Bağrımıza Bastığımız Yılgın Delikanlılar Yılmaz ve İlkkan'ı, Yani Gibi Dizisini Neden Bu Kadar Çok Seviyoruz?
Yayınlandığı günden bu yana hepimizi komediye doyuran, yıllardır onu bekliyormuşçasına sevindiren bir dizi var: Evet, Gibi'den bahsediyorum tabii ki! Başrollerini Feyyaz Yiğit ve Kıvanç Kılınç'ın paylaştığı; senaryosunu Feyyaz Yiğit ve Aziz Kedi'nin üstlendiği, EXXEN platformunda yayınlanan 'Gibi'; absürt komedinin en nadide örneklerinden biri.
Peki, muazzam kurgusu ve replikleriyle bizi tavlayan 'Gibi'yi neden bu kadar çok seviyoruz, hiç düşündünüz mü? Yılgın delikanlılar Yılmaz ve İlkkan'ı seviyorsak bir sebebi var!
Büyük bi' heyecanla beklediğimiz Gibi'nin 3. sezonu yayınlandı! Gibi 3. sezonuyla komediye hasret kalan bünyelerimize ilaç gibi geldi, çölde bir vaha bulmuş gibi sevindik!
Öğrendik ki yalnız da değiliz... Gibi'nin dönüşü muhteşem oldu ve Gibi müdavimlerine sevinç çığlıkları attırdı!👇
Peki Gibi'yi neden bu kadar çok seviyoruz, hiç düşündünüz mü? Çünkü Gibi, bizi alışılmış komedi anlayışından uzaklaştıran; hayatımızın tam orta yerinden çıkmış, absürt bir durum komedisi sunuyor bize.
Alışılmış komedi anlayışının cinsiyetçi tutumunun dışında konumlanan Gibi'de, eril dilden eser yok! Başrol oyuncuları erkek ama eril dille çevrilmiş; toksik bir dizi değil Gibi.
O yüzden kadınların da kalbini kazandı!
Peki yılgın delikanlılarımız Yılmaz ve İlkkan, onları neden bu kadar çok sevdik? Feyyaz Yiğit ve Kıvanç Kılınç, oyunculuklarını arşa çıkarmışlar Gibi'de!
Öylesine doğallar ki, kim Feyyaz, kim Yılmaz karıştırıyorsunuz; ben bazen Feyyaz Yiğit'i Yılmaz sanıyorum, öylesine bir rolle özdeşleşme durumu söz konusu anlayacağınız.
Yılmaz'ın anlık atakları, Filozof İlkkan'ın özlü sözleri ve dizinin aforizmalarıyla ortaya gerçekten de muazzam bir iş çıkıyor!
Bazen küfürler havada uçuşuyor, bazen aforizmalar... Kahkahalar atarken bi' anda kalakalıp düşünmeye başlıyorsunuz, "Hakikaten ha!" derken buluveriyorsunuz kendinizi.
Dizideki tespitler çok içimizden çünkü, hem çok absürt hem de çok gerçekçi!
Kısaca bu karakterler o kadar içimizden ki, onları sevmememize imkân yok! Kavgaları içimizden, replikleri içimizden; her şey çok bizden!
Tabii bunlarla sınırlı değil, daha neler neler var! Her bölümünde kültürel bir çatışmaya ışık tutan, aforizmalarıyla sizi hem aydınlatan hem de düşündüren bir yapımdan bahsediyoruz...
Ofansif mizahı çok iyi ayarlayan, kültürel çatışmayı kendine has bir dille harmanlayan ve bol bol sosyal mesaj içeren bir dizi, hem de bunu 20-30 dakikada başarıyor; daha ne olsun!
Rüya gibi bir dizi Gibi! Hem cinsiyetçi ve eril dilden uzak hem de muhteşem gözlemleriyle içimizden karakterler yaratmış; bize de bu karakterleri alıp bir güzel bağrımıza basmak kalmış...
Bir de üzerine, “Kimsenin hiçbir şey bilmediği yerde bir insan her şeyi bilebilir.” gibi; “Ben senin yılgın bir hoşgörüyle beni benimsemene mi kaldım?” gibi müthiş replik ve aforizmalar var tabii!
Tabii bir de Gibi'nin, Z kuşağının muhabbet açlığını gidermesi var! Z kuşağının şu an konuştuğu, aforizmaları üzerine tartıştığı bir dizi oldu Gibi.
Absürt komediyi resmen zirveye taşıyan Gibi'yi boşuna sevmedik biz! Biz sizden razıyız Yılgın Delikanlılar Yılmaz ve İlkkan! ❤️
Siz ne düşünüyorsunuz?
Yorum Yazın
Ne kadar çok "aforizma" kelimesini kullanmışsınız.