Kimsenin Ona İnanmasına İhtiyaç Duymayıp Sadece Kendisine İnanan 10 Ünlü İsim
1. Michael Phelps
Ailesinin 'hiperaktif' olması nedeniyle yüzme sporuna başlattığı Phelps 6 yaşında yüzmeyle tanıştı. Ondaki cevheri görmeleri hiç uzun sürmedi. 2000 yılında, 15 yaşındayken ilk olimpiyat oyunları için Sydney'e gitti ve 1932'den beri Amerikan olimpiyat takımına seçilen en genç sporcu oldu. Bu başarıyı daha ileri taşımak isteyen Phelps, antrenörü Bowman ile saatlerce çalıştı. Phelps, idmanlara sabah 06.30'da başlıyordu ve haftada 6 gün antreman yapıyordu. Şu an ise dünyanın en ünlü yüzücüsü. Phelps 2004 Yaz Olimpiyatları'nda altı altın, iki bronz olmak üzere toplam sekiz madalya kazanmıştır.
2. Gisele Bündchen
Brezilya'daki küçük kasabasını 14 yaşında terkettiğinde kimseyi dinlemedi. İngilizce bilmiyorken, sadece Portekizcesiyle 16 yaşında ilk defilesine çıkmayı başarmıştı bile. Tabi bu anı yaşayana kadar arkasında 43 adet 'hayır' cevabı almıştı. Fakat hiç birini önemsemeyip devam etti. Mankeniği bırakmadan kısa bir süre önce 'dünyanın en çok kazanan mankeni' olmuştu.
3. Andy Murray
Çok küçük yaşlarda tenise karşı inanılmaz büyük bir yeteneği olduğu keşfedilen Murray, henüz 5 yaşındayken ilk turnuvasına çıktı. Çok uzun yıllar büyük başarılar elde etti. Kendini ilerletebilmek için arkasında her şeyini bırakıp 15 yaşında İspanya'ya eğitim almaya gitti. İskoçya’dan Barcelona’ya taşınması sonucu ilk zamanlar adaptasyon sorunu yaşayan Murray, dil bilmemesinden de kaynaklı oldukça büyük sıkıtılar çekti. İspanyolca öğrenmeyi kafasına koyup eğitimini yarıda bırakmadı. O bugün dünyanın en büyük tenisçilerinden biri.
4. Stephen Curry
Babasının da basketbolcu olması sebebiyle küçük yaşlarda potalara alışan Curry liseyi bitirir bitirmez NCAA’ye adımını attı. NCAA kariyerinin ardından 2009 yılında 1.tur 7.sıra seçimi olarak Golden State Warriors takımına girdi. All-starda üçlük yarışmasına katılmış, yarışmanın 2.turunda 20 puan toplamasına rağmen üçlük şampiyonluğunu Paul Pierce'a kaptırmıştır, daha sonra oldukça fazla çalışarak bu ödülü 2015 yılında kazanmayı başarmıştır. Geçtiğimiz sezonu kendi rekorunu kırarak 286 üçlükle kapatan Curry, bu sezon ise tam 300 üçlük atarak tarih yazdı.
5. Misty Copeland
Baleye ilk başladığında karşısındaki isimler onu yaşlı, fazla kıvrımlı, ve baş balerin olmak için çok koyu renkli olarak sıfatlandırmış fakat bu garip eleştiriler onun asla baleyi yarı yolda bırakmasına sebep olmamış. O bugün American Ballet Theatre'ın ilk siyahi baş balerini.
6. Muhammad Ali
Irkçılığın en üst seviyede olduğu çocukluk dönemlerinde bisikletinin çalınmasının ardından onu dinlemeyen polise tepki amacıyla boksa başladı. Ali kısa sürede diğer çocukların arasından sıyrıldı. Columbia Gym adlı bu ufak spor salonunda başlayan bu macera kısa sürede eyalet çapında 6 ödül kazanmasıyla bambaşka bir yere doğru gitti. 18 yaşına geldiğinde adı artık Amerika sınırlarını da aşmıştı. 1960 Roma Olimpiyatları’na katılmak için en büyük korkusu olan uçak korkusunu yendi, uçağa binerken sırtına bir paraşüt takarak ve saatlerce dua ederek uçtu. Dünya şampiyonluğunun üzerinden bir süre geçtikten sonra parkinson hastalığıyla tanıştı. Fakat bu bile onun başarma hırsını yenemedi. Hala 'Tüm zamanların en iyisiyim' diyebilme gücüne sahip.
7. Dwayne Johnson
Dwayne Johnson Lise yıllarında Miami'de Amerikan Futbolu ile ilgileniyordu. 1991 yılında Miami Hurricane'in as takımına savunma oyuncusu olarak oynadı. Bu dönemde büyük bir sakatlık geçirdi, fakat bu durum onu asla spordan uzak tutmadı. Yıllar sonra babası gibi güreşçi olacaktı. Dwayne Johnson, kısa sürede büyük başarı gösterdi, 1996 yılının yazında USWA World Tag Team Championship kemerini 2 kez kazandı. 2001 yılına gelindiğinde WWE kemerini altıncı defa kazanan ilk isim olmuştur. Toplamda 16 kez şampiyon olmuştur.
8. Brianna Cope
Çok küçük yaşlardan beri surfle ilgilenirken bir anda gerçekten çok başarılı oldu. Yakaladığı popülarite sonucu bir süre konsantrasyonunu kaybetti ve spordan uzaklaştı. Tekrar spora devam edebilmesi için dış dünyaya kulaklarını tıkaması gerekti. Ve o bunu en iyi şekilde gerçekleştirdi.
9. Tom Brady
Çocukluğundan beri Amerikan Futbolu rüyasını yaşadı, çok da başarılıydı. O yedek olarak takıma girdikten sonra yaşanan 31-0 lık yenilgisinin ardından büyük bir cesaretle tekrar sahaya çıktı ve takımı toparladı.
10. Memphis Depay
Futbolda en güzel dönemlerine gelmeye yaklaştığında istemediği bir olay gerçekleşti. Annesi ve babasının boşanacağını öğrendi, onun için oldukça zor bir dönemdi. Bunun ardından babasını hiç görmedi, ama bu onun spor kariyerini durdurmadı.
Kendi sınırlarını zorlamak konusunda motive olmak isteyenlere güzel bir haberimiz var.
Çünkü performans markası Under Armour artık Akasya Acıbadem ve seçili Boyner Mağazaları'nda. Çünkü en büyük başarı hikayeleri, herkes uykudayken yazılır. Nasıl mı?
Yorum Yazın
Vay vay vay