onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Kitapları Hakkında Yapılan Fütursuzca Yorumlara İnat Listelerin Altını Üstüne Getiren Yazar: Canan Tan

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

Kitapları Hakkında Yapılan Fütursuzca Yorumlara İnat Listelerin Altını Üstüne Getiren Yazar: Canan Tan

Gel gelelim Canan Tan kendini çoktan kanıtlamış, hatta bir de üstüne aldığı ödüllerle durumu meşru kılmış bir yazar... Ne diyebiliriz ki?

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Bu içerikte Canan Tan ve Ayşe Arman kaynak olarak kullanılmıştır.

29 Ekim 1952’de Ankara’da Canan Demirel olarak dünyaya geldi.

29 Ekim 1952’de Ankara’da Canan Demirel olarak dünyaya geldi.

Ailesini tek çocuğuydu. Daha çocuk denebilecek yaşlarda yazmaya başladı. Ancak liseyi dereceyle bitirdikten sonra iş üniversite eğitimi almaya geldiğinde, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ne devam etti. 

Bu duruma, “Hep sorulur bana, ‘Eczacı iken, nasıl edebiyatçı oldunuz?’ diye. ‘Edebiyatçı iken nasıl eczacı oldunuz?’ diye sorulmalı aslında. Çünkü, eczacı olmadan çok önce başlamıştı yazın hayatım. Henüz lise yıllarında, Hisar dergisinin düzenlediği şiir yarışmasında aldığım birincilik kupası, bana bu dünyanın kapılarını aralamıştı. Ne var ki, o kapıyı tam olarak açmam için, uzunca bir süre beklemem gerekti.” diyerek açıklama getirmişti.

Fen kolunda olmasına rağmen edebiyat öğretmeniyle okul gazetesi çıkarmaya başladı, üstelik gazete için çalışan tek öğrenci de oydu...

Fen kolunda olmasına rağmen edebiyat öğretmeniyle okul gazetesi çıkarmaya başladı, üstelik gazete için çalışan tek öğrenci de oydu...

En büyük hayali, Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin Basın Yayın bölümüne gitmekti. Çalışmış çabalamış ve sonunda alması gerekenden bile fazla puan alarak dereceye dahi girmişti. Ancak aldığı puan istediği bölümün çok çok üstünde olunca çevresinden daha kabul gören bir mesleğe yönelmesi için baskı gördü. 

Bunun sonucunda öğretim hayatına Eczacılık Fakülte’sinde devam etti. Bu konuda ne gibi hisler beslediği bilinmez ama “Onlara göre, eczacı olursam, yazın hayatımı da bir şekilde sürdürebilecektim.” söylemiyle bu bölümü, hayal ettiği işle arasında bir engel gibi gördüğünü hissettirmişti.

Okul biter bitmez hayal ettiği işe koşamadan bu kez de kendisi bir engel koydu önüne.

Okul biter bitmez hayal ettiği işe koşamadan bu kez de kendisi bir engel koydu önüne.

Evlenme kararı alarak Diyarbakır’a yerleşti. Artık Canan Tan oldu derken bir de üstüne önce kızı Renan, üç buçuk yıl sonra da oğlu Sinan'ı dünyaya getirerek anne oldu. Bu durumdan hayatının hiçbir döneminde şikâyet etmedi. Çünkü Diyarbakır onun için ‘Piraye’ kitabının çıkış noktası olmuştu. 

Öte yandan eczacı olması da ‘Eroinle Dans’ ve ‘En Son Yürekler Ölür’ü yazması için ona büyük bir kaynak sağlamıştı. O dönem için kariyerinde elle tutulur tek gelişme, ‘Oğlum’ adlı hikâyesiyle ‘Hürriyet gazetesi’nin senaryo yarışmasında birinciliği kazanmış olmasıydı.

Bir süre sonra İzmir’e taşındı, ama artık eskiden sahip olduğu öz güven ve atılganlık yerini “Ya yapamazsam?!” şeklindeki endişeye bırakmıştı.

