90'larda Reyting Rekorları Kıran, Televizyon Ekranlarının Unutulmaz Dizisi: Ayrı Dünyalar
Ayrı Dünyalar, 90'larda Kanal D'de yayınlanmış bir diziydi. Dizi; fakir bir annenin, ikiz kız çocuklarını evlatlık vermesi sonucu meydana gelen olayları konu alıyordu. Dizideki Ayşe ve Fatma karakterlerini; Pınar sosis reklamıyla ünlenen, İpek Tugay canlandırmıştı. Neden gerçek ikiz çocuklar kullanmamışlar, o da ayrı bir soru tabi! Küçük yaşına rağmen; minik oyuncu, doğallığıyla herkesin beğenisini kazandı. Bu minnoş oyuncu, 'Sen anlamadın mı, akıllım?' ve 'Bir tanem!' sözleriyle de akıllarımıza kazındı.
Merak edenler ve hatırlamak isteyenler için, geçmişe doğru minik bir yolculuğa çıkıyoruz. Ayrı Dünyalar dizisiyle harika bir nostaljiye hazırsanız, başlıyoruz!
İkizlerin biyolojik annesi: Zehra
İkizlerden Fatma'yı evlat edinen aile: Selda ve Ekrem
Selda ve Ekrem, ikizlerden birini evlat edinen ilk ailedir. Selda, bebeklerden Fatma olanı almak ister. Çünkü Selda'nın annesinin adı da Fatma'dır. Çok zengin bir aileden gelen Selda; babasını kandırarak, evlat edindikleri Fatma'yı kendi doğurmuş gibi gösterir. Hizmetlileri Fatma'ya bakarken, kendileri günlük hayatlarını yaşamaya devam ederler.
İkizlerden Ayşe'yi evlat edinen aile: Kemal ve Şule
Kemal ve Şule çifti, birbirlerini çok seven iki aşıktır. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftin bir sorunları vardır: Şule kısırdır. Fakat Kemal; eşini çok sevdiğinden, bu duruma çok da aldırış etmez ve çocuk sahibi olmanın başka yollarını aramaya başlar. Kemal ve Şule, sonunda bir bebek evlat edinmeye karar verirler. Kemal ve Şule de durumları iyi bir ailedir. Fakat onlar, Selda ve Ekrem kadar zengin değillerdir. Deri ihraç eden bir firması olan Kemal ve zengin bir aileden gelen Şule, bebekleri Ayşe'ye kendileri bakmaktadır.
Şule bu hayata daha fazla dayanamaz ve Kemal'le Ayşe'yi terk eder!
Zengin bir aileden gelen Şule, Kemal'e aşık olup evlenmek istediği için babası tarafından evlatlıktan reddedilir. Eşi Kemal'in deri ihraç firmasında çalışmaya başlar. Ayşe'ye bakmaya başlayınca işi bırakan Şule, bu durumdan rahatsız olur. Çalışma hayatına geri dönmek ister ve Kemal'e bu derdini açar. Bakıcı tutmak istediğini söyleyen Şule, Kemal'den net bir hayır cevabı duyar. Bunun üzerine Şule; Kemal ve Ayşe'yi terk eder. Biricik prensesi Ayşe’ye, tek başına bakmaya başlayan Kemal’in hayatındaki zorluklar, bunlarla sınırlı değildir. İşleri de iyi gitmeyen Kemal’in firması batar. Daha küçük bir eve taşınırlar ve kızıyla yeni bir hayat kurarlar.
Zaman geçer... Ayşe ve Fatma büyürler!
Zengin bir ailede büyüyen Fatma; ailesi tarafından yeterli sevgiyi görememiş, mutsuz ve şımarık bir kız çocuğu olur.
'Bir tanem' diye seslendiği babası Kemal'le, zorluklara göğüs gererek büyüyen Ayşe ise; sevgi dolu ve iyi kalpli bir kız çocuğu olur.
Ayşe ve Fatma, kaderin de cilvesiyle, birbirleriyle karşılaşılar.
