‘Aylardır Ankara'ya Emniyet Müdürü Atayamayan Bir İktidar Terörü Engeleyebilir mi?’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başkent Ankara'da son beş ayda üçüncü kez saldırı gerçekleştirilmesiyle ilgili hükümete yönelik eleştirilerini sürdürerek, 'Aylardır Ankara'ya Emniyet Müdürü atayamayan bir iktidar terörü engeleyebilir mi?' dedi ve ekledi: 'Her saldırıdan sonra önlem alıyoruz ama her saldırıdan sonra neredeyse daha çok insanımız hayatını kaybediyor. 'Ne oldu da terör bütün yurda yayılmaya başladı? 14 ülkeyi yönetenler acaba ne yapıyorlardı?' Bu ülkede terör olmasın diyen her vatandaş sormalıdır, sorgulamak zorundadır.'

Ankara'daki saldırıyla ilgili basın toplantısında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

Önce bir konuda bütün partilerin Türkiye’deki bütün sivil toplum örgütlerinin, meslek kuruluşlarının, yani 7’den 70’e hepimizin üzerinde anlaşacağı bir konu olmalı. Terör kimden, nereden gelirse gelsin bir insanlık suçudur. Teröre karşı ortak, dik ve onurlu duruşumuzu sergilemek zorundayız. Bu konuda üstümüze düşen ne varsa CHP olarak yerine getirmeye hazırız, bunu her yerde, her ortamda ifade ettik.  Kandan beslenen bir görüş, yaşlı-çocuk ayrımı yapmaz.

'Defalarca söyledim, terörü bitirmek için bizden ne istiyorsanız her türlü desteğe hazırız'

Terörle mücadele konusunda her olay sonra televizyonların karşısına geçtim ve şu çağrıyı yaptım: Terörü bitirmek için bizden ne istiyorsanız, her türlü desteği vermeye hazırız. Defalarca söyledim. Ne istiyorsanız her türlü desteği vermeye hazırız… Yeter ki bu ülkede terörü bitirelim. Bizim üstümüze düşen bir görev varsa söyleyin, gereğini yapalım. Terörü beraber bitirelim. Bu ülke mutlu insanların yaşadığı bir ülke olsun.

Gayet iyi biliyorsunuz. 7 Haziran sonrası bir tablo ortaya çıktı ve terör azmaya başladı. Çıkıp meydanlarda şunu söylediler: “Bizi tek başına iktidara getirin, terörü bitireceğiz.” Terör bırakın bir bölgede olmayı, Türkiye safına yayıldı. Vatandaşlarıma şu soruyu soruyorum: “Ne oldu da terör bütün yurda yayılmaya başladı? 14 ülkeyi yönetenler acaba ne yapıyorlardı?” Bu ülkede terör olmasın diyen her vatandaş sormalıdır, sorgulamak zorundadır.

Ankara’da bu kaçıncı saldırı… Her saldırıdan sonra önlem alıyoruz ama her saldırıdan sonra neredeyse daha çok insanımız hayatını kaybediyor. Bunu da vatandaşlarımızın kendisine sorması lazım. Yönetenler, 14 yıldır yönetenler belli. Hesabını vermeleri lazım. Neden oluyor bunların hepsi? Hükümetsiniz, devleti yöneteceksiniz, vatandaşın güvenliğinden siz sorumlusunuz. 

'Aylardır Ankara’ya Emniyet Müdürü atayamayan bir iktidar terör örgütünü engelleyebilir mi?'

Davutoğlu’na açık çağrı yapıyorum: Ankara Emniyet Müdürü’nü sen atayamıyorsan bana söyle beraber olalım, kimi istiyorsanız atayalım. Aylardır Ankara’ya Emniyet Müdürü atayamayan bir iktidar terör örgütünü engelleyebilir mi? 

Annelerin acısı, gözyaşı, feryatları, figanları… Emin olun dünyayı kapladı. Ama hala birileri duymazdan geliyor. Siz devletin imkânlarını kendiniz için, kişisel hırslarınız için kullanırsanız bu tür ortamlara zemin hazırlarsınız. Türkiye’nin geldiği nokta budur.

Türkiye kurucu ayarlarına dönmek zorundadır. Yani yurtta barış, dünyada barış. Bütün komşularıyla, barış içinde bir çerçeve oluşturmak zorundadır. Kurucu ayarlarına dönmeyen bir Türkiye, felakete hazır bir Türkiye’dir. Terör sorununun çözümü konusunda Meclis’i çalıştırmalıyız. Sayın Meclis Başkanı’ndan istirhamım. Madem Kurucu Meclis diyoruz, şimdi o işleme dönmeli. İradesini ortaya koymalı. Dokuz kez araştırma önergesi verdik, çözelim diye. Dokuzunda da ret çıktı. Aynı düşüncemizi şimdi medyanın önünde sayın Meclis Başkanı’na yapıyoruz: Madem ki kurucu ayarlara döneceğiz, parlamento terör konusunda bütün siyasal partileri bir araya getirmeli ve çözüm konusunda ortak çaba harcamalı.

Anayasa’nın 112. maddesinin gereği yapılmalı. Anayasa’ya sadakat yemini ettik, uyacağız diye. Eğer bir bakan görevini yapamıyorsa, annelerin feryatları, acıları bile onun kulaklarına henüz ulaşmamışsa o kişi oradan ayrılmalı. Bu görev de Davutoğlu’na düşüyor. Siyasi sorumlu kimse sorumluluğunun gereğini yapsın.

'Bir beceriksizliği halka mâl etmenin gerekçesi nedir?'

Devlette ciddi bir çürüme var. Eğer bir hükümet, bir ilin Emniyet Müdürü’nü atamaktan acizse orada küçülme var demektir. Devlette çürüme olduğu için riyakat sistemi bitmiştir, devlet ona geri dönmek zorundadır. Devlet akılla, bilgiyle, tecrübeyle yönetilir. Ben her şeyi bilirim mantığıyla yönetilmez. Neredeyse her televizyon kanalında bir tane hükümetten bir arkadaşımız var. Halka “terörle yaşamaya alışmalıyız” diyorlar. Bir beceriksizliği halka mâl etmenin gerekçesi nedir?

Bir daha bomba patlamasın diye neden alt yapı oluşturmuyoruz, neden önlem almıyoruz?  Biliyorum bunları anlattım diye CHP karşı diyecekler. Evet bu kadar net söylüyorum: CHP teröre karşıdır. CHP bu ülkede anaların ağlamasını istemiyor. Onlar neyi istiyorlarsa çıkıp bir anlatsınlar.

Ajanslar