Kararsız Kadınların Pek Çaktırmasalar da Her Gün Yüzleştiği 13 Mücadele
Kendimizi tanıtmamız istendiğinde kullandığımız korkusuz, hırslı, bağımsız, samimi, dürüst gibi binlerce onlarca kelime var. Aklımıza ilk gelen tüm bu özelliklerle hepimiz gurur duyuyoruz; çünkü hepsi güçlü olduğumuz yanlar. Bunun yanında zayıflıklarımız da var tabi ki; bunların başlıca olanı da kararsızlık. Başarılı bir kariyer, eşsiz bir aile ve güzel bir evimiz olsa dahi kabul edelim ki kararsızlık çoğu zaman önümüze bazı engeller çıkarıyor ve hayatımızın bir noktasını muhakkak sekteye uğratıyor.
Karşınızda kararsız kadınların önüne çıkan 13 sıkıntı:
1. Hiçbir zaman ne yemek istediğimize karar veremiyoruz.
Makarna mı yesem yoksa pizza mı? Yok ya en iyisi tavuk gibi... Sakın ola ki hızlı olmamız konusunda diretmeyin; baskıya alışık değiliz.
2. Ne kadar kötü olduğunu bilsek de aynı şeyi alıyoruz.
Nasıl olduğunu unutup, her seferinde aynı yerde aynı şeyi ısmarlıyoruz. Kimse de bizi uyarmıyor ki!
3. Spora gidip gitmemeyi tartışırken saatler harcıyoruz.
Bu problemi çözmek için hevesli hevesli gidip üst baş alıyoruz ama sonuç yine hüsran.
4. Aynı şekilde ''Dışarı mı çıksam acaba?'' diye düşünürken de...
''Şimdi kim giyinmekle uğraşacak. Gerçi şu yeni aldığım bluz da var ama...''
''Gerçi çok da yorgunum. Yatarım belki biraz...''
''Herkes gidiyo şimdi bi ben gitmezsem de ayıp olur...''
''Aman bi kot geçirip çıkayım bi saat dururum...''
5. Hadi dışarı çıktık diyelim, nereye gidileceğini seçen kişi asla biz olmayız.
Bu sorunu tek bir şey ortadan kaldırır genellikle; o da az paramızın olması. İşte o zaman seçebilme potansiyelimiz az da olsa artar.
6. Ne içeceğimizi de bilmiyoruz ayrıca.
''Bir bira alayım. Yok ya başka bir şey mi alsam? Neyse hadi bira olsun. Peki sizin önerdiğiniz bir şey var mı? o zaman ondan alayım ben. Vazgeçtim arkadaşımın aldığında olsun en iyisi...''
7. Giderken ne giyeceğimizi de...
''Hiçbir şeyim kalmadı giyecek!'' cümlesini her gün kuruyoruz. Çünkü dışarıya çıkarken ne giyeceğimize karar vermek dünyanın en stresli işlerinden biri. Özellikle de dolabınızdaki hiçbir şeyi beğenmiyorsanız.
8. Bizi hiç alışveriş yaparken gördünüz mü?
Göremezsiniz; çünkü bir dükkanda üç saat dolaşıp elimiz boş çıkarız. Hiçbir şey üstümüze oturmaz ya da üstümüzde iyi durmaz. Beş dakika sonra da keşke alsaydık diye iç çekeriz.
9. Neyin alınmaya değer olduğuna karar veremiyoruz.
Bu sadece kıyafet değil; pizza, kuaför, tatil, yeni bir araba, konser bileti bile olabilir. Liste uzar da gider. İhtiyaç duyduğumuz ve almayı istediğimiz şeyler arasında ikilemde kalıyoruz.
10. Saç boyatmak ya da kestirmek iyi gelir derler bir de...
O kadar özenip, internetten tonlarca fotoğraf bulmamıza rağmen kuaförden geldiğiniz gibi geri döndüğünüz olmadı mı hiç? Bu arada yanlış anlaşılma da olmasın: Değişik bir görünüm istiyoruz elbette; ama sonradan pişman olacağımız bir şey olmasın lütfen.
11. Like'lamalı mıyım?
Sosyal medyada beğenip beğenmeme durumu gerçekten kafa karıştırıcı. ''Ay çok tatlı çocuk. Şu fotoğrafını beğensem mi acaba; ama ya yanlış anlarsa?''... Yanlış anlamak mı? Siz demediniz mi çok tatlı diye?
12. 'Belki' diye bir seçenek olsa, ilk seçen biz oluruz.
Evet ya da hayır diyemiyoruz napalım, belki daha sonra...
13. Sürekli insanları mutlu etmeye çalışıyoruz.
Kararsız olmak bazen çevrenizdeki insanları hoşnut etmenizi sağlar. İlk sözü her zaman başkaları söyler ve bu dayanlış anlaşılmaları engeller