onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Anadolu Ajansı'ndan Arşiv Fotoğraflarıyla "100 Yıllık Cumhuriyet'in Mimarı: Atatürk" Koleksiyonu

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

Anadolu Ajansı'ndan Arşiv Fotoğraflarıyla "100 Yıllık Cumhuriyet'in Mimarı: Atatürk" Koleksiyonu

Umutları tükenmiş bir milleti Milli Mücadele ateşiyle ayağa kaldırıp Anadolu'nun vatan olmasını sağlayan Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk100 yıl önce egemenliği 'kayıtsız ve şartsız' millete vererek Cumhuriyet'i ilan etti...

Anadolu Ajansı, 'En büyük eserim Cumhuriyet' diyen ve onu yeni nesle emanet eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dijital restorasyon teknikleriyle iyileştirdiği arşiv fotoğraflarıyla '100 Fotoğrafla Atatürk' koleksiyonu hazırladı...

İşte Anadolu Ajansının hazırladığı '100 Fotoğrafla Atatürk' koleksiyonu...

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, umutları tükenmiş bir milleti Milli Mücadele ateşiyle ayağa kaldırıp Anadolu'nun vatan olmasını sağlayarak bugün 100 yaşına giren Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu.

Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, umutları tükenmiş bir milleti Milli Mücadele ateşiyle ayağa kaldırıp Anadolu'nun vatan olmasını sağlayarak bugün 100 yaşına giren Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu.

Atatürk, 1881'de Selanik'te dünyaya geldi. Annesi Zübeyde Hanım'ın arzusu doğrultusunda ilköğrenimine Hafız Mehmet Efendi'nin mahalle mektebinde başlayan Mustafa Kemal, daha sonra babası Ali Rıza Efendi'nin isteği üzerine geçtiği Şemsi Efendi Mektebinde ilkokulu tamamladı.

Atatürk, 1881'de Selanik'te dünyaya geldi. Annesi Zübeyde Hanım'ın arzusu doğrultusunda ilköğrenimine Hafız Mehmet Efendi'nin mahalle mektebinde başlayan Mustafa Kemal, daha sonra babası Ali Rıza Efendi'nin isteği üzerine geçtiği Şemsi Efendi Mektebinde ilkokulu tamamladı.

Ortaokul eğitimi için gittiği Selanik Mülkiye Rüştiyesinden kendi isteğiyle ayrılan Mustafa Kemal, öğrenimini Selanik Askeri Rüştiyesinde sürdürdü, ardından Manastır Askeri İdadisi'nden ikincilikle mezun oldu.

Ortaokul eğitimi için gittiği Selanik Mülkiye Rüştiyesinden kendi isteğiyle ayrılan Mustafa Kemal, öğrenimini Selanik Askeri Rüştiyesinde sürdürdü, ardından Manastır Askeri İdadisi'nden ikincilikle mezun oldu.

Askeri öğreniminin yanında yabancı dil eğitimi de devam eden Atatürk, yazları izinli döndüğü Selanik'te Fransızca dersleri aldı.

Askeri öğreniminin yanında yabancı dil eğitimi de devam eden Atatürk, yazları izinli döndüğü Selanik'te Fransızca dersleri aldı.

Daha sonra İstanbul'a gelerek 1899'da girdiği Harp Okulu'nu 1902'de teğmen rütbesiyle tamamlayan Atatürk, Harp Akademisi'nden de 1905'te kurmay yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu.

Daha sonra İstanbul'a gelerek 1899'da girdiği Harp Okulu'nu 1902'de teğmen rütbesiyle tamamlayan Atatürk, Harp Akademisi'nden de 1905'te kurmay yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Mustafa Kemal, kurmaylık stajı için 1905'te Şam'da 5. Ordu emrine atandı, Suriye bölgesindeki üstün hizmetleri dolayısıyla Beşinci Rütbe'den Mecidi Nişanı verildi. Merkezi Makedonya'nın Manastır şehrindeki 3. Ordu Karargahı'na 1907'de atanan Mustafa Kemal, Selanik'teki kurmay şubede görevlendirildi.

Mustafa Kemal, kurmaylık stajı için 1905'te Şam'da 5. Ordu emrine atandı, Suriye bölgesindeki üstün hizmetleri dolayısıyla Beşinci Rütbe'den Mecidi Nişanı verildi. Merkezi Makedonya'nın Manastır şehrindeki 3. Ordu Karargahı'na 1907'de atanan Mustafa Kemal, Selanik'teki kurmay şubede görevlendirildi.

Mustafa Kemal, Manastır ve Selanik'te görevliyken 1909'da İstanbul'daki 31 Mart Vakasını bastıran Hareket Ordusu'nda görev yaptı.

Mustafa Kemal, Manastır ve Selanik'te görevliyken 1909'da İstanbul'daki 31 Mart Vakasını bastıran Hareket Ordusu'nda görev yaptı.

Arnavutluk'taki isyanı bastırmak için 1910'da düzenlenen harekatta da görevlendirilen Mustafa Kemal, İtalya'nın 1911'de Trablusgarp'a asker çıkarması üzerine Tobruk'a gönderildi, Tobruk ve Derne'de Türk kuvvetlerini başarıyla yönetti ve İtalyanlara karşı Tobruk Savaşı'nı kazandı.

Arnavutluk'taki isyanı bastırmak için 1910'da düzenlenen harekatta da görevlendirilen Mustafa Kemal, İtalya'nın 1911'de Trablusgarp'a asker çıkarması üzerine Tobruk'a gönderildi, Tobruk ve Derne'de Türk kuvvetlerini başarıyla yönetti ve İtalyanlara karşı Tobruk Savaşı'nı kazandı.

Derne Komutanlığına 6 Mart 1912'de atanan Mustafa Kemal, Ekim 1912'de Balkan Savaşı başlayınca Gelibolu ve Bolayır'daki birliklerle savaşa katıldı ve Dimetoka ile Edirne'nin geri alınışında etkili oldu.

Derne Komutanlığına 6 Mart 1912'de atanan Mustafa Kemal, Ekim 1912'de Balkan Savaşı başlayınca Gelibolu ve Bolayır'daki birliklerle savaşa katıldı ve Dimetoka ile Edirne'nin geri alınışında etkili oldu.

Mustafa Kemal, 1913'te Balkan Harbi'nden sonra Sofya ataşemiliterliğine atandı. Ataşemiliter olarak görev yaptığı sırada Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine Mustafa Kemal, Başkomutanlık Vekaleti'ne müracaat ederek cephede görev almak istedi.

Mustafa Kemal, 1913'te Balkan Harbi'nden sonra Sofya ataşemiliterliğine atandı. Ataşemiliter olarak görev yaptığı sırada Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine Mustafa Kemal, Başkomutanlık Vekaleti'ne müracaat ederek cephede görev almak istedi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Kendisine "Sizin için orduda her zaman bir görev vardır. Ancak Sofya Ataşemiliterliğini daha önemli gördüğümüzden sizi orada bırakıyoruz." cevabının verilmesi üzerine Büyük Önder, Başkomutan Vekili Enver Paşa'ya şu mektubu yazdı: "Vatanın müdafaasına ait faal vazifelerden daha mühim ve yüce bir vazife olamaz. Arkadaşlarım muharebe cephelerinde, ateş hatlarında bulunurken ben, Sofya'da ataşemiliterlik yapamam. Eğer birinci sınıf subay olmak liyakatinden mahrumsam, kanaatiniz bu ise lütfen açık söyleyiniz."

Kendisine "Sizin için orduda her zaman bir görev vardır. Ancak Sofya Ataşemiliterliğini daha önemli gördüğümüzden sizi orada bırakıyoruz." cevabının verilmesi üzerine Büyük Önder, Başkomutan Vekili Enver Paşa'ya şu mektubu yazdı: "Vatanın müdafaasına ait faal vazifelerden daha mühim ve yüce bir vazife olamaz. Arkadaşlarım muharebe cephelerinde, ateş hatlarında bulunurken ben, Sofya'da ataşemiliterlik yapamam. Eğer birinci sınıf subay olmak liyakatinden mahrumsam, kanaatiniz bu ise lütfen açık söyleyiniz."

Bunun üzerine Mustafa Kemal, 1915'te Esat Paşa komutasındaki 3. Kolordu'ya bağlı Tekirdağ'da oluşturulacak 19'uncu Tümen Komutanlığına atandı.

Bunun üzerine Mustafa Kemal, 1915'te Esat Paşa komutasındaki 3. Kolordu'ya bağlı Tekirdağ'da oluşturulacak 19'uncu Tümen Komutanlığına atandı.

Gelibolu Yarımadası'na asker çıkaran ve Conkbayırı'na ilerleyen düşman kuvvetleri, Atatürk'ün komutasındaki 19'uncu Tümen kuvvetlerinin taarruzuyla geri çekildi. Mustafa Kemal Paşa, cephanesi biten Türk askerine "Cephaneniz yoksa süngünüz" var diyerek, moral ve güven verdi.

Gelibolu Yarımadası'na asker çıkaran ve Conkbayırı'na ilerleyen düşman kuvvetleri, Atatürk'ün komutasındaki 19'uncu Tümen kuvvetlerinin taarruzuyla geri çekildi. Mustafa Kemal Paşa, cephanesi biten Türk askerine "Cephaneniz yoksa süngünüz" var diyerek, moral ve güven verdi.

Mustafa Kemal, Conkbayırı taarruzu sırasında göğsüne isabet eden şarapnel parçasının cebindeki saati parçalayarak dönmesi sonucu mutlak ölümden kurtuldu.

Mustafa Kemal, Conkbayırı taarruzu sırasında göğsüne isabet eden şarapnel parçasının cebindeki saati parçalayarak dönmesi sonucu mutlak ölümden kurtuldu.

Mustafa Kemal Paşa, sadece Gelibolu Yarımadası Kuzey Bölgesi Muharebelerinin değil, aynı zamanda Çanakkale Boğazı'nın, Çanakkale Cephesi'nin, İstanbul'un da kaderini tayin etti ve böylece Çanakkale Savaşları'nda Mustafa Kemal Paşa "Anafartalar Kahramanı" olarak ün kazandı.

Mustafa Kemal Paşa, sadece Gelibolu Yarımadası Kuzey Bölgesi Muharebelerinin değil, aynı zamanda Çanakkale Boğazı'nın, Çanakkale Cephesi'nin, İstanbul'un da kaderini tayin etti ve böylece Çanakkale Savaşları'nda Mustafa Kemal Paşa "Anafartalar Kahramanı" olarak ün kazandı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Çanakkale'den sonra Doğu Cephesi'nde 16'ncı Kolordu Komutanlığına atanan Mustafa Kemal, 1916'da Rus saldırılarını durdurarak Bitlis ve Muş'u düşmandan geri aldı ve bu cephede generalliğe terfi etti.

Çanakkale'den sonra Doğu Cephesi'nde 16'ncı Kolordu Komutanlığına atanan Mustafa Kemal, 1916'da Rus saldırılarını durdurarak Bitlis ve Muş'u düşmandan geri aldı ve bu cephede generalliğe terfi etti.

Filistin ve Suriye'de görevli 7'nci Ordu Komutanlığına 1917 Temmuz ayında atanan Mustafa Kemal Paşa, bir süre sonra 2. Ordu Komutanlığına tayin olsa da, görevi kabul etmeyerek Genel Karargah emrinde İstanbul'da kaldı. Aynı yıl Veliaht Vahdettin ile Almanya'ya giderek Alman Genel Karargahı ve Alman savaş cephelerinde incelemelerde bulundu.

Filistin ve Suriye'de görevli 7'nci Ordu Komutanlığına 1917 Temmuz ayında atanan Mustafa Kemal Paşa, bir süre sonra 2. Ordu Komutanlığına tayin olsa da, görevi kabul etmeyerek Genel Karargah emrinde İstanbul'da kaldı. Aynı yıl Veliaht Vahdettin ile Almanya'ya giderek Alman Genel Karargahı ve Alman savaş cephelerinde incelemelerde bulundu.

Suriye cephesinde 1918'de yeniden görevlendirilen Mustafa Kemal, 7'nci Ordu Komutanı olarak görev yaptı ve bu sırada İngilizlerin asıl amaçlarının İskenderun'u işgal edip, kuzeye çekilmekte olan 7. Ordu'yu abluka altına almak olduğunu İstanbul'a bildirdi.

Suriye cephesinde 1918'de yeniden görevlendirilen Mustafa Kemal, 7'nci Ordu Komutanı olarak görev yaptı ve bu sırada İngilizlerin asıl amaçlarının İskenderun'u işgal edip, kuzeye çekilmekte olan 7. Ordu'yu abluka altına almak olduğunu İstanbul'a bildirdi.

İngilizlerin İskenderun'u dirençle karşılaşmadan 9 Kasım 1918'de teslim alması üzerine Mustafa Kemal Paşa, hükumet merkezi ile yaptığı telgraf görüşmelerinde, İngilizlere verilen tavizleri tenkit etti.

İngilizlerin İskenderun'u dirençle karşılaşmadan 9 Kasım 1918'de teslim alması üzerine Mustafa Kemal Paşa, hükumet merkezi ile yaptığı telgraf görüşmelerinde, İngilizlere verilen tavizleri tenkit etti.

"Böyle giderse memleketin binbir türlü entrika ve istilaya maruz kalacağını" izah etmeye çalışan Mustafa Kemal Paşa'ya, Yıldırım Orduları Grup Kumandanlığı ve 7. Ordu'nun lağvedildiği bildirildi.

"Böyle giderse memleketin binbir türlü entrika ve istilaya maruz kalacağını" izah etmeye çalışan Mustafa Kemal Paşa'ya, Yıldırım Orduları Grup Kumandanlığı ve 7. Ordu'nun lağvedildiği bildirildi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Paşa, bu acziyetin tamamen ortadan kaldırılmasını istiyordu ve emrindeki birliklerin komutasını 2. Ordu Komutanı Nihat Paşa'ya bırakarak aynı gün akşamı Adana'dan trenle İstanbul'a hareket etti.

Paşa, bu acziyetin tamamen ortadan kaldırılmasını istiyordu ve emrindeki birliklerin komutasını 2. Ordu Komutanı Nihat Paşa'ya bırakarak aynı gün akşamı Adana'dan trenle İstanbul'a hareket etti.

İstanbul'da, 13 Kasım 1918'den 16 Mayıs 1919'a kadar kalarak memleketin genel durumunu yakın arkadaşlarıyla kritik eden Mustafa Kemal Paşa, ülkesinin kaderini değiştirecek Samsun yolculuğuna çıktı ve İstiklal Mücadelesi'ni başlattı. Ülkeyi düşman işgalinden kurtarmak amacını gizli tutarak, Ordu Müfettişliği görevi ile İstanbul'dan ayrıldı.

İstanbul'da, 13 Kasım 1918'den 16 Mayıs 1919'a kadar kalarak memleketin genel durumunu yakın arkadaşlarıyla kritik eden Mustafa Kemal Paşa, ülkesinin kaderini değiştirecek Samsun yolculuğuna çıktı ve İstiklal Mücadelesi'ni başlattı. Ülkeyi düşman işgalinden kurtarmak amacını gizli tutarak, Ordu Müfettişliği görevi ile İstanbul'dan ayrıldı.

Karadeniz yoluyla 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkan Mustafa Kemal, 22 Haziran 1919'da Amasya Genelgesi'ni yayımladı. Türk milletine, "Vatanın bütünlüğünün ve milletin bağımsızlığının tehlikede olduğunu, azim ve kararlılıkla vatanın kurtarılması için Sivas'ta bir kongre toplanacağını" bildirdi.

Karadeniz yoluyla 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkan Mustafa Kemal, 22 Haziran 1919'da Amasya Genelgesi'ni yayımladı. Türk milletine, "Vatanın bütünlüğünün ve milletin bağımsızlığının tehlikede olduğunu, azim ve kararlılıkla vatanın kurtarılması için Sivas'ta bir kongre toplanacağını" bildirdi.

Ayrıca Osmanlı Hükümetinin verdiği görevden ve askerlikten istifa ederek, 23 Temmuz 1919'da Erzurum'da, 4 Eylül 1919'da Sivas'ta toplanan kongrelerin başkanlığını yaptı.

Ayrıca Osmanlı Hükümetinin verdiği görevden ve askerlikten istifa ederek, 23 Temmuz 1919'da Erzurum'da, 4 Eylül 1919'da Sivas'ta toplanan kongrelerin başkanlığını yaptı.

Bu kongrelerde alınan, "Düşman işgaline karşı milletin vatanı savunacağı, bu amaçla geçici bir hükümetin kurulacağı ve bir milli meclisin toplanacağı, manda ve himayenin kabul edilmeyeceği" kararlarıyla Büyük Millet Meclisi'nin de temelleri atıldı.

Bu kongrelerde alınan, "Düşman işgaline karşı milletin vatanı savunacağı, bu amaçla geçici bir hükümetin kurulacağı ve bir milli meclisin toplanacağı, manda ve himayenin kabul edilmeyeceği" kararlarıyla Büyük Millet Meclisi'nin de temelleri atıldı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Atatürk'ün öncülüğünde 23 Nisan 1920'de Ankara'da tarihi görevine başladı, Mustafa Kemal Atatürk, Meclis ve Hükümet Başkanı seçildi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Atatürk'ün öncülüğünde 23 Nisan 1920'de Ankara'da tarihi görevine başladı, Mustafa Kemal Atatürk, Meclis ve Hükümet Başkanı seçildi.

TBMM açılmadan 17 gün önce, 6 Nisan 1920'de, Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatıyla Anadolu Ajansı (AA) kuruldu. "Milli Mücadele'nin sesini dünyaya duyurmak" amacıyla kurulan AA, TBMM'nin çıkardığı ilk yasaları duyurdu, Milli Mücadele'nin ve Kurtuluş Savaşı'nın her aşamasına tanıklık etti.

TBMM açılmadan 17 gün önce, 6 Nisan 1920'de, Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatıyla Anadolu Ajansı (AA) kuruldu. "Milli Mücadele'nin sesini dünyaya duyurmak" amacıyla kurulan AA, TBMM'nin çıkardığı ilk yasaları duyurdu, Milli Mücadele'nin ve Kurtuluş Savaşı'nın her aşamasına tanıklık etti.

TBMM açılarak milli bir hükümet kurulmasına rağmen Osmanlı Hükümeti ile İtilaf Devletleri arasında 10 Ağustos 1920'de Sevr Antlaşması imzalandı.

TBMM açılarak milli bir hükümet kurulmasına rağmen Osmanlı Hükümeti ile İtilaf Devletleri arasında 10 Ağustos 1920'de Sevr Antlaşması imzalandı.

Atatürk, United Telegraph gazetesi muhabirine yaptığı açıklamada, Sevr Antlaşması'nı tanımadıklarını vurgulayarak, "Siyasi, adli, iktisadi ve mali bağımsızlığımızı imhaya ve neticede yaşama hakkımızı inkara ve kaldırmaya yöneltilmiş Sevr Antlaşması bizce mevcut değildir." dedi. TBMM tarafından Osmanlı Hükümeti ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan Sevr Antlaşması'nın kabul edilmediği dünyaya duyuruldu.

Atatürk, United Telegraph gazetesi muhabirine yaptığı açıklamada, Sevr Antlaşması'nı tanımadıklarını vurgulayarak, "Siyasi, adli, iktisadi ve mali bağımsızlığımızı imhaya ve neticede yaşama hakkımızı inkara ve kaldırmaya yöneltilmiş Sevr Antlaşması bizce mevcut değildir." dedi. TBMM tarafından Osmanlı Hükümeti ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan Sevr Antlaşması'nın kabul edilmediği dünyaya duyuruldu.

İtilaf Devletleri'nin yardımıyla İzmir'i işgal eden Yunan kuvvetlerinin ilerlemesi, 1921'de Birinci ve İkinci İnönü savaşlarıyla durduruldu.

İtilaf Devletleri'nin yardımıyla İzmir'i işgal eden Yunan kuvvetlerinin ilerlemesi, 1921'de Birinci ve İkinci İnönü savaşlarıyla durduruldu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Yunan ordusunun 23 Ağustos 1921'de yeniden taarruz etmesiyle Sakarya Meydan Muharebesi başladı. Atatürk, birliklere, "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz." diyerek tarihe geçen emrini verdi.

Yunan ordusunun 23 Ağustos 1921'de yeniden taarruz etmesiyle Sakarya Meydan Muharebesi başladı. Atatürk, birliklere, "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz." diyerek tarihe geçen emrini verdi.

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın yönettiği Türk ordusu, Yunan ordusunu bozguna uğrattı, Sakarya Meydan Muharebesi'ni zaferle sonuçlandırdı. 22 gün süren savaşta Yunan ordusu ağır kayıplara uğratıldı. Bu zafer dolayısıyla Mustafa Kemal Atatürk'e TBMM tarafından "Mareşal" rütbesi ve "Gazi" unvanı verildi.

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın yönettiği Türk ordusu, Yunan ordusunu bozguna uğrattı, Sakarya Meydan Muharebesi'ni zaferle sonuçlandırdı. 22 gün süren savaşta Yunan ordusu ağır kayıplara uğratıldı. Bu zafer dolayısıyla Mustafa Kemal Atatürk'e TBMM tarafından "Mareşal" rütbesi ve "Gazi" unvanı verildi.

Sakarya Zaferi'nin ardından 13 Ekim 1921'de Kafkas Cumhuriyetleri ile Kars Antlaşması, 20 Ekim 1921'de Fransızlarla Hatay haricinde bugünkü Türkiye sınırının çizildiği Ankara Antlaşması imzalandı.

Sakarya Zaferi'nin ardından 13 Ekim 1921'de Kafkas Cumhuriyetleri ile Kars Antlaşması, 20 Ekim 1921'de Fransızlarla Hatay haricinde bugünkü Türkiye sınırının çizildiği Ankara Antlaşması imzalandı.

Atatürk'ün komutanlığında Türk ordusu, vatanı düşman işgalinden kurtarmak için 26 Ağustos 1922'de karşı saldırıya geçerek Büyük Taarruz'u başlattı.

Atatürk'ün komutanlığında Türk ordusu, vatanı düşman işgalinden kurtarmak için 26 Ağustos 1922'de karşı saldırıya geçerek Büyük Taarruz'u başlattı.

Mustafa Kemal Paşa'nın yönettiği 30 Ağustos 1922'deki Dumlupınar (Başkomutan) Meydan Muharebesi'nde Türk ordusu, Yunan ordusunun bozguna uğrattı. Kaçan düşman kuvvetlerini izleyen Türk ordusu, 9 Eylül 1922'de İzmir'e girdi.

Mustafa Kemal Paşa'nın yönettiği 30 Ağustos 1922'deki Dumlupınar (Başkomutan) Meydan Muharebesi'nde Türk ordusu, Yunan ordusunun bozguna uğrattı. Kaçan düşman kuvvetlerini izleyen Türk ordusu, 9 Eylül 1922'de İzmir'e girdi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Anadolu'yu düşman istilasından kurtaran büyük askeri zaferlerin ardından 11 Ekim 1922'de Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalandı ve İtilaf Devletleri, işgal ettikleri Türk topraklarından çekildi.

Anadolu'yu düşman istilasından kurtaran büyük askeri zaferlerin ardından 11 Ekim 1922'de Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalandı ve İtilaf Devletleri, işgal ettikleri Türk topraklarından çekildi.

Kurtuluş Savaşı, ülkenin kaderinin değiştiği, Türk milletinin dünyaya meydan okuduğu, kahramanlık destanlarının yazıldığı savaş olarak tarihe geçti.

Kurtuluş Savaşı, ülkenin kaderinin değiştiği, Türk milletinin dünyaya meydan okuduğu, kahramanlık destanlarının yazıldığı savaş olarak tarihe geçti.

İsmet İnönü başkanlığındaki Türkiye heyeti ile İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya ve Yugoslavya arasında 24 Temmuz 1923'te Lozan Antlaşması imzalandı.

İsmet İnönü başkanlığındaki Türkiye heyeti ile İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya ve Yugoslavya arasında 24 Temmuz 1923'te Lozan Antlaşması imzalandı.

Büyük Önder, Lozan Antlaşması'na ilişkin, "Bu antlaşma, Türk milleti aleyhine, asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması'yla tamamlandığı zannedilmiş büyük bir suikastın yıkılışını ifade eder bir vesikadır." değerlendirmesinde bulundu.

Büyük Önder, Lozan Antlaşması'na ilişkin, "Bu antlaşma, Türk milleti aleyhine, asırlardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması'yla tamamlandığı zannedilmiş büyük bir suikastın yıkılışını ifade eder bir vesikadır." değerlendirmesinde bulundu.

Atatürk, Fransa'da ihtilal ile kurulan cumhuriyeti, demokrasiyi ve yönetim şeklini inceledi ancak bunun aynısının Türkiye'de uygulanamayacağını öngördü.

Atatürk, Fransa'da ihtilal ile kurulan cumhuriyeti, demokrasiyi ve yönetim şeklini inceledi ancak bunun aynısının Türkiye'de uygulanamayacağını öngördü.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Ülkenin siyasal, sosyolojik ve ekonomik yapısını çok iyi bildiğinden, demokrasinin sadece Cumhuriyet ile toplumun tüm kesimlerince içselleştireceğini biliyordu.

Ülkenin siyasal, sosyolojik ve ekonomik yapısını çok iyi bildiğinden, demokrasinin sadece Cumhuriyet ile toplumun tüm kesimlerince içselleştireceğini biliyordu.

Atatürk'ün yakın arkadaşlarından, usta gazeteci ve yazar Falih Rıfkı Atay, "Çankaya" adlı eserinde, Cumhuriyet'e giden süreci ve Mustafa Kemal'in görüşlerini ana hatlarıyla şu cümlelerle kaleme aldı:

Atatürk'ün yakın arkadaşlarından, usta gazeteci ve yazar Falih Rıfkı Atay, "Çankaya" adlı eserinde, Cumhuriyet'e giden süreci ve Mustafa Kemal'in görüşlerini ana hatlarıyla şu cümlelerle kaleme aldı:

"Rejimdeki olağanüstü olmayan durumların çözümlenmesi zorunluluğu ortaya çıktı. Çünkü Türkiye'nin devlet şekli henüz belirlenmemişti. Kanun-i Esasi'de yeni hükümet şeklini açıkça belirlemek gerekiyordu. Çünkü padişahlık ve hilafet taraftarları hala vardı."

"Rejimdeki olağanüstü olmayan durumların çözümlenmesi zorunluluğu ortaya çıktı. Çünkü Türkiye'nin devlet şekli henüz belirlenmemişti. Kanun-i Esasi'de yeni hükümet şeklini açıkça belirlemek gerekiyordu. Çünkü padişahlık ve hilafet taraftarları hala vardı."

Atatürk, Cumhuriyet ilan edilene kadar Cumhuriyet fikrini muhalefet olur düşüncesiyle gizli tuttu ama yeni yönetim şeklinin çabuk kabul edilmesi için çalışmalar yürüttüğünü Nutuk'ta "Devlet yönetimini, Cumhuriyet'ten söz etmeksizin, ulusal egemenlik ilkeleri çerçevesinde, her an Cumhuriyet'e doğru yürüyen şekilde toparlamaya çalışıyorduk." sözleriyle kaleme aldı.

Atatürk, Cumhuriyet ilan edilene kadar Cumhuriyet fikrini muhalefet olur düşüncesiyle gizli tuttu ama yeni yönetim şeklinin çabuk kabul edilmesi için çalışmalar yürüttüğünü Nutuk'ta "Devlet yönetimini, Cumhuriyet'ten söz etmeksizin, ulusal egemenlik ilkeleri çerçevesinde, her an Cumhuriyet'e doğru yürüyen şekilde toparlamaya çalışıyorduk." sözleriyle kaleme aldı.

TBMM tarafından 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet ilan edildi ve Mustafa Kemal Atatürk de Cumhurbaşkanı seçildi. 1938'de vefatına dek arka arkaya 4 kez Cumhurbaşkanı seçilen Atatürk, bu görevi en uzun süre yürüten Cumhurbaşkanı oldu.

TBMM tarafından 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet ilan edildi ve Mustafa Kemal Atatürk de Cumhurbaşkanı seçildi. 1938'de vefatına dek arka arkaya 4 kez Cumhurbaşkanı seçilen Atatürk, bu görevi en uzun süre yürüten Cumhurbaşkanı oldu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik 14 Haziran 1926'da suikast girişimi engellendi, elebaşları İzmir'de tutuklandı. Büyük Önder, suikast girişimine ilişkin Anadolu Ajansına yaptığı açıklamada, "Alçak girişimin benim şahsımdan ziyade mukaddes Cumhuriyet'imize ve onun dayandığı yüksek ilkelerimize yönelmiş bulunduğuna şüphe yoktur. Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik 14 Haziran 1926'da suikast girişimi engellendi, elebaşları İzmir'de tutuklandı. Büyük Önder, suikast girişimine ilişkin Anadolu Ajansına yaptığı açıklamada, "Alçak girişimin benim şahsımdan ziyade mukaddes Cumhuriyet'imize ve onun dayandığı yüksek ilkelerimize yönelmiş bulunduğuna şüphe yoktur. Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Gazi Mustafa Kemal'e 24 Kasım 1934'te 2587 sayılı Kanunla "Atatürk" soyadı verildi ve bu soyadının başkaları tarafından kullanılması yasaklandı.

Gazi Mustafa Kemal'e 24 Kasım 1934'te 2587 sayılı Kanunla "Atatürk" soyadı verildi ve bu soyadının başkaları tarafından kullanılması yasaklandı.

Mustafa Kemal Atatürk, 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı'nın etkilerini hafifletmek ve ülkenin kalkınmasını hızlandırmak amacıyla 1933'te Beş Yıllık Sanayi Planı'nı başlattı. Aynı dönemde dış politikada da önemli adımlar atıldı. Milletler Cemiyeti'ne girilmesi, Balkan Antantının imzalanması, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve Sadabat Paktı başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası adımlar, Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada etkili bir aktör olarak öne çıkmasına katkıda bulundu.

Mustafa Kemal Atatürk, 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı'nın etkilerini hafifletmek ve ülkenin kalkınmasını hızlandırmak amacıyla 1933'te Beş Yıllık Sanayi Planı'nı başlattı. Aynı dönemde dış politikada da önemli adımlar atıldı. Milletler Cemiyeti'ne girilmesi, Balkan Antantının imzalanması, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve Sadabat Paktı başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası adımlar, Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada etkili bir aktör olarak öne çıkmasına katkıda bulundu.

Tarıma ve çiftçiye değer veren Atatürk, çiftliklerde 1925'ten başlayarak 13 yıl süre ile planlı ve ciddi bir şekilde çalışmalar yaptırdı, ürüne elverişli uygun olmayan topraklarda çiftlikler kurarak bu toprakları ziraate elverişli hale getirdi.

Tarıma ve çiftçiye değer veren Atatürk, çiftliklerde 1925'ten başlayarak 13 yıl süre ile planlı ve ciddi bir şekilde çalışmalar yaptırdı, ürüne elverişli uygun olmayan topraklarda çiftlikler kurarak bu toprakları ziraate elverişli hale getirdi.

Atatürk, ulusal meseleden ziyade, "Benim şahsi meselemdir" dediği Hatay'ın anavatana katılması için yoğun çaba sarf etti ve hedefi vefatının ardından 1939'da gerçekleşti.

Atatürk, ulusal meseleden ziyade, "Benim şahsi meselemdir" dediği Hatay'ın anavatana katılması için yoğun çaba sarf etti ve hedefi vefatının ardından 1939'da gerçekleşti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Mustafa Kemal Atatürk, 57 yıl süren yaşamında, milletinin ve vatanının bağımsızlığı için yılmadan çalıştı ve girdiği her mücadeleden zaferle çıktı.

Mustafa Kemal Atatürk, 57 yıl süren yaşamında, milletinin ve vatanının bağımsızlığı için yılmadan çalıştı ve girdiği her mücadeleden zaferle çıktı.

Askeri ve siyasi dehasıyla saygınlığını koruyan devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938'de 57 yaşındayken Dolmabahçe Sarayı'nda saat 09.05'te hayata gözlerini yumdu.

Askeri ve siyasi dehasıyla saygınlığını koruyan devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938'de 57 yaşındayken Dolmabahçe Sarayı'nda saat 09.05'te hayata gözlerini yumdu.

Atatürk'ün vefatı yalnız Türkiye'de değil bütün dünyada büyük üzüntüyle karşılandı.

Atatürk'ün vefatı yalnız Türkiye'de değil bütün dünyada büyük üzüntüyle karşılandı.

Atatürk'ün naaşı 16 Kasım'da Dolmabahçe Sarayı tören salonunda katafalka konuldu. 19 Kasım günü cenaze büyük bir kalabalık tarafından Yavuz Zırhlısı ile İzmit'e oradan da aynı günün akşamı tüm yurt gezilerinde kullandığı tren ile Ankara'ya uğurlandı.

Atatürk'ün naaşı 16 Kasım'da Dolmabahçe Sarayı tören salonunda katafalka konuldu. 19 Kasım günü cenaze büyük bir kalabalık tarafından Yavuz Zırhlısı ile İzmit'e oradan da aynı günün akşamı tüm yurt gezilerinde kullandığı tren ile Ankara'ya uğurlandı.

Ankara'da 20 Kasım'da devlet erkanı ve yabancı devlet adamları tarafından karşılanan cenaze, TBMM önünde katafalka konuldu. Büyük bir cenaze töreni ile 21 Kasım 1938'de Ankara Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine konulan Atatürk'ün naaşı, ebedi istirahatgahı Anıtkabir'e taşındığı 10 Kasım 1953'e kadar burada kaldı.

Ankara'da 20 Kasım'da devlet erkanı ve yabancı devlet adamları tarafından karşılanan cenaze, TBMM önünde katafalka konuldu. Büyük bir cenaze töreni ile 21 Kasım 1938'de Ankara Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine konulan Atatürk'ün naaşı, ebedi istirahatgahı Anıtkabir'e taşındığı 10 Kasım 1953'e kadar burada kaldı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇

👇
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
2007 yılında başladı medya sektörü maceram, 2009 yılında İstanbul Aydın Üniversitesi İnternet Gazeteciliği ve Yayıncılığı bölümünden mezun olunca daha da perçinlendi. Türkiye’nin en büyük medya kuruluşlarında stajyer, editör, haber müdürü ve danışmanlık gibi görevler aldıktan sonra 2022 yılından bu yana Onedio’dayım. ‘Eşik bekçiliğidir’ diye ustalarımızdan öğrendiğimiz gazeteciliğin ‘etik’ değerlerine inanarak ve sadık kalarak Türkiye ve dünya gündemini en sıcak haliyle size iletmeye çalışıyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
8
6
1
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın