Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Bağışlanan Organlar Donörün Yaşına Göre mi Yaşlanır Yoksa Nakledilen Kişinin Yaşına mı Uyum Sağlar?
Örneğin; vücudunuzda başkasından transfer edilen bir organ var, sizce bu sizin yaşınıza göre mi yaşanır, yoksa bu organın 55 yaşındaki sahibine göre mi?
Bu sorunun kısa cevabı, organlar vericinin yaşına göre yaşlanır.
Bir organın yaşlanmasına sebep olan alkole bağlı hücre hasarı, zararlı yiyecekler, egzersiz eksikliği ve yaş gibi bir çok faktör bulunuyor. Bağışlanan organ, ilk sahibinin kötü yaşam stiline göre yaşlandığı için bu organ bağış anından itibaren yaşlanmaya devam eder.
Ancak eğer organın yeni sahibi ona iyi bakarsa bu yaşlanma sürecini olumlu olarak değiştirebilir.
Bunun dışında bir de, yaşın neden olduğu normal hücre yaşlanması dışında, yeni vücut, yeni parçanın ne kadar hızlı yaşlandığını belirleyebilir. Bu nedenle organ implant edilen yeni vücutta iyi bakılırsa, organı alan kişinin yaşam tarzına ve yaşına göre de yaşlanabilir.
Örneğin; 30 yaşında hayatını kaybeden ve alkolik olarak sayılabilecek bir insanın karaciğeri, hem yaşına hem de alkolün neden olduğu zarara göre yaşlanır.
Bu insanın karaciğeri doğal olarak yaşından dolayı 30 yıllık, ayrıca alkolün verdiği zarar nedeniyle 15 yıl daha yaşlanmış olacaktır. Yani karaciğer 45 yaşında olarak sayılabilir. Bu karaciğer 25 yaşında bir insana bağışlandığında, 25 yıllık vücutta 45 yıllık bir karaciğer bulunacaktır. Ancak bu insan karaciğere diğer insandan farklı olarak her gün egzersiz yapan, yeterli miktarda su içen, kendisine iyi bakan bir vücuda adapte olacağı için yaşlanma sürecini tersine çevirebilir.
Başka bir örnek vermek gerekirse; kola tüketmeyen biri, karaciğer nakli yapıldıktan sonra kola aşermeye başlamış...
50'li yaşlarında karaciğer nakli olan biriyle tanışan bir Reddit kullanıcısı, bu insanın nakilden sonra aniden kola aşerdiğini söylemiş. Kendisine kolayı nadiren tükettiği ve yıllar önce içtiği halde bir anda kola aşermesi çok ilginç gelmiş. Daha sonra organı bağışlayan kişinin ailesi ile konuşulduğunda, organın sahibinin günde 2-3 kutu kola içtiği ortaya çıkmış. Bu durumda bağışlanan organ hem organın eski sahibinden hem de yeni sahibinden özellikler taşıyor denilebilir...
Bu içerikler de ilginizi çekebilir;
Kızılay Başkanı Kan Stoklarının Azaldığını Duyurup, Bağış Çağrısı Yaptı
Yorum Yazın