Kubilay Aktaş Yazio: Kendi Kaderinden Allah'ın Kaderine Geç
İnsan kaderine iki yönü ile bağlıdır ve kader senin bilinç seviyenin gölgesidir.
Birinci yön senin istidad ve donanımın yani doğumdan getirdiğin potansiyelindir ki senin için en uygun olanı budur, ne fazla ne de eksik.
Bu yönelimin ilk adımı ağzımızdan çıkan kelam ile kelimelerle başlar.
Düşündüklerimiz ve buna bağlı sözlerimiz, yani bizden çıkanlar, bizi kirletir veya temizler. Sana dışarıdan girenleri belki yok sayabilirsin hapsedebilirsin ama senden çıkanlar artık toprağa düşmüştür. Ok yaydan çıktıktan sonra seni de aşar.
Hz. İsa’nın havarilerine dediği gibi ağzınızdan girenler değil, çıkanlar sizi kirletir.
Ağzına giren yemektir içecektir hakim olabilirsin ama ağzından çıkan çıkmıştır tohum toprağa düşmüştür artık.
Onun için:
Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelere dönüşür,
Düşüncelere dikkat edin, duygulara dönüşür,
Duygulara dikkat edin, davranışlara
Davranışlar, alışkanlıklara
Alışkanlıklar, değerlere
Değerler, karaktere
Karakter ise kaderinize dönüşür derler.
Sözde hayatiyet vardır. Kelimeler canlıdır etkileşim ve dönüşüme açıktır.
Kader Allah’ın bir sırrıdır anlayana aşk olsun. İlahi olan hayrı ve güzelliği yaratandır ve Allah güzeldir güzeli sever ve işlerin güzel yapılmasını ister.
Ancak insan bilgisizliği ile güzellikleri cehenneme çevirebilir. Allah’tan sana sadece hayırlar güzellikler gelir İnsan ise bilinçsizliği ile bunu değerlendiremez başına olmadık işler açar sonra Allah’a iftira atar.
Unutma;
Bilgin sana kıymet, talebin ne ise O’sun sen
İnsanlığı sade yiyip içmede mi sandın.
Kaderinin manevi bir ocakta güzelce pişmesini istiyorsan:
Hep iyi düşün ve iyi fiillerde bulun. Kendinle ve başkası ile kişilerle olaylarla uğraşma. Olayların ardındaki olgulara ve kişilerdeki esma tecellilerine bak. Allah’ın sana yüklediği yetenekleri geliştir ve ilime odaklan önündeki işle meşgul ol onu en iyi en faydalı en güzel şekilde yapmaya devam et. Böylece kendinden de razı olursun.
Unutma ne yaparsan ancak kendine yaparsın.
Ve asla,
Ne kendine ne de başkalarına yalan söyleme.
İnsan en çok da kendisine yalan söyler. Hayallerini zanlarını hakikatmiş gibi görmeye ve göstermeye çalışma.
Her tecellinin iyi güzel ve faydalı tarafını yani hikmetini görmeye öğrenmeye çalış.
Hz. Muhammed as ashabı köpek leşinden rahatsız olunca ne güzel dişleri var demesi gibi sende güzel tarafını gör ve oradan bakmaya alış.
Her tecellinin iyi güzel ve faydalı tarafını görmekle Muhammed’i şuur sende yavaş yavaş uyanmaya başlar. Onun yolu dengedir.
Kader Allah’ın bir sırrıdır. Mutlak varlığın sende ayrı olduğu düşüncesinden senin bir kukla olduğun düşüncesinden çık.
Cenabı Hakk “Ben gizli bir hazine idim bilinmek istedim
mahlukatı yarattım” der.
Ve hakikatinde insanın vicdan ve ahlakından başkada bir mirası yoktur.
Onun mucize ve mirası güzel Ahlakı idi.
Hiç kimse mutlak varlığa ibadetleri ile yakın olmadığı gibi günahları ile de Ondan uzak değildir. Herkes Ona sonsuz derecede yakındır zira Ondan başkası yoktur ancak insan uykudadır.
İlahi olan kendisinden ayrıca bir şey doğurmadığı gibi, kendisi de bir şey tarafından doğrulmuş değildir.
Ve keşif gözü ile bakarsan her zerrenin ancak onunla onu zikrediyor olduğunu görürsün.
Hiçbir varlık yoktur ki onun dışında olsun, hiçbir şeyde yoktur ki Allah ondan haberdar olmasın. Rabbul aleminin mutlak varlığın dışında yaşamıyor o yüzden Kader Allah’ın kaderidir.
Hakk katında zaman ve mekân yoktur.
Bilinmeyi dilemek ve yaratmak aynıdır zahir ve batın gibi.
Zatı Hakkı anla gör zatındır senin
Hem sıfatı sıfatındır senin
Sen seni bilmek necatındır senin
Gayre bakma sende iste sende bul
Varlığın zuhur etmiş halinde yaşıyoruz.
Fark ancak zihindedir Hakikatte ise Ondan başkası yoktur.
Batında olan da zahir de, zahir de olan da batındadır, gökte olan da yerde olan da ancak Onun tecellisidir.
Yani Kader ancak Allah’ın Kaderidir Allaha aittir.
Sen yoksun ancak O var bunu anlar hissedersen Onun kaderine teslim olursun. Teslimiyet budur. Hasbinallahu ve nimet vekil.