Cem Kınay Yazio: Evde Kalma Tatile Çık!
1 seneden fazla oldu ilk Corona hayatımıza gireli.
Şok olduk, anlamaya, öğrenmeye çalıştık, TV’lerin başından ayrılmadık, nerdeyse tıp tahsili yapmış kadar hocalarımızı dinledik, okuduk, Whatsapp gruplarda yayılan aslı olmayan teorilere bile inanır olduk, hatta başkalarını da ikna etmeye çalıştık.
Uzaktan çalışma ihtisası yaptık.
Zoom’cu, Google Meet’çi, Microsoft Team’ci, Skype’çı olarak bölündük; onların zayıf ve güçlü tarafları hakkında ders verecek hale geldik.
Çocuktan yaşlısına, bakkalından mühendisine, doktordan otelcisine hepimiz dijitalleştik, daha bilgili, daha akıllı olduk. Günlük dijital dünya/ sosyal medya kullanma vakitlerimiz 15 dakikadan 4-5 saate çıktı.
3 tip insan oluştu:
1) 3 kurala, MESAFE, MASKE ve SIKÇA EL YIKAMA kurallarına harfiyen uyanlar.
2) Bana “bu ufacık virüs bana komaz, teğet geçer” diyenler.
3) Kısmen kurallara uyanlar, örnek sadece sosyal mesafeye uymayanlar mesela.
Boşanmalar, kırgınlıklar, psikolojik arızalar çoğaldı.
Neyin doğru neyin yanlış olduğunun bu kadar tartışıldığı bir dönem olmamıştı.
Bu durumdan herkes bir çıkış yolu arıyor.
Çıkış yolu bulamazsak işler iyi değil.
Bulacağız, umudumuzu, inancımı kaybetmeden, kafamızı toplayarak ve uzun ve kaliteli bir hayat yaşamak için bulacağız.
Benim terapim gezmek, keşfetmek, deneyimlemek, öğrenmek ve hep bardağın dolu tarafından bakmak.
Size de tavsiyem “Kontrollü Tatil”
Boşu boşuna müzik ruhun gıdasıdır dememişler.
Ben de tatil ruhun gıdasıdır diyorum.
“Kontrollü Tatil” ne demek peki?
Aşı sıranız geldiğinde muhakkak aşı olun. Şu anda başka bir alternatifimiz yok!
Bu yaz maske takmaya devam edeceğiz, en iyi ve koruyan maske ve doğru biçimde takın, yoksa bir anlamı yok. Eksik, çenenize veya kolunuza takıyorsanız, kendinizi gülünç ve korumasız hale getiriyorsunuz. Vazgeçin yanlış kullanımlardan. Hiç olmazsa ruhunuzun gıdası tatil için doğru kullanın maskenizi.
Bu yaz sosyal mesafeyi, mutasyonları göz önüne alarak 1,5 metreden 2,0 metreye çıkartın.
Virüs sudan, yemekten geçmiyor.
Havuza girebilirsiniz, denize girebilirsiniz, sosyal mesafeli.
Bizim toplumuza en zor gelen konu mesafe.
Kucaklaşmayı, öpüşmeyi seven bir toplumuz, sıkıntı yok bu huyumuzda, ancak bir müddet sadece emoji gönderelim birbirimize, muhteşem sıcak emojiler var.
Çok kucaklaşma isteyenler sırt sırta sarılabilirler, dokunabilirler birbirine çok kısa.
Yumruk vurdurma, Mevlâna gönül selamı tabii tercihimiz olmalı.
Unutmayın mesafe, maske ile riski çok çok düşük seviyeye indiriyor.
Yurtdışını falan da bırakın bu sene, Avrupa hâlâ aşı pasaportunu tartışıyor. Birçok ülkede karantina vs. ne olacak belli değil.
Bu sene dünyanın en zengin ülkesi Türkiye’yi keşfedin.
