'Kadınlar ile Erkekler Eşit Değildir' Zihniyetine Kapak Olacak Öyküsüyle Kathrine Switzer
'Kadınlar ile Erkekler Eşit Değildir' Zihniyetine Kapak Olacak Öyküsüyle Kathrine Switzer
1. 50'li ve 60'lı yıllar Amerikan tarihinde önemli bir yere sahiptir. Siyahların ve kadınların, mevcut düzene karşı başlattığı demokratik hak mücadeleleri bu döneme damgasını vurmuştur.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
2. Zira erkek egemen dünyada kadınlar, bugün sahip olduğu haklardan bir tanesini bile kolay yoldan elde etmemiştir. Konu basit bir spor müsabakası olsa bile...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
3. Genç ve başarılı bir koşucu olarak Boston Maratonu'na katılma cüreti(!) gösteren Kathrine Switzer de, bu gerçeği ilk elden öğrenecektir.
4. Yıl 1967, yer Boston. 1887 yılından beri her Nisan ayının üçüncü pazartesi günü gerçekleştirilen maraton için her şey hazırdır. Yani tüm erkekler başlangıç çizgisindedir.
5. Ancak aralarında, 261 göğüs numarasıyla Kathrine Switzer de hazır bulunmaktadır.
6. Çünkü Switzer, antrenmanlarda daha uzun mesafeleri de koşabilmiş olmasının güveniyle maraton yarışına katılmak ister.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
7. Ve böylece antrenörü Arnie Briggs’le kafa kafaya verip araştırırlar. O güne kadar Boston maratonunda kayıtlı koşan kadın atlet olmamıştır, ancak öte yandan kadınlar katılamaz diye yazılı bir kural da bulamazlar!
8. Bir yıl önce, 1966’da Bobbi Gibb, Boston maratonunu kayıt olmadan koşmuş ve aslında kaçak da olsa bir kadının o maratonu koşabileceği kanıtlanmıştır.
9. Ama Switzer, koşuya resmi kaydını yaptırıp erkek atletlerle aynı statüde koşmak niyetindedir. Ve öyle de yapar...
10. Nihayetinde 19 Nisan 1967 günü, Kathrine Switzer, çevredeki insanların ve yanı başındaki sporcuların şaşkın bakışları arasında startı verilen koşuya başlar.
11. Fakat nasıl olduysa görevliler henüz koşucular arasında bir kadın olduğunun farkında değildir.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
12. Daha 3.km civarlarında koşucuların yanından basın mensuplarını taşıyan araba geçer.
13. Arabadakiler büyük haberi yakalamış olmanın heyecanındadırlar, ama haberin daha büyüğü yoldadır.
14. Gazetecilerin henüz patlamaya başlamış flaşları altında eskort aracından yola fırlayan Jock Semple adındaki görevli,
15. “Defol git yarışımdan!” çığlıklarıyla kadın atleti yaka-paça tartaklamaya başlar.
16. Kathrine, kendisi de maratondaki atletlerden olan erkek arkadaşının Semple’a vurduğu omuz darbesi sayesinde yakasını kurtarır ve koşuya devam eder.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
17. Sadece kadın olduğu için o koşuyu hak etmediğinin düşünülmesini, yaşadığı aşağılanmayı ve şiddeti, bunların üstüne erkek arkadaşının yine kaba kuvvetiyle kurtulmuş olmasını; kendine yediremediğini anlatır yıllar sonra.
18. O andan sonra Switzer, gözyaşları içinde koşmaya devam eder. Ve maratonu 4 saat 20 dakikada tamamlar.
19. Her şeye rağmen AAU, kadınları düzenlediği tüm yarışlardan men ederek, başka kentlerdeki yarışlara katılımlarını da engeller.
20. Fakat Katherine Switzer, diğer katılımcılarla birlikte Boston Atletizm Derneği’ni ikna ederek kadınlara maraton hakkının 1972’te verilmesini sağlar.
21. Bu adım, 1984’te kadın maratonunun olimpiyat programına dahil edilmesine kadar uzanan yolun da kilometre taşıdır.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
22. Yıllar sonra kendisiyle gerçekleştirilen bir röportajda, maraton deneyimini böyle anlatır:
23. Dönemin ruhunu ve ayrımcılığın ne boyutlarda olduğunu anlamak içinse Switzer'in şu sözlerine bakmak gerekir:
24. Bugün dünyanın en hızlı erkek maraton koşucusu, 2:02:57'lik derecesiyle Dennis Kimetto. Kadınlarda ise 2:15:25 ile Paula Radcliffe. Onca eşitsizliğe ve geç kalınmışlığa rağmen fark sadece on iki dakika yirmi sekiz saniye. Tabii anlayana..
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam