Görüş Bildir
Haberler
İmdat Çığlıkları Artık Sokaklarda! Ülkedeki Ekonomik Krizin Ne Denli Büyük Olduğunu Gösteren ve Tüm Umudumuzu Söndüren Olaylar

etiket İmdat Çığlıkları Artık Sokaklarda! Ülkedeki Ekonomik Krizin Ne Denli Büyük Olduğunu Gösteren ve Tüm Umudumuzu Söndüren Olaylar

Meltem
09.12.2020 - 11:26

Sokak ortasında ağlayan vatandaşın yardım çığlıkları ciğerimize saplandı...

İçeriğin Devamı Aşağıda

Ekonomik yapının bozulması sonucu ortaya çıkan ve buhranı işaret eden ekonomik kriz Türkiye tarihine çok da yabancı değil...

Ekonomik yapının bozulması sonucu ortaya çıkan ve buhranı işaret eden ekonomik kriz Türkiye tarihine çok da yabancı değil...

2001 yılındaki krizin bu fotoğrafı tarihe geçmişti, hatırlarsınız. 19 Şubat 2001 günü gerçekleştirilen Milli Güvenlik Kurulu toplantısında, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile arasında bir tartışma yaşandı, anayasa kitapçığının fırlatıldığı bu tarihi olay sonrası Türkiye büyük bir krize sürüklendi.

Borsa düştü, repo faizleri fırladı, döviz önünü alamayacak şekilde yükseldi, yüz binlerce insan işsiz kaldı ve krizin tüm faturası Bülent Ecevit'e kesildi. Başbakanlık merdivenlerine fırlatılan bu ikonik yazarkasa fırlatma fotoğrafı da döneme damgasını vurdu. 

Cumhuriyet dönemini değerlendirdiğimizde ilk krizin 1946 yılında olduğunu söyleyebiliriz, peki şimdi ne durumdayız?

Türk lirasının döviz karşısındaki değer kaybı, önlenemeyen enflasyon, zamlar ve gittikçe düşen alım gücü hepimizin belini büküyor.

Türk lirasının döviz karşısındaki değer kaybı, önlenemeyen enflasyon, zamlar ve gittikçe düşen alım gücü hepimizin belini büküyor.

Benzin neredeyse 7 lira, soğan ve patates almış başını gidiyor, kağıt krizi yayıncılık sektörünü durma noktasına getirdi, ete zaten uzak bir süredir yaklaşılamıyor ve temel gıdalar ile doğalgaz, elektrik, su gibi ihtiyaçlara gelen zamlar herkesi çok zorluyor. Asgari ücretle geçinmek imkansız hale gelirken, yoksul ile zenginlerin arasındaki uçurum giderek artıyor.

Ve bu geçim sıkıntısı, olmadığı söylenen ama derinden hissedilen ekonomik kriz ve düşen alım gücü ya öldürüyor ya da süründürüyor!

Ve bu geçim sıkıntısı, olmadığı söylenen ama derinden hissedilen ekonomik kriz ve düşen alım gücü ya öldürüyor ya da süründürüyor!

Daha geçen hafta evsiz kalanların sokağa çıkma yasakları sırasında ne yaptıklarını konuşuyorduk, evsiz olan ve arabada çocuğuyla yaşam mücadelesi veren bir babanın dramına tanık olduk. Hangisi daha önemli? Bir evi olmaması mı yoksa sokağa çıkma yasağı sırasında arabada yaşamaya çalışması mı? Belli ki sokaklarda olmaması gerekiyor, çünkü cezası kesilmiş...

Ve size bir distopya gibi gelebilir ama insanlar sokaklarda 'Açım' diye bağırıyorlar... Son dönemde Türkiye'deki ekonomik krizin ne denli büyük olduğunu ortaya koyan olayları sizler için derledik. Okuması zor ama gerçekler bunlar...

"Karım hamile, sabahtan beri borç para arıyorum."

"Karım hamile, sabahtan beri borç para arıyorum."

Geçtiğimiz günlerde sosyal medyaya izleyen herkesin içini yakan bir video düştü: Bir adam sokakta yardım istiyordu... 'Karım hamile, sabahtan beri borç para arıyorum. Kuran-ı Kerim çarpsın çok sıkıştım, bana sahip çıkın, Kuran-ı Kerim çarpsın, geri öderim. Ne yapacağımı bilmiyorum' diyen adamın gözyaşlarına boğulduğu da dikkatlerden kaçmadı. 

Ekonominin şahlandığının iddia edildiği bir ülkede sokakta borç para isteyen bir insan olabilir mi sizce?

Detaylar burada: 👇

"Cevap yazın."

"Cevap yazın."

Bu fotoğraf Bodrum'dan... Abartılı bulunan ekonomik kriz ve düşen alım gücüyle insanlar temel gıda olan ve en basit karın doyma yöntemi olarak görülen ekmeğe bile ulaşamıyorlar. 'Sokaktayım, artan ekmekleri alayım mı?' sorusu krizin sorumlularına ne düşündürüyor, bilemeyiz ama cevap beklemesi ve o ekmekleri çalmaması bize çok şey düşündürüyor. Hem de hırsızlığın bu kadar ayyuka çıktığı bir ülkede...

İçeriğin Devamı Aşağıda

"Manavın yanından geçerken meyveleri görüp, canları çeker, isterler diye montunun önünü açıp gözlerini kapatarak götürüyor musun? Ben öyle yapıyorum. Başka çarem kalmadı.”

"Manavın yanından geçerken meyveleri görüp, canları çeker, isterler diye montunun önünü açıp gözlerini kapatarak götürüyor musun? Ben öyle yapıyorum. Başka çarem kalmadı.”

Adana'da simit satıcılığı yapan 36 yaşındaki Şahin Yıldız, polislere neden intihar girişiminde bulunduğunu yürek burkan bir soruyla anlattı: “Size bir soru soracağım, senin iki çocuğun var, birinin adı Sena, diğeri Nisanur, onlarla beraber olduğunda, manavın yanından geçerken meyveleri görüp, canları çeker, isterler diye montunun önünü açıp gözlerini kapatarak götürüyor musun? Ben öyle yapıyorum. Başka çarem kalmadı.”

Bebek maması çalan baba...

Bebek maması çalan baba...

Diyarbakır'da bir baba marketten bebek maması çaldı, kasiyere yakalanınca direndi, mamayı bırakmak istemedi. İskanevleri semtinde bulunan bir marketten bebek maması çalarak montunun içine saklayan baba yakalandı ve gözaltına alındı.

“İşsiziz. Evimize ekmek götüremiyoruz.”

“İşsiziz. Evimize ekmek götüremiyoruz.”

Toplu açılış töreni için Malatya'ya giden Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şehirdeki esnafla diyaloğu günlerce konuşuldu. Evine ekmek götüremediğini söyleyen Malatya Minibüs ve Servisçiler Esnaf Odası Başkanı Mesut İnce'nin keyif çayı var neyse ki...

Detaylar için: 👇

"Çok borcum vardı, icralık olmuştum. Bu yüzden bunalıma girdim. Ölürsem kurtulacağımı düşünmüştüm. Bu yüzden kendimi vurdum."

"Çok borcum vardı, icralık olmuştum. Bu yüzden bunalıma girdim. Ölürsem kurtulacağımı düşünmüştüm. Bu yüzden kendimi vurdum."

Borçlarını ödeyemediğini söyleyen 3 çocuk babası Levent K., sosyal medya hesabından açtığı canlı yayında tüfekle kendisini vurarak intihar girişiminde bulundu. İlk müdahalesinin ardından söyledikleri insanların ne kadar çaresiz kaldığını gözler önüne seriyor. Ama unutmayın, intihar hiçbir zaman çözüm değildir.

"Kimse söylemedi bana, 4 çocuk babasıyım, gelirim yok, ekmek param yok..."

"Kimse söylemedi bana, 4 çocuk babasıyım, gelirim yok, ekmek param yok..."

Geçtiğimiz hafta sonu ikinci dalga karantina önlemleri kapsamında sokağa çıkma kısıtlaması uygulandı. Herkes evindeydi, turistler ve bir kişi hariç: Gaziantep'te yaşayan Orhan Özcan her gün yaptığı gibi boya sandığı ile sokakta müşteri beklemeye başladı ve zabıta ekibinin uyarısıyla evine gönderildi çünkü sokağa çıkmak yasak...

Orhan Özcan'ın cümleleri ise krizin boyutunu gözler önüne serdi: 'Ben on bir senedir buradayım, burası havuzdu, bekardım, boyacıydım, hâlâ da aynı işi yapıyorum. Bir gelirim yok, maaş almıyorum, yalan söylemiyorum, çocuk da değilim, yaşım kırk üç. Bu işle evimi geçindiriyorum. Ne yapayım, kime gidip el açayım?'

Detaylar için: 👇

İçeriğin Devamı Aşağıda

"Evim yok, çocuğumla arabada yaşıyorum."

"Evim yok, çocuğumla arabada yaşıyorum."

Bursa'da sokağa çıkma kısıtlamasında denetim yapan polisler, evi olmadığı için çocuğuyla birlikte otomobilde yaşadığını söyleyen M.T.'ye kısıtlamayı ihlalden dolayı ceza uyguladı. Ehliyeti de olmadığı tespit edilen sürücüye toplamda 6 bin TL'den fazla ceza yazıldı, otomobili bağlanarak otoparka çekildi.

Ve ağzından dökülen cümleler de bunlar... Evi yok, çocuğuyla arabada yaşıyor. Ne denir ki?

Detaylar için: 👇

Daha da canınızı sıkmak istiyorsanız, Twitter'a 'Geçinemiyorum, iş arıyorum' yazın ya da Haluk Levent ile AHBAP'ı takip edin. Ekonomik krizin boyutunu daha net görebilirsiniz...

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
356
172
27
9
7
7
4
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Pasif Kullanıcı

böyle bir ülkede açlık oyunları filmini yapmayı nasıl yabancılara kaptırdık ki biz

imo teph

İçim yandı resmen... Bebek maması çalmak... Bebeğine mama bile alamamak... Allahım kimseye yaşatma, yaşayanları kurtar...

thelinguist

bu durumlar cok aci. cok uzucu ama daha acisi bu insanlarin bol.keseden cocuk yapmasidir!!! buna kimse karsi cikmasin. bile isteye zor hayatin pencesine coc... Devamını Gör

Uyuşuk adam

Kardeşim çocuk yapmazlarsa ekonomi şaha mı kalkacak... Çocuğunun karnını bile doyuramayan anne, baba varsa burada suç devletindir kimse kusura bakmasın...