Karşınızda Ed Gein: Çaldığı Cesetlerle Hızını Alamayıp Evini Döşeyen Seri Katil!
Karşınızda Ed Gein: Çaldığı Cesetlerle Hızını Alamayıp Evini Döşeyen Seri Katil!
27.10.2015 - 01:24
Son Güncelleme: 01.12.2021 - 16:30
20. yüzyıl seri katiller açısından tarihin en bereketli çağlarından biriydi. Öldürdüğü insan sayısından çok vahşiliği ve sadistliğiyle hayrete düşüren o katillerden biri de; Ed Gein...
Ed Gein gençliğinde de psikolojik rahatsızlıklar yaşamıştı fakat 1945'te annesi öldüğünde ipler koptu.
Teknik olarak iki kişiyi öldürmüş olsa da, annesinin ölümünden sonra ''mezar soygunculuğu'' gibi iğrenç bir alışkanlık edindi.
Ed Gein tutuklandığında, annesi öldükten sonra çevredeki mezarlıkları 40 defa turladığını ve toplamda 9 mezarı soyduğunu kabul etti. Bu gezilerin yaklaşık 30 tanesinde kendisini toparlayıp eve dönse de; diğerlerinde ise yeni gömülmüş orta yaşlı kadınların mezarlarını kazıp, aralarından annesine benzettiği cesetleri çıkardı.
Annesini kaybettikten kısa bir süre sonra, Ed Gein cinsiyet değiştirmek istediğine de karar vermişti. Ona göre cinsiyet değiştirmeye en yakın şey ise mezarlıklardan çıkardığı bedenlerin derisinden ''kadın maskeleri'' yapmaktı. Fakat polis Ed Gein'i tutukladığında evinde bulunan tek şey bu maskeler değildi.
Ed Gein 1957'de bir hırdavat dükkanı çalışanını öldürmekten tutuklandığında, evinde kadın yüzü maskelerinin yanı sıra insan vücudundan yapılmış bir ''eşya koleksiyonu'' da ortaya çıktı.
O koleksiyonun bir parçası; insan dilinden yapılmış kolye.
Göğüs uçlarından yapılmış kemer.
Ed Gein'in iş eldivenleri, tabi ki insan derisinden.
Çürüyen ceset parçalarıyla dolu kutular...
Mumluklar...
Önlük...
Çeşitli ceset parçalarıyla süslenmiş çerçeve.
Tas...
Ed Gein'in evindeki mobilyaların ve aksesuarların bazıları da tıpkı bu kutu gibi insan derisinden ve birbirinden farklı vücut parçalarından yapılmıştı.
Polis, insan derisinden yapılmış bir abajura bile rastladı.
Evinde bulunan cesetlerin fazlalığına rağmen Ed Gein akla gelen ilk soruya ''Çok kötü kokuyorlardı.'' diye cevap verdi. Onlarla seks yapmaya kalkışmamıştı.
Suçlu bulunmadı çünkü bu bir akıl hastalığıydı.
Hayatının geri kalanını, 1984'te kalp yetmezliğinden ölene kadar, akıl hastanesinde geçirdi.
Yorum Yazın