Bir süre sonra İzmir’e taşındı, ama artık eskiden sahip olduğu öz güven ve atılganlık yerini “Ya yapamazsam?!” şeklindeki endişeye bırakmıştı.

Yine de öykü yarışmalarına katılmayı sürdürdü. Tabii ödüllerde ardı sıra gelmeye başladı. Bu sırada ‘Hürriyet Ege’ ve ‘Yeni Asır’da konuk köşe yazarı olarak çalışırken ‘Milliyet Pazar’da mizahi yorumlarına yer veriliyordu. Ama hâlâ daha yayınevlerine başvurmaya çekiniyordu.

1996’da Aziz Nesin’in anısını canlı tutmak için birinci yıl dönümünde düzenlenen ‘İnkılap Kitabevi’nin ‘mizah öyküleri’ yarışmasına katılarak ‘İster Mor İster Mavi’ adlı çalışmasıyla onlarca eser arasından sıyrılmayı başardı. Bu onun ilk kitabıydı ve ‘mizah öyküleri’ kitabı olan ilk kadın yazar olmuştu.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Peşi sıra ‘Rıfat Ilgaz Gülmece Öykü Yarışması’nı kazandı.

Peşi sıra ‘Rıfat Ilgaz Gülmece Öykü Yarışması’nı kazandı.

Bu durum onu mutlu etse de tedirginliğini, “Mizahçılığı tescillemiştik ama, edebiyat dünyasına yanlış kapıdan girmiştik galiba.” sözleriyle belli etmişti. Sonraları çocuk edebiyatına da yöneldi ve yine ödüllerin önünü alamadılar. Zaten en büyük motivasyon kaynağı kazandığı ödüllerdi. 

Böylece kendini ispat ettiğini düşündüğü için güveni artış gösteriyordu. 2002’de ilk yetişkin öykü kitabı olan ‘Çikolata Kaplı Hüzünler’ yayınlandı. Ertesi sene de kendini tamamıyla göstermesini sağlayan kitabı ‘Piraye’ baskıya girdi. Tabii ki yazmayı sürdürdü ve yeni kitaplar birbirini kovalar oldu.

‘Feminist’ bir duruş sergileyerek güçlü kadın karakterleri kitaplarında ön plana çıkardı.

‘Feminist’ bir duruş sergileyerek güçlü kadın karakterleri kitaplarında ön plana çıkardı.

Kitapları hiçbir edebi değere sahip olamamakla eleştirilse de yazdığı her şeyin arkasında durdu. Hemen hemen har alanda yazabileceğini tüm Türkiye’ye göstererek kendini kanıtlamış oldu.

Bu nahif kadının uzun yıllar daha kalemi elinden bırakmamasını ve ömür boyu yazmayı sürdürmesi temenni ediyoruz… 🦋

Canan Tan'ın kitaplarından oluşan listeyi de sizler için derlemiş olalım. 🤗

Canan Tan'ın kitaplarından oluşan listeyi de sizler için derlemiş olalım. 🤗
  • İster Mor İster Mavi

  • Sol Ayağımın Başparmağı

  • Türkiye Benimle Gurur Duyuyor

  • Oğlum Nasıl Fenerbahçeli oldu

  • Fanatik Galatasaraylı

  • Beşiktaş'ım Sen Çok Yaşa

  • Sokaklardan Bir Ali

  • Beyaz Evin Gizemi

  • Ah Şu Uzaylılar

  • Sevgi Dolu Bir Yürek

  • Uzay Kampı Maceraları

  • Yolun Düştü Amerika'ya

  • Çikolata Kaplı Hüzünler

  • Söylenmemiş Şarkılar

  • Aşkın Sanal Halleri

  • Piraye

  • Eroinle Dans

  • Yüreğim Seni Çok Sevdi

  • En Son Yürekler Ölür

  • İz

  • Issız Erkekler Korosu

  • Hasret

  • Pembe ve Yusuf

  • Kelepçe

Bu içeriklerimizde göz atabilirsiniz. 🤗👇

👇

👇

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
68
35
11
3
3
2
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın