onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Bitkilerin de Canı Var! Madem Canlıları Koruyorlar, Vejetaryenler Neden Hayvanları Yemiyor da Bitkileri Yiyor?

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

Bitkilerin de Canı Var! Madem Canlıları Koruyorlar, Vejetaryenler Neden Hayvanları Yemiyor da Bitkileri Yiyor?

Demircan Ateş
06.03.2020 - 12:25 Son Güncelleme: 19.05.2022 - 16:44

Bitmeyen tartışmalarda vejetaryenlere sorulan bu zekice sorunun çarpıcı yanıtı herkesi vejetaryen olmaya itebilir.

Bu tartışmayı aydınlatmak için şu çalışmadan, burada yer alan makaleden ve şu yazıdan faydalandık.

Bundan on yıl önce herkesin durmaksızın eleştirdiği vejetaryenlik artık hayli yaygın, neredeyse tüm mekanlar vejetaryenlere özel ürünler üretmeye başladı.

Bundan on yıl önce herkesin durmaksızın eleştirdiği vejetaryenlik artık hayli yaygın, neredeyse tüm mekanlar vejetaryenlere özel ürünler üretmeye başladı.

Yani bu konuda bir bilinç oluşmaya başladığını söyleyebiliriz. Tabii vejetaryenlerle böyle olmayanlar arasındaki tartışmaların sonlanma ihtimali pek yok, özellikle de bu konuya belli kilit sorular etrafında yaklaşıldığında kafalar karışabiliyor.

En meşhur soru 'hayvanları yemiyorsunuz ama bitkiler canlı değil mi, onları neden yiyiorsunuz?' ve bunun da bir yanıtı var.

Bu sorunun yanıtını bulabilmek için vejetaryenliğin felsefesinde kısa bir yolculuğa çıkmak gerekiyor.

Bu sorunun yanıtını bulabilmek için vejetaryenliğin felsefesinde kısa bir yolculuğa çıkmak gerekiyor.

Çünkü sadece tek bir soruyla ilerlemek için çok derin bir yaşam biçiminden bahsediyoruz. Vejetaryen beslenmede bilinçli bir duruş var, vejetaryen olmayanlar bile bunu kabul edebilir. Yani dünyaya karşı farkındalık, yaşadığımız dümnyayı sadece tüketilecek bir diğer 'şey' gibi görmemek... 

Bir yandan doğduğumuz andan itibaren alıştığımız damak tadından uzaklaşmak ve bunu sürdürülebilir bir dünya için gerçekleştirmek ayrı bir emek istiyor.

Hal böyleyken vejetaryenliğin felsefesinde varolan tüm canlılar eşit seviyede, yani insanın hayvanlara karşı bir üstünlüğü olması anlamsız.

Hal böyleyken vejetaryenliğin felsefesinde varolan tüm canlılar eşit seviyede, yani insanın hayvanlara karşı bir üstünlüğü olması anlamsız.

Bu dünyada birlikte yaşıyorsak ortak bir zeminde buluşabilmemiz şart. Tam da burada başlıkta andığımız soru işareti devreye giriyor. Hayvanlar birer canlı olarak görülüyor fakat bitkiler neden korunması gereken canlılar arasında değil?

Sadece hareket etmedikleri, acı çektilerini gösteremedikleri için vejetaryenliğin felsefesi onları dışlıyorsa vejetaryenlik samimi bir duruş değil mi?

Bu soruyu soranlar vejetaryenlerin bu soru karşısında yanıtsız kaldığını, tüm felsefelerinin yerle yeksan olduğuna inanıyor...

srv.onedio.com

Fakat durumun bununla uzaktan yakından alakası yok. Gelin anlatalım.

Bitkilerin de canlı olduğunu vejetaryenler reddetmiyor, veganlar da. O yüzden soruyu biraz daha anlamlı hale getirelim, hayvanların yaşaması için bir çaba gösterilirken bitkilerin öldürülmesi neden dikkate değer görülmüyor? 

Sorunun ilk yanıtı endüstriyel hayvancılıkla bağlantılı. Çünkü hayvanlar milyarlarca insanın tüketimini karşılayabilmek için korkunç şartlar altında yetiştiriliyor ve yaşamları sonlandırılırken de hiçbir duyarlılık gözetilmiyor.

Hayvanların bu şartlar altında endüstriye dahil edilmesinin çevresel ve sağlık açısından büyük olumsuz etkileri var.

Hayvanların bu şartlar altında endüstriye dahil edilmesinin çevresel ve sağlık açısından büyük olumsuz etkileri var.

Ve günün sonunda etik bir kaygı vejetaryenlik için odak noktası haline geliyor. Vejetaryenlere göre bizim tercihlerimiz tüm sektörü değiştirmeyecek olsa bile kendi payımıza düşeni yapmaya başlamadan değişimin fitilini de ateşleyemeyiz.

Bitkiler de canlı, örneğin ışığa tepki verebildikleri için hareket bile ediyorlar, elektrik sinyalleri üretebiliyorlar. Bunu vejetaryenler de biliyor, Ama bitkilerde hayvanlarda ve insanlarda bulunan merkezi bir sinir sistemi yok. Ayrıca daha da kritik olan, acı reseptörleri yok.

Bitkilerde acı reseptörleri olduğuna dair alternatif çalışmalar olsa da şu an net olarak biliniyor ki bir 'uyaranı' acıya dönüştürmiyorlar.

Velev ki bu ihtimal ciddi olarak değerlendiriyor olsun, vejetaryenlerin büyük bir kısmı hayvanlarda kesinleşmiş verilerin yanında bir ihtimal olarak duran bitki tartışmalarının farkında. Bunun yanında 'sadece duyarlı olmak için' hamlelerde bulunmak vejetaryenliğin felsefesine de ters.

Kesin olarak bilinen şey ise bitkilerin hayvanlar gibi korkunç şartlarda yetiştirilmediği ve biraz efor sarf ederek herkesin kendi ortamında doğal olarak bitki üretebileceği.

Hayvanların doğar doğmaz annelerinden ayrılması, özellikle tavukların hareket edemeyecekleri alanlarda yetiştirilmesi, hatta üretim süreçlerinde bile vahşice yöntemlerin kullanılması... Bunları göz önüne aldığımızda bitkilere dair soru işaretlerinden önce tartışmamız gereken konular var.

Durum ve bilimsel araştırmalar böyle, siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
174
113
27
17
16
8
2
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Başar Demirsoy

Öncelikle şu yanlışı söyleyelim, bitkiler acıyı hissediyor. Hatta sizden bizden fazla hissediyor, zira bizim nörotransmitterlerimiz bir kaç gün içinde parçal... Devamını Gör

Başar Demirsoy

Vegan hareketin diğer bir yanlışı da sindirim sistemini tanımamaları, bu da evrim bilgisinin eksikliğine dayanıyor. Biz pek çok şeyi üretemeyen canlılarız, k... Devamını Gör

feyk

veganlarin daha iyi, daha ince bir insan olma gayretlerini taktir ediyorum. bence esas sorgulanmasi gereken neden canlilarin var olmak icin birbirlerini oldu... Devamını Gör

rude__boy_

Canlılar birbirlerini yemek zorundadır çünkü doğanın mekanizması böyle işler. Işığın yanması için elektrik gerekli olduğu için. Senin eleştirin 'görmek için ... Devamını Gör

Hasan Demir

şehirde konforlu bir hayat yaşayıp da "ben veganım yaa hayvanlar öldürülüyor" diye vicdan kasan tiplere ayar oluyorum. marulu mercimeği marketten alınca hiçb... Devamını Gör