onedio
Görüş Bildir
Mercedes F 015 Geleceğin Sürücüsüz Otomobillerinin Neye Benzeyeceğini Ortaya Koyuyor
Las Vegas’ta düzenlenen CES 2015’te giyilebilir ürünlere ek olarak, otomotiv sektörü ve teknolojinin buluşması da büyük ilgi görüyor. Özellikle sürücüsüz otomobiller ve araç içi bilgi eğlence sistemleri fuarın en popüler konuları arasında yer alıyor. Otomotiv sektörünün devlerinin akın ettiği fuarda yeni teknolojilerini görücüye çıkaran şirketlerden birisi de Mercedes-Benz. Şirket F 015 Luxury in Motion adını taşıyan modeliyle gelecekte sürücüsüz otomobillerin neye benzeyeceğini ortaya koyuyor.Şirketin otomobilin tasarımında gelecekte insanların vakitlerinin daha büyük bir kısmını araçlarında geçireceği öngörüsünden yola çıkarak hareket ettiği belirtilirken, otomobilin kabininde birbirine doğru dönebilen dört koltuğun bulunması Mercedes’in F 015’in kabini için ”lounge benzeri” tanımlamasını kullanmasına neden oluyor. Otomobildeki ekranlar sayesinde yolcular araç kontrolleri ve eğlence seçeneklerine erişebiliyor. Hareket ve göz kontrolü gibi unsurlar da Mercedes F 015’in yolcularla iletişim kurma seçenekleri arasında yer alıyor.Otomobilde bulunan LED alanlarının ışığı ise sürüş moduna göre değişiyor. Mercedes F 015 bir insan tarafından yönlendirildiğinde beyaz olan ışıklar, sürücüsüz sürüş modunda maviye dönüşüyor. Gelecekte otomobilin o anda kimin tarafından kullanıldığının yetkili merciler ve yasalar tarafından bilinmek isteyebileceği göz önüne alınınca Mercedes F 015’in LED ışıklarıyla yaptığı bu bilgilendirme kulağa daha anlamlı geliyor.Tıpkı BMW’nin i3 ve i8 modellerinde olduğu gibi, Mercedes F 015’te de ana malzeme olarak karbon fiberle güçlendirilmiş plastik tercih edilmiş. Hidrojen yakıtla çalışan otomobilin yürüyen aksamı için de karbon fiberle güçlendirilmiş plastik kullanılmış. Mercedes’in bu sıradışı konseptinin yollara ne zaman çıkacağı ise henüz bilinmiyor.Teknoblog
1 Araba Aküsüyle Yapılan Güneş Panelleri 30 Evin Enerji İhtiyacını Karşılayabilir
Bu öneri, tehlikeli bir atık olan araba akülerini düşük maliyetli fotovoltaik üretiminde değerlendirebilir. Açıkçası tam bir kazan-kazan durumu: MIT araştırmacıları çevre kirliliğinin potansiyel kaynaklarından biri olan eski araba akülerini sıfır emisyonlu enerji kaynağı olan uzun ömürlü solar panellere dönüştürme önerisinde bulundu. Enerji ve çevre bilimine yönelik yayın yapan Energy and Environmental Science Dergisi’nde yayınlanan makalede açıklanan sistem iki profesör Angela M. Belcher ve Paula T. Hammond ile aralarında master öğrencisi Po-Yen Chen’in bulunduğu üç kişi tarafından anlatılıyor. Daha önce Bilgi Çağı’nda da yer verdiğimiz perovskit maddesine dayanan bu sistemle üretilen düşük maliyetli solar panellerin verimliliği, diğer güneş panellerine yakın bir oranda bulunuyor. Perovskitli fotovoltaik materyalleri 1 mikro metrenin yarısı kadar ince bir filmde yer alabildiği için, ekibin analizlerine göre tek bir araba aküsündeki kurşun 30 evin ihtiyacını karşılayacak kadar solar panelin üretilmesini sağlayabilir. Perovksitli solar hücrelerin diğer avantajları arasında düşük sıcaklıkta işlem gerektirmesi ve diğer solar panellerin üretimine kıyasla çok daha az aşamada üretilebilmesi de bulunuyor. Chen; “Bu faktörler, geniş bir kapsama ekonomik olarak ulaşmayı kolaylaştırıyor,” diyor. Eski araba akülerindeki kurşunu kullanmadaki bir neden de akü teknolojisinin sürekli olarak yeni ve daha verimli modellerle (mesela lityum-iyon aküler) değişmesi. Belcher bu değişimin etkilerini şöyle ifade ediyor: “Akü teknolojisi değiştiği zaman ABD’de 200 milyon kurşun asitli akü emekliye ayrılacak ve bu ciddi bir çevre kirliliğine yola açabilecek kadar fazla bir miktar...” Belcher’in açıklamalarına göre günümüzde eski akülerden geri dönüştürülen kurşunun yüzde 90’ı yeni akü yapımında kullanılıyor.  Ancak zaman içinde pazarda yeni kurşun asitli aküler azalmaya başladıkça ortaya çıkacak atık kurşun için açık bir uygulama alanı henüz bulunmuyor. Son haline gelmiş bir solar panelde kurşunu içeren katman tamamıyla başka materyallerle kaplanıyor ve solar paneller böylece kurşunun doğaya karışmasını önemli ölçüde sınırlandırıyor. Paneller kullanılmayacak duruma geldiğinde ise içindeki kurşun yeni panel yapımında kullanılabiliyor. Eski kurşun da yenisi kadar iyi Belcher, geri dönüştürülmüş perovskitli solar hücrelerin maksimum verimlilik için teknolojiye yoğunlaşan diğer fotovolatik araştırmacıları tarafından da kullanılacağını düşünüyor. Ekibin çalışması perovskitli solar hücre üretimi için eski akülerden alınan kurşunun yeni üretilen metaller kadar iyi sonuç verdiğini gösteriyor.Bazı şirketlerin perovskitli solar panellerin ticari üretimine başlaması, kurşun için yeni kaynak arayışlarını gerektirebilir. Ekip, madenciler ve dökümcülerin zehirli dumana maruz kalması yerine kurşunun geri dönüştürülmesinin önemli faydalar sağlayacağını belirtiyor. Kaliforniya Üniversitesi’nde materyal bilimi ve mühendisliği profesörü olan Yang Yang; “Tehlikeli bir atığı değerli bir kaynağa dönüştüren bu çalışmayı çok ilginç buldum. Bence bu çalışma endüstriyel atık konusunda ve geleceğin yenilenebilir enerjisi için büyük bir çözüm.” diyerek bu çalışmadan çok etkilendiğini belirtiyor. Bilgi Çağı
Hyundai, Blue Link Uygulamasını Android Wear İşletim Sistemli Cihazlara Taşıyor
Bu yıl akıllı saat satışlarının patlama yapması bekleniyor. Bu yıl farklı sektörlerden markalar da akıllı saatleri için uygulamalarını ardı ardına duyurmaya başladı. Bunlardan birisi de otomobil üreticisi Hyundai.Hyundai, Blue Link adını verdiği sistemle birlikte, otomobile uzaktan erişim ve kontrol imkanı tanıyacak. Android Wear işletim sistemli cihazlar için geliştirilen Hyundai Blue Link uygulaması aracılığıyla, aracınız kapılarını uzaktan açıp kapama, uzaktan motoru çalıştırma veya kapama, uzaktan selektör yapma ve korna çalma gibi yetenekler kazanıyor.Tüm bu kontrolleri akıllı saat üzerinden yapılabileceğini bilmek oldukça güzel. Bununla birlikte Car Finder adı verilen özellik sayesinde, aracınızı kalabalık otoparklarda kolayca bulabilmek de mümkün olacak. Otomobilinizi nereye koyduğunuzu unuttuğunuzda Blue Link üzerinden Car Finder özelliğini çalıştırdığınızda aracınız dörtlülerini yakacak, siz de aracınızı daha çabuk bulabileceksiniz.Las Vegas’ta düzelenecek olan CES 2015 fuarıda gösterilecek Hyundai Blue Link uygulamasının Android Wear desteği 2015’in ilk aylarında gelmesi bekleniyor. Otomobil modelleri de desteklemeye başladıkça, akıllı saat üzerinden otomobilimizi kontrol etmek kolay bir hale gelmeye başlayacak.Bluetooth teknolojisiyle çalışan Blue Link uygulaması için Android’li bir telefon gerektiğini de tabii ki söylememiz gerekiyor. Son olarak, Blue Link uygulamasını tam kapasiteyle kullanabilmeniz için sadece bazı Hyundai modellerinin desteklediğini belirtelim. 2016 model Elantra GT ve Veloster model Hyundai araçlar, yeni nesil Blue Link uygulamasıyla çalışacak.Webrazzi
Mercedes'ten Büyüleyici Sürücüsüz Otomobil Konsepti
Sürücüsüz Google otomobilinin artık yeni bir rakibi var. Üstelik daha büyük, daha lüks ve daha hızlı! Mercedes’in sürücüsüz otomobili, Tüketici Elektroniği Fuarı’nda (CES) teknoloji ve otomobil tutkunlarını büyülemeye hazırlanıyor.CES Fuarı öncesi yeni otomobil konseptini ucundan gösteren Mercedes, geleceğin otomobil teknolojisi hakkında önemli ipuçları veriyor. Google’ın otomobiline kıyasla daha büyük ve geniş gözüken Mercedes’in sürücüsüzü 4 kişilik yolcu kapasitesine sahip. Ayrıca yolcular alışılmışın aksine karşılıklı oturma düzeniyle seyahat ediyor. Mercedes-Benz, otomobil konseptinin adı veya teknik özellikleri hakkında detay vermekten çekinse de yeni aracının “ beklenenden daha cesur ” olacağını belirtti. Bu da bize daha hızlı ve daha güçlü bir otomobille karşılaşacağımızın sinyallerini veriyor.LOG
Çocuklara Özel Olarak Üretilen Android'li Spor Otomobil
Teknoloji geliştikçe oyuncaklar da daha gelişmiş bir hal almaya başladı. Bunun son örneği de Broon‘un çocuklara özel olarak üretilmiş yeni F8 serisi süper otomobiller. Teknik özellikleri ve görünüşüyle üst segment otomobilleri aratmayan bu model, yetişkinleri kıskandıracak bir sürüş keyfi vadediyor.Bu elektrikli otomobil opsiyonel olarak içerisinde 7 inç’lik  bir Android tablet ile geliyor. Söz konusu tablet ile otomobilin hızı öğrenilebiliyor ve otomobil içerisinde bulunan ses sistemi yönetilerek istenen müzik çalınabiliyor. Uzaktan kumandası sayesinde uzaktan da kontrol edilebilen otomobil, her lastiğinde bulunan süspansiyon ile zorlu koşullarda rahatlıkla kullanılabiliyor. 3 farklı sürüş modu bulunan Broon, hızlı veya yavaş modlarda kullanılabiliyor. Ayrıca otomobil eğimli zeminleri algılayabiliyor ve kaymayı engelleyen tırmanma moduna kendiliğinden geçiş yapabiliyor.Güvenlik konusunda da iddialı olan Broon‘da bulunan 6 sensör sayesinde herhangi bir sorun algılandığında otomobil otomatik olarak durduruluyor. Bunun yanı sıra uzaktan kumandanın alanı dışına çıktığında otomatik olarak durabiliyor ya da kumanda eden kişi tarafından tek tuş ile durdurulabiliyor.Henüz prototip aşamasında olan otomobilin fiyatı seçilen özelliklere bağlı olarak 895 dolar ile 1.000 dolar arasında değişiklik gösteriyor. Genel olarak 5 yaş ve altındaki çocuklar için üretilen otomobilleri 7-8 yaşlarındaki çocukların da kullanabildiği not ediliyor.LOG
Volkswagen Yangın Riski Sebebiyle Binlerce Otomobilini Geri Çağırdı
Volkswagen yeni yıla iyi başlamadı. Daha önce far sorunu nedeniyle binlerce Jetta modelini geri çağıran Alman otomobil devi, birçok farklı modelini daha geri çağırdı. Üstelik sorun bu kez daha riskli.2014 ve 2015 model Jetta, Passat ve Beetle modellerinin yanı sıra 2015 model Golf de geri çağırılan modeller arasında. Böylece Volkswagen’in geri çağırdığı otomobil sayısı toplamda 37,979’a ulaşmış oldu. Geri çağırmaya neden olan sorun ise conta kapağından kaynaklanıyor. Söz konusu modellerde ortaya çıkan conta kapağı arızası, yakıt sızdırması ve dolayısıyla yangın çıkarma riski taşıyor. Bu sorun yüzünden şimdilik ciddi derecede etkilenen sürücü olup olmadığı bilinmiyor. Volkswagen’in önümüzdeki günlerde otomobillerini geri çağırdığı müşterileri daha detaylı bir şekilde bilgilendirmesi bekleniyor.LOG
Reklam
Panasonic'ten Otomobillere Özel Akıllı Ekran
Panasonic ve Visteon ‘ın ortaklaşa geliştirdiği ve cam yüzey üzerinde otomobille ilgili bilgileri gösteren teknoloji, sürücülerin dikkatini dağıtmadan güvenli bir sürüş deneyimi yaşamasını sağlıyor.Söz konusu teknoloji Mercedes , Lexus veya Ford da dahil olmak üzere birçok markanın üst segment otomobillerinde yer alıyor. Ancak bu ekranlar otomobille ilgili sınırlı bilgiler veriyor ve detaylı bilgiler almak için birden fazla ekrana bakmak gerekiyor. Direksiyonun arka tarafına yerleştirilen bir cihaz aracılığıyla kullanılabilen bu yeni teknoloji ise gösterge panelini ve orta konsolu bir araya getirmiş durumda. Böylece yalnızca cama yansıyan ekran üzerinden araçla ilgili tüm bilgilere erişmek mümkün oluyor. İki firmanın CES 2015’te tanıtacağı teknolojiyle ilgili detayların bu fuarda açığa çıkması bekleniyor.LOG
Reklam
Volkswagen'den Araç Performansı Veri Uygulaması: RaceApp
Volkswagen, otomobil sürücülerinin sürüş performanslarını ve araçla ilgili bazı teknik verileri takip edebilecekleri bir uygulama çıkarttı. LogBox isimli cihaz, aracın kalbine bağlanıyor ve RaceApp adