Margot Robbie'ye Altın Küre Adaylığı Getiren Filmdeki Skandallarla Dolu Hayatın Gerçek Sahibi: Tonya Harding
Margot Robbie, 'I, Tonya' filminde canlandırdığı Tonya Harding rolüyle, dün açıklanan 2018 Altın Küre Ödülleri'nin komedi/müzikal dalındaki, 'En İyi Kadın Oyuncu' adayları arasında yerini aldı. Birçok tahmine göre Robbie, daha şimdiden Oscar adaylığını bile garantilemişti bu rolle.
Peki, Margot Robbie'nin filmde hayat verdiği, skandallarla dolu hayatın sahibi olan ünlü buz patenci Tonya Harding kimdi?
Biraz yakından bakalım...
Hiç kuşkusuz bu yılın en merakla beklenen ve en çok konuşulan filmlerinden biri, başrolünde Margot Robbie'nin yer aldığı "I, Tonya" oldu.
Robbie filmde, erken yaşta büyük başarılar elde etmiş ve birçok büyük skandalın öznesi olmuş, Amerikalı buz patenci Tonya Harding'i canlandırıyordu.
Üç yaşında buz patenine başlayan Tonya Harding, 1991'de, 21 yaşına geldiğinde uluslararası bir müsabakada triple axel hareketini tamamlayabilen Amerikalı ilk kadın sporcu olarak tarihe geçmişti.
Figür pateninin kutsal hareketi sayılan triple axeli, dünyada da yapabilen ikinci kişiydi Harding.
Buz üzerindeki başarısının aksine, çocukluğundan itibaren zor bir hayatın içerisinde olmuş ve kişisel yaşamında pek de başarılı olmamıştı Harding...
Erken yaşlardan itibaren anlaşmazlık içine düştüğü, yer yer psikolojik ve fiziksel şiddetine maruz kaldığı annesi, ileride açıklayacağı üzere, Tonya Harding'in hayatındaki en zorlu figürlerden biri olmuştu.
Hatta öyle ki, annesinden ve içinde bulunduğu ev ortamından kaçmak için 20 yaşında Jeff Gillooly ile evlenmişti.
İyi bir sporcu olmasına rağmen, buz pistleri ve hatta hocaları için de alışılmadık, zorlu biriydi Tonya. Yarışmalara geç kalıyor, kıyafeti hazır olmuyor ve astımına rağmen sigara içiyordu.
Disiplinsizliği ve 'avam' tavırları yüzünden sıkça eleştiri yağmuruna tutuluyordu.
1993 yılında Nancy Kerrigan ve Tonya Harding arasında başlatılan yarış, Harding'i büyük bir skandalın öznesi haline getirecekti.
1991'de Tonya Harding'in büyük bir başarı elde ettiği yarışta Nancy üçüncü olmuştu. Fakat sonrasında medyadaki duruşu sayesinde hem halkın sevgisini hem de büyük markaların sponsorluğunu kazanarak büyük bir yıldız olma yolunda emin adımlarla ilerlemeye başlamıştı.
Aralarında herhangi bir düşmanlık olmayan Tonya ve Nancy, medyada sıkça, 'saf bir zarafet ve çiğ bir gücün yarışı' olarak karşılaştırılıyordu.
Tüm bu yaşananlar aralarında hissedilir bir rekabetin oluşmasına önayak olmuştu.
Aynı dalda yarışacakları 1994'teki şampiyona öncesinde, Nancy Kerrigan yüzünü görmediği bir adam tarafından dizine demir sopayla vurularak sakatlanmış...
Ve Kış Olimpiyatları öncesindeki şampiyonadan çekilmek zorunda kalmıştı. Yokluğunda şampiyonluğun galibi ise, Tonya Harding oldu.
Kerrigan'ın hastaneye kaldırılırken ki, "Neden ben?" çığlığı uzun süre manşetlerde yerini alırken, halkın kendisine olan sevgisi katlanarak arttı.
Bu saldırıya rağmen Kerrigan kendini kısa süre içinde toparlayıp, Kış Olimpiyatları'nda sevgi seli eşliğinde gümüş madalyanın sahibi olurken; Harding gözyaşlarıyla yarıda bırakıp devam ettiği yarışta, ancak sekizinci olabilmişti.
Kış Olimpiyatlarına hazırlık esnasında yürütülen soruşturma, spor tarihinin en büyük skandallarından birini ortaya çıkardı: Kerrigan'a saldırıyı, Harding'in eski kocası ve koruması düzenlemişti.
Olimpiyatların sonunda ise, Tonya Harding'in hayatını alt üst edecek bilgi gün ışığına çıktı! Harding'in eski eşi Jeff Gillooly ve koruması Shawn Eckhardt, Nancy Kerrigan'ı düzenledikleri saldırı sebebiyle hapse girerken, bu saldırıdan haberi olduğu iddia edilen Tonya Harding de suçlu bulundu.
Shawn Eckhardt'ın mahkemede bahsettiği üzere plan, Kerrigan'ı sakatlamak değil yalnızca Kış Olimpiyatlarına katılmaması için tehditte bulunmaktı ancak işler planlandığı gibi gitmemişti.
Suçlamalar sonucunda şartlı tahliye edilen Tonya Harding, "Kendim olabildiğim yer" dediği buz pistlerinden ömür boyu men cezası alarak uzaklaştırılıp, 160.000 dolarlık tazminata ve 500 saatlik kamu hizmetine çarptırıldı.
Buz üzerindeki yaşantısı son bulan Harding şansını bir de boks ringlerinde denedi. Fakat herhangi bir başarı şöyle dursun mağlubiyetleri kendisinde büyük fiziksel hasarlar bıraktı.
Büyük bir çakılmaya sahne olmuş bu yaşam, Craig Gillespie'nin yönetmenliği ve Margot Robbie'nin hayat vermesiyle beyaz perdeye taşındı. Ve belki de bu yıl Robbie'yi Oscar adayı yapacak!
16 Şubat 2018'de Türkiye'de vizyona girecek olan I, Tonya'nın galasında Tonya Harding ve Margot Robbie bir arada...
Yorum Yazın
Amerika işte böyle tanınıyor tüm dünyada.Holywood onların reklamcısı gibi düşünün Olimpiyat ruhundan uzak başarı anlamında hiçbir zaman elit sporcu olmayan b... Devamını Gör
Naim Suleymanoglu filmi fikrine katiliyorum cok dogru 👍🏻👍🏻
hikaye ne sürükleyiciymiş .ilgiyle okudum .en tehlikeli düşmanlar dostlardan çıkarmış :/
başrol Amy Adams olmalıymış. cast seçimi eksik olmuş