Eğitimde pek detaylı öğrenmediğimiz, tarihi, coğrafi, gastronomi, doğa güzelliklerimizi keşfedin.
Çocuklarınıza ne kadar muhteşem bir ülkede yaşadığımızı gösterin.
İstanbullular Anadolu şehirlerini keşfetsinler, Mezopotamya, Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Gaziantep, Antakya, Sivas, Konya, Kayseri, Van, Ağrı, Kars, Kapadokya, Afyonkarahisar ve diğer Anadolu şehirlerini deneyimlesinler; Edirne, Kırklareli, Çanakkale, Balıkesir’e gitsinler.
Dünyanın ilk özel yapısı Göbeklitepe ülkemizde. (12.000 yıl!)
Dünyanın ilk yerleşim merkezi Çatalhöyük ülkemizde (10.000 yıl!)
Dünyanın ilk kiliseleri ülkemizde: Konya, Antakya.
400’ e yakın antik şehir, 3000’e yakın höyük var ülkemizde.
Dünyanın en güzel camileri ülkemizde.
Mimar Sinan’ın, Balyan ailesinin, Selçuklu’nun mimarisini keşfetsin Z-Nesil.
Doğayı içinize iyice bir sindirin.
Doğada maskesiz dolaşabilir, nefesin ne kadar kıymetli olduğunu daha da iyi anlayabilirsiniz.
Karadeniz yaylalarına gidin, Maçahel, Şavşat, Çamlıhemşin’e gidin, mutlu olun.
Dünyada Kapadokya tek bir tane ve bizim topraklarımızda hem keşfedin hem gurur duyun.
Sahi hiç şelale görmediyseniz hayatınızda gidin şelaleleri dinleyin, hatta yüzün orda. Hayatınızın en önemli deneyimini yapmış olursunuz.
Anadolu şehirlerinde yaşayanlar da İstanbul’u, İzmir’i, Egeyi, Marmara’yı keşfetsinler. İstanbul’un bütün kaosuna rağmen dünyanın en muhteşem şehri olduğunu siz ve çocuklarınız görsün.
Türkiye insanı Edirne’den Kars’a Corona’ya karşı tatil yürüyüşü yapsın, tatil ile yaşadığımız bütün anormallere meydan okuyalım.
Maskeli, sosyal mesafeli, kolonyalı, temiz ellerle meydan okuyalım.
Dünyanın en yüksek hijyen standartlı otelleri ülkemizde, Antalya’dan Bodrum’a, Bodrumdan Kuzey Ege’ye, her bölgede ya geniş alana yayılmış markalı muhteşem otellerimiz ya da doğa ile uyumlu, yine kurallara uyan küçük butik otellerimiz var. Herkesin bütçesine uygun otellerimiz var.
İnternete girin bilgi alın karar vermeden önce.
Geçen seneden beri güvenli turizm sertifikası var ve oteller her ay bağımsız kuruluşlar tarafından denetleniyor. Uymayanlar kapatılıyor.
Dünya markası Türk Hava Yollarımız ve diğer Pegasus, Sun Express, Corendon gibi muhteşem havayollarımız var. Hepsi de kurallara uyuyor.
Biz uçarken 3 dakikada bir taze hava veriyorlar kabine.
Evlerimizde olmayan bir lüks.
Hızlı tren ağımız var. İstanbul’dan Konya’ya 4,5 saatte geliyoruz artık, yakında İstanbul’dan Sivas’ a 6 saatte gidilecek.
Haydi diyelim toplu taşıma araçlarına binmek için çekinceniz var, atlayın arabanıza, arabayla keşfedin Türkiye’yi.
Ben EVDE KALMA, KONTROLLÜ TATİL YAP, TÜRKİYE’Yİ KEŞFET DİYORUM.
Not: Türkiye öyle zengin bir ülke ki 81 ili de keşfedebilirsiniz, ben yukarda sadece bazı örnekler verdim.
Yorum Yazın