Gıda Enflasyonu Maaş Artışlarını Solladı
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, son bir yıldaki gıda enflasyonunun çalışanları ve emeklileri ezdiğini vurgulayarak, 'Gıda enflasyonu maaş artışlarını solladı. Son bir yılda 52 temel gıda maddesinde çalışanların ve emeklilerin satın alma güçleri düştü. Tüketicilerin yüzde yetmişten fazlası gıda yoksulu' açıklamasında bulundu.
Çakar, yaptığı yazılı açıklamada, son bir yıldaki gıda enflasyonu, çalışanları ve emeklileri ezdiğini belirtti. Eylül 2014 sonu ile Eylül 2015 sonu itibariyle son bir yıllık dönemde çalışan tüm memur ve memur emeklileri ile emekli öğretmenlerin 52 temel gıda maddesinde, emekli işçilerin 46 temel gıda maddesinde, çalışan asgari ücretli işçilerin ise 37 temel gıda maddesinde satın alma güçlerinin düştüğünü ve bu kesimlerin yoksullaştığını vurgulayan Çakar, 'TÜİK verilerine göre, Eylül 2014 sonu ile Eylül 2015 sonu itibariyle son bir yıllık dönemde gıda fiyatlarındaki artış yüzdelerine şöyle örnek verebiliriz: mercimekte yüzde 35.49, dana etinde yüzde 24.78, yumurtada yüzde 15.10, zeytinyağında yüzde 99.35, çayda yüzde 20.67, dolmalık biberde yüzde 37.97, taze fasülyede yüzde 27.27, patlıcanda yüzde 44.94, üzümde yüzde 21.84, kavunda yüzde 17.02, ceviz içinde yüzde 28.41, fındık içinde yüzde 38.23 artış olmuştur' dedi.
Çakar, gıda enflasyonunun maaş artışları solladığını savunarak, açıklamasını şöyle sürdürdü:
'Gıda enflasyonundaki son bir yıllık ortalama artış oranı yüzde 14.46 olmasına rağmen, tüm çalışanların ve emeklilerin Eylül 2014'e ayına göre, Eylül 2015 ayındaki maaş artış oranları bu oranın altında kalmıştır. Örneğin, emekli memurun maaş artış oranı yüzde 7.9, emekli öğretmenin yüzde 8, emekli işçinin yüzde 10.03, çalışan asgari ücretli işçinin ise yüzde 12.29 olmuştur.
TÜİK'in açlık ve yoksulluk rakamı ile TÜİK'in eşdeğer hane halkı kullanılabilir gelir rakamlarını karşılaştırdığımızda, tüketicilerin yüzde yetmişten fazlasının yoksulluk sınırının altında yaşadığı, dolayısıyla gıda yoksulu olduğu görülür. 14-15 milyon dolayında tüketicinin ise açlık sınırının altında yaşadığı anlaşılır.
Türk-İş'in açıklamalarına göre, dört kişilik bir ailenin Eylül 2015 ayı itibariyle açlık sınırı 1361TL'dir. Yoksulluk sınırı ise 4434TL'dir. Bu rakamları dikkate alıp, TÜİK'in eşdeğer hane halkı kullanılabilir gelir rakamları ile karşılaştırdığımızda ise nüfusun yüzde doksandan fazlasının yoksulluk sınırının altında, 54-55 milyon tüketicinin ise açlık sınırının altında yaşadığı anlaşılır.'
"Tüketiciler gıda harcamalarından kesip, diğer zorunlu giderlere harcıyor"
Çakar, ayrıca şunları kaydetti:
Buna göre, halkın ezici çoğunluğunun yeterli ve dengeli beslenemediği anlaşılmaktadır. Bu durumun önemli bir nedeni de, açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayan tüketicilerin temel ihtiyaçları olan gıda harcamalarından keserek, diğer zorunlu harcamaları olan kira, ulaşım, yakıt, elektrik, su, çocukların eğitim giderlerini karşılamak zorunda kalmalarıdır.
Türkiye'nin tarım ve hayvancılığa çok uygun bir coğrafyada olmasına rağmen, yanlış tarım ve gıda politikaları nedeniyle, gıda fiyatlarının en yüksek olduğu ülkeler arasına girmiş bulunmaktayız.
Ülkemizde belli bir azınlığın çıkarını gözeten, halkın ezici çoğunluğunun yararına olmayan ve insan onuruna aykırı bir tarım ve gıda politikası uygulanmaktadır.
Ülkemizde uygulanan yanlış tarım ve gıda politikaları nedeniyle, halkın durumu her geçen gün daha da kötüye gitmektedir. İvedilikle, halkın ve ülkenin yararına olan doğru tarım ve gıda politikalarına dönülmelidir.
Tüketicilerin gıda yoksulluğuna ve açlığına son verecek, satın alma güçlerini yükseltecek ve insan onuruna uygun olacak şekilde gerekli tüm ekonomik ve sosyal önlemler alınmalıdır.'
ANKA