Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Orhan Pamuk, 'Kafamda Bir Tuhaflık'ı Anlatıyor
Yapı Kredi Yayınları'nın paylaştığı videoda Nobel ödüllü yazar, romanda vurgulamak istediği temaları anlatıyor
Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan, Orhan Pamuk’un uzun zamandır beklenen yeni romanı 'Kafamda Bir Tuhaflık', bir aşkın hikâyesini anlatmanın yanı sıra Türkiye'nin son 40 yılının genel bir görünümünü de yansıtıyor.
“Bu, boza ve yoğurt satıcısı Mevlut Karataş’ın hayatının ve hayallerinin hikâyesi...”
Pamuk’un Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan yeni romanı 'Kafamda Bir Tuhaflık' bu cümleyle başlıyor. Roman sokak satıcısı Mevlut’un, karısının ve arkadaşlarının 1969 ile 2012 arasında İstanbul’da yaşadıkları hayatı hikaye ederken aşk, evlilik, mutluluk, para, aile ve kimlik konularından yola çıkarak insan ruhunun derinliklerini araştırıyor. Bozacı Mevlut’un yakını pek çok karakterin katılımıyla zenginleşen hikaye İstanbul’da herşeye yeniden başlayanların günlerini, yıllarını ve hayallerini anlatıyor: Kendi elleriyle arsa çevirip evlerini yapanlar, garsonlar, elektrik tahsildarları, gündelikçi kadınlar, inşaatçılar, dükkancılar, bulaşıkçılar, döner büfesi işletenler... Çeşit çeşit işe girip zenginleşenler ve seyyar satıcılığa devam edip yerinde sayanlar... Mecidiyeköy’ün arkalarındaki gecekondulardan Tarlabaşı’na ve Gazi Mahallesi’nden Beyoğlu’na uzanan roman, İstanbul’un daha önce hiç anlatılmamış, hiç görülmemiş hikâyelerini, şehirde yaşanan hayatların hayret uyandıran zenginliğini ve derinliğini ortaya döküyor.
'İstanbul'un karanlığını içimde hissederek yazdım'
Yapı Kredi Yayınları tarafından paylaşılan bir videoda Orhan Pamuk, romanın temalarına ve yazım sürecine kısaca değinirken, şu çarpıcı cümleyi kuruyor: 'İstanbul'un yoğunluğunu, şiddetini, karanlığını içimde hissederek yazdım.'
- Milliyet Sanat