Senin İngilizce İsmin Ne Olmalı?

Türkiye'de değil de Amerika veya İngiltere'de doğsaydın isminin ne olacağını hiç düşündün mü? Bu test bunun için burada!Gif: BatesmotelproSenin İngilizce ismin Jesse olmalı. Jesse; hediye, armağan anlamlarına gelir ve senin kişiliğinle birebir örtüşüyor. Çünkü sen hem annene-babana, hem de arkadaşlarına bir armağansın. Neşe kaynağısın, her daim pozitifsin ve senin somurttuğun daha görülmemiştir. İşte tam da bu yüzden etrafındakilerinin hayat kaynağısın, sen olmasan ne yaparlardı bilmiyorlar. Öyle ki, sensiz hayat, tereyağsız pirinç pilavına benzer; karın doyar ama lezzet alınmaz!Senin İngilizce ismin James olmalı. James, hükümdar-kral soyundan gelen anlamına gelir ve senin karakterinle örtüşüyor. Çünkü senin oldum olası hareketlerinde, tavırlarında, düşüncelerinde bir asalet söz konusuydu. Sululukları pek sevmezsin, genelde ciddisin ve bu tavırlar sana farklı bir hava katıyor. Öte yandan James ismine sahip olanlar genelde yakışıklı oluyor ve kadınların dikkatini celb ediyor, bunu da araya sıkıştıralım dedik :)Senin İngilizce ismin Max olmalı. Max; en üst, en uç, maksimum anlamlarına gelir ve pek tabii ki senin karakterinle çok ama çok uyumlu. Çünkü sen hayatı uçlarda yaşayan birisin. Senin yaşamında yalap şap şeyler asla yoktur; mesela aşık oldu mu geberene kadar aşık olursun veya birine 'dostum' dediysen onunla hayatının son nefesine kadar dost olursun; sende böyle! Mükemmeliyetçilik de var sende, yaptığın bir iş illaki en iyisi olmak zorundadır. Anlamayanlar için bir daha söyleyelim: SENDE BÖYLE!Senin İngilizce ismin Alexandra, yani kısaca Alex olmalı. Alexandra, savaşçı anlamına gelir ve senin karakterini çok net bir biçimde yansıtıyor. Çünkü senin hayatını özetleyen iki kelime: Mücadele ve rekabet! Hayatının her saniyesinde, türlü türlü şeylerle/kişilerle savaştın ve hiçbir zaman da savaşmaktan, mücadele etmekten kaçınmadın. Dibe vurduğun zamanlar olmadı değil; ancak küllerinden doğmasını da iyi bildin. Bir yerlere geldiysen de tek dostun tırmandığın tırnaklarındı, hiç yardım almadın yani. Kısaca bu dünyada çok insan var; ama bir Alex (sen) değil :)Senin İngilizce ismin Riley olmalı. Riley; cesur, gözüpek, yürekli anlamlarına gelir ve seni mükemmel bir şekilde anlatıyor. Sen hiçbir zaman risk almaktan çekinmedin. Bu bazen senin başına bela açsa da, önündeki fırsatları değerlendiremeyen garanticileri gördükçe 'iyi ki böyleyim' diyorsun. Çünkü en fazla 70-80 sene yaşayacağız ve bu hayat tahmin ettiğimizden çok daha kısa. Keşke senin gibi cesur olabilsek...Senin İngilizce ismin Casey olmalı. Casey; dikkatli, gözü açık gibi anlamlara gelir ve senin kişiliğinle birebir örtüşüyor. Çünkü sen oldum olası şüpheci bir kişiliğe sahiptin; yeni tanıştıklarınla arana hep bir mesafe koydun. Yani senin hayatına girmek, deveye hendek atlatmakla eş. Diğer bir yandan da sende tam bir bilim kadını mayası var. Çünkü dikkatli, kılı kırk yaran, ayrıntıcı bir yapın var. Senin gözünden hiçbir şey kaçmaz :)Senin İngilizce ismin Quinn olmalı. Quinn'in bir anlamı danışmanken, diğer anlamları ise zeki ve bilge. Bu isim senin kişiliğinle paralellikler taşıyor; çünkü sen çevrende 'Güzin Abla' olarak tanınıyorsun. Öncelikle iyi bir dinleyicisin, ki bu özellik zamanımızda hemen hemen kimsede yok. Sonra, üstün bir analiz yeteneğin var; olaylara objektif yaklaşabiliyorsun. Bunun yanında duygusal zekan da çok yüksek, empati yapabiliyorsun bir yandan da. Uzun zemherinin sonundaki ilkbahar güneşi gibisin kısaca: Hayat dolusun, aydınlatıcısın...Senin İngilizce ismin Angela olmalı. Angela; melek, meleksi anlamlarına gelir ve senin kişiliğinle eşleşiyor. Sen tertemiz, dupduru bir insansın. Kalbinde zerre kötülük yok, iyimsersin, saf ve bozulmamışsın. Kötülüğün krallığını ilan ettiği ve kötü insanların saçma bir biçimde prim yaptığı zamanımızda, sen sadece iyi olmak gibi en basit ama en önemli erdeme sahipsin. Yani bardağın yarısı dolu diyen azınlıktansın. Ayrıca seni görenin günü aydınlanır; sesinle, kokunla, tavırlarınla insanların ruhunu dinlendiriyorsun. Senden herkese bir tane lazım!..Senin İngilizce ismin Sam olmalı. Sam, 'Tanrı'nın adıyla...' anlamına gelir ve senin ruhani kişiliğinle birebir örtüşüyor. Evet, senin en güçlü yönün ruhaniliğin ve bu geçici gölgelik olan dünyaya ait değilsin; sen ötelerin insanısın. İngiliz veya Amerikalı olsaydın da bu değişmeyecekti. Ayrıca sen her şeyin bir anlamı olduğuna inanıyorsun. Bu yüzden sana amaçların insanı demek çok yerinde olur, ey ötelerin adamı!