Öz annelerinden ayrı büyüyen sevimli ikizlerimiz, bir süre sonra birbirlerini öğrenirler. Hatta öz dedelerin zengin bir adam olduğunu da! Önceleri ikiz olduklarını bilmeyen Ayşe ve Fatma; Ayşe'nin öz annesini aradıklarını zannederek, Zehra'yı aramaya başlarlar. Öz anneleri Zehra'yı bulan ikizlerimiz, birlikte maceradan maceraya koşarlar. Fakat evlatlık olduğunu bilmeyen Fatma; ailesi hapise girince dedesiyle birlikte yaşamaya başlar. Dede de Fatma'nın evlatlık olduğunu bilmiyordur. Ayşe ise, annesi Zehra ile birlikte, köyde yaşamaya başlar. Annesiyle olduğu için çok mutlu olan Ayşe, bir tanesi Kemal'i de çok özlemektedir.
Zehra'yı terk eden kocası aslında çok zengin bir aileden gelmektedir ve ikizlerin dedesi torunlarını aramaya başlar.
Oğlunun, kendisinden habersiz evlenip çocuk yapmasına sinirlenen zengin dede, gelini Zehra'nın ve torunu Ayşe'nin adına ulaşabilmiştir. Harekete geçen zengin ve aksi Nizami Ateşoğlu; sahip olduğu televizyon kanallarından, gelini Zehra ve torunu Ayşe'yi aradığını duyurur. Minik torunu Ayşe'ye yüklü bir miras bırakacağını da belirtir. Bunun üzerine; para avcıları boş durmaz, Zehra ve Ayşe kılığına girerek dedenin köşküne giderler.
Annesiyle yaşamaya başlayan Ayşe, bir tanesi Kemal'in de yanında olmasını ister.
Babası Kemal'i ve kendisini terk eden Şule'ye kızgın olan Ayşe; üvey babası Kemal'in Şule'yle barışmasını istemez. Bunun için de elinden geleni her şeyi yapar. Bir tanesinin evlenmesini isteyen Ayşe'nin tek bir şartı vardır: Kemal'in kiminle evleneceğine kendisi karar verecektir. Bu kişi de öz annesi Zehra'dan başkası değildir tabi.
Yıllardır ayrı yaşayan Şule ve Kemal, davaları sürerken, boşanmaktan vazgeçerler.
Böylelikle Ayşe'nin planları da suya düşmüştür. Bir tanesi Kemal, Şule'yle barışmıştır. Ayşe'nin onlarla birlikte yaşamasını isterler. Ayşe ise öz annesi Zehra'yı tercih eder. Çünkü Zehra yıllarca ikizlerini aramaktan vazgeçmemiştir. Zehra, Ayşe'sine kavuşmuştur; fakat Fatma'sı, Amerika'da üvey dedesiyle birlikte yaşamaktadır.
38 bölüm süren dizi, Kaan Girgin'in yönetmenle anlaşamaması ve diziden ayrılmasıyla son buldu!
Maalesef, reyting rekorları kıran bu komedi-dram tadındaki aile dizisi, final bile yapamadan bitti. 38 bölüm süren dizinin son bölümünde, Kemal ve Şule; Ayşe'nin gönlünü almak için, annesiyle yaşadığı eve giderler. Fakat öğrenirler ki Ayşe ve annesi gitmişlerdir. Nereye gittiklerini bile öğrenemediğimiz dizide, bir çok soru da cevapsız kalmış olur.
Ayrı Dünyalar dizisinden geriye, sadece, Cahit Berkay'ın yaptığı bu jenerik kaldı.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Sırf fragmanda çalan müziğini dinlemek için uyumazdım...Vay be ne güzel yıllardı o yılllar..AKP'nin olmadığı o güzel yıllar...
allah seni :D
bir dönemin "benim de ikizim var mı acaba" diye gezinip hayaller kurmasına sebep olan dizidir .bence. :D
Vay be duygulandım ılkokul yıllarımda oynayan bı dızıydı jenerık muzıgı felan acayıp hosuma gıderdı.