Derya Özel Yazio: Yaşadığınız Yerde Kaç Kadın Öldürüldü?
Kadın cinayetlerinde ne yazık ki içimizi serinleten bir adalete henüz denk gelemedik. Ne yazık ki yine ve yine ve yine adalet yerini bulmadı. Toprağın altına giden, geride gözü yaşlı bir aile bırakan o kadınları katledenler, bir kaç yıl sonra aramızda dolaşmaya başlayacak. “haksız tahrik indirimi” adı altında işlediği korkunç cinayeti haklı çıkaracak bir mazeretle aramızda dolaşacak bu adamlar.
Hangi öfke, hangi büyük nefret duygusu başka bir insanın canını alacak kadar gözünü köreltebilir. Bunlar öfke nöbetleri bile değil bana kalırsa. Planlanmış yani taammüden cinayet için anlık öfke nöbeti bir bahane olamaz. Birini kesmek, parçalamak, üzerine beton dökmek, varillere koymak, canavarca bir hisle ve eziyet çektirerek birinin canını almak… Bunları yazarken bile benim tüylerim ürperirken, bu insanlar tüm bunları soğukkanlılıkla, büyük bir hırsla planladı.
2015 yılından bu yana yürütülen medyaya yansıyan kadın cinayetlerinin haritalaması araştırması, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde son 10 yılın kadın cinayetlerini derledi.
Haritaya göre en fazla kadın İstanbul'da öldürüldü. O kadar yakınımızda cinayet işlenirken bizim ruhumuz bile duymuyor aslında.
Sonra geçen gece başıma gelen olayı hatırladım ürpererek. Gecenin bir vakti kadın çığlıkları duyup balkona koştum. Benim gibi üst komşum da duymuş olacak ki o da ne olduğunu anamaya çalışıyordu. Telefonlaştık, karşı apartmanın birinci katından geldiğine ikna olduk. Fakat görebildiğimiz sadece gölgeler ve duyabildiğimiz kadının çığlıklarıydı. Elimiz ayağımıza karıştı. Üst komşum da yalnız yaşayan gencecik bir kadın. Hemen yanı başımızda kıyamet kopuyor. Ne apartmanın adını biliyoruz, ne de girişini. Ön taraftan girişi yok, kot farkıyla bir alt sokaktan girilebileceğini varsayıyoruz. Sonunda polisi aradık. Ortalık sakinleşti ama o gece hiç birimiz sakinliğimizi koruyamadık.
Haksız Tahrik İndirimi
Bu ülkede uzaklaştırma kararı aldırmak asla caydırıcı olmadı. Kararın bittiği gün öldürülen kadın sayısı o araştırmalarda mevcut. Çok acı bir tablo, çok karamsar bir tablo ve çok korkunç bir tablo var önümüzde. Araştırma şöyle sonuçlarla devam ediyor; Türkiye'de 10 yılda öldürülen 2534 kadının 1113'ünün faili kocasıydı. Bu, her 10 kadın cinayetinden en az 4'ünde failin, kadının kocası olduğu anlamına geliyor. 10 yılda 285 kadın cinayetinde fail erkek arkadaş, 176 kadın cinayetinde eski koca, 82 kadın cinayetinde ise eski erkek arkadaş oldu. Yakın ilişki cinayeti olarak da anılan bu cinayetler, 10 yılda işlenen kadın cinayetlerinin yüzde 65'ini oluşturuyor.
Tüm bunların yanı sıra bir de töre cinayetleri var. Yıl olmuş 2022, dünya elimizin altında, bilgi parmaklarımızın ucunda ama ya eğitim? Biz hala töre cinayetinden bahsediyoruz. Kadın cinayetlerinin failleri sıralamasında eski kocadan sonra, dördüncü sırada akraba geliyor. 10 yılda 169 kadın akrabası, 111 kadın babası, 104 kadın ise erkek kardeşi tarafından öldürüldü. Buna ek olarak 79 kadını oğlu, 64 kadını damadı, 12 kadını kayınpederi öldürdü. Bu, her 5 kadından birinin aile veya akrabası tarafından öldürüldüğü anlamına geliyor. Bunun adına da töre cinayeti deniyor. Günün sonunda ne oluyor dersiniz; “Haksız Tahrik İndirimi”.
Caydırıcı cezalar var olmadığı sürece, karısını, kız arkadaşını, komşusunu ya da kardeşini öldürmeyi kafasına koymuş her bir hasta ruhun sokaklarda cinayet planlarıyla dolaşmasını teşvik ediyor bu adalet sistemi. Ne yazık ki kadınların sinmesini, korkmasını bu kadar isteyen bir devlet, onların yetiştireceği korkan ve sinik bir nesle muhtaç kalacaktır. Biz susmayacağız, siz insan olmayı öğreneceksiniz, biz dimdik duracağız ve dimdik bir nesil yetiştireceğiz ve canla başla, bu adalet sisteminin değişmesi için var gücümüzle bağıracağız.
Yorum Yazın
Şu rakamlara rağmen toplasan %10 etmeyecek tarikatçıya,radikal dinciye şirin gözükmek için İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmekle övünen Akp.%90 unutmasın bunu...
Buzdağı