Rehin Alınanlardan Birinin Ağzından O Korkunç Anlar

etiket Paris Saldırıları Sırasında Rehin Alınanlardan Birinin Ağzından O Korkunç Anlar

Dün geceki Paris saldırıları sırasında en büyük karmaşanın yaşandığı bölge Bataclan Konser Salonu'ydu. 100'den fazla kişinin öldüğü ve bir o kadarının da yaralandığı salonda Eagles of Death Metal adlı bir grubun konseri vardı. O sırada mekanda olan ve teröristler tarafından rehin alınan yüzlerce insandan biri olan Lynda, o anları Buzzfeed'e anlatmış.

İşte Lynda'nın kendi ağzından, okurken bile insana dehşet veren o katliam anları:

Kaynak: http://www.buzzfeed.com/anaisbordages...
İçeriğin Devamı Aşağıda

Saat 10 civarı, grup konsere devam ederken salonun içinde silah sesleri duyuluyor; başta Lynda da dahil kimse bir şey anlamıyor.

Saat 10 civarı, grup konsere devam ederken salonun içinde silah sesleri duyuluyor; başta Lynda da dahil kimse bir şey anlamıyor.

'Olaylar başlamadan önce bir şey oldu; iki ses duydum. Patlama gibilerdi. Seslerin balkondan geldiğini düşündüm. Yukarı baktığımda anormal bir durum görmedim, bu yüzden tekrar grubu izlemeye koyuldum. Daha sonra tekrar sesler duymaya başladım, ancak silah sesi gibi değil de fişek sesi gibi geldiler. Hemen ardından silahlı bir adam gördüm, ancak hala gerçekten böyle bir şeyin olamayacağını düşündüğümden silahın plastik olduğuna ve bunların konserin bir parçası olduğuna inanmaya devam ettim. Sonrasındaysa barut kokusu burnuma gelmeye başladı...'

'Sanırım 4 kişilerdi, ancak ben sadece bir kişiyi görebildim; o da sadece bir kez. Yere yatmamızı söylediler, ben de öyle yaptım ve mümkün olduğunca az hareket etmeye çalıştım. Silah seslerinin ne kadar sürdüğünü bilmiyorum, öyle bir anda zaman kavramı biraz farklılaşabiliyor. Yerde olduğumdan hiçbir şey göremiyordum. Tamamen hareketsiz yatarak kurtulabileceğimden bile emin değildim, ancak silah sesleri duyduğumda ayağa kalkmaya çalışan insanları vurduklarını düşünüyordum. Kanları gördüğümde tüm bunların kötü bir şaka olmadığını anlamaya başlamıştım.'

'O sırada bir adamın üstünde yatıyordum, pantolonu kanlarla kaplıydı. Üstündeki kan onun muydu, yoksa başkasının mıydı; bilmiyordum. Ancak bacaklarını hareket ettirebiliyordu. Daha sonra çantamın ve elimin de kanlar içinde olduğunu farkettim, o an kanların benim olup olmadığını bile anlayamıyordum. O anlarda saldırganlardan biri konuşmaya başladı ve tüm bunların Francois Hollande yüzünden gerçekleştiğini söyledi. O bunları söylerken sanırım birileri ayağa kalkmaya çalıştı, o da konuşmasını aniden kesip tekrar insanların üzerine ateş açtı.'

'Bu olayların ardından salonda çok uzun süren bir sessizlik başladı. Acı içinde inleyen yaralılar vardı, insanlar panik yapmaya başlamıştı. Herkese sessiz olmalarını ve hareket etmemeleri gerektiğini söylüyorduk sessizce. O anlarda sanki kötü bir rüyadaymışım gibi hissediyordum, hala doğru olmadığını düşünmeye çalışıyordum ve kendime şunları söylüyordum: Hayır, bugün ölemezsin. 

Sonrasında nefes almaya odaklandım, o an mantıklı kararlar alamıyordum. Mesela çantamı kaybetmemeye çalışıyordum, çünkü ters döneceğini ve arkadaşımın ceketiyle benim ceketimin düşeceğini düşünüyor ve buradan kurtulup dışarı çıkarsak soğuktan üşüyeceğimizi düşünüyordum. O anda bu tür saçma düşüncelere kapılmak garipti.'

Lynda olayın paniğiyle arkadaşlarını gözden kaybetmiş, ancak salondan çıkana kadar bunu farketmemiş. Ancak yüz üstü yatarak hiçbir şeyi görememesine ve etrafı tamamen yabancılarla çevrili olmasına rağmen o anlarda sessiz bir dayanışma olduğunu söylüyor.

'Birbirimizin elini tutuyorduk, birbirimizin koluna veya sırtına yavaşça dokunarak rahatlatmaya çalışıyorduk. İnsanlar konuşmaya başladığında sessiz olmalarını, çünkü saldırganların ateş açabileceğini söylüyorduk. Yanımdaki insanların nefes almaya devam ettiğinden emin olmaya çalışıyor ve elimden geldiğince sakinleştirmeye çalışıyordum. Paniklemeye başlayan ve kendi dillerinde konuşan yabancılar da vardı, sinirliymiş gibi gözükmeyerek onları sakinleştirmek oldukça zor bir işti.'

İçeriğin Devamı Aşağıda

Sonunda güvenlik ekipleri konser salonuna geliyor ve tahliye işlemi başlıyor.

Sonunda güvenlik ekipleri konser salonuna geliyor ve tahliye işlemi başlıyor.

'Polisler bize ne olursa olsun yere bakmamamızı söylüyordu, hatta yanımdaki bir adam da kesinlikle yere bakmamamı söyledi. Ancak her yer kan içindeydi, bu da kaymamıza sebep oluyordu; o nedenle yere bakarak dikkatli şekilde yürümek zorundaydık. Her taraf cesetlerle doluydu, dehşet içinde üzerlerinden atlayıp geçiyorduk. Üstelik dışarıya çıkmak içimizi rahatlatmıyordu, katiller o an dışarıda da olabilirlerdi.'

'Olayın ne kadar büyük olduğunu dışarı çıkınca anladım. Başka yerlerde başka saldırıların olduğunu bilmiyordum bile. Her şey çok garipti. Yakın sokaklardaki kafelere sığındık. Kendimize gelip sakinleşene kadar da dışarı çıkmadık, sonrasında da polislere ifade verdik. Arkadaşlarıma nerede olduğumu ve nerede buluşacağımızı yazdım. Ne yaşadığımdan hala emin değildim. Şimdiyse her şeyi daha iyi anlayabiliyorum.

Tanık ifadelerini dinlerken saldırganların tamamen rastgele ateş açtığını anladım. Bu sabah hem kendimin, hem de tüm arkadaşlarımın kurtulma ihtimalinin aslında ne kadar küçük olduğunu düşünerek çok şaşırdım; istatistiksel olarak oldukça küçük bir ihtimaldi. Sonrasındaysa aslında hiçbir yerde gerçekten güvenli olmayacağımı anladım. İstediğiniz önlemi alın, yanlış yerde yanlış zamanda olduğunuz sürece hiçbir şeyin önemi kalmıyor.'

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2050
502
154
98
71
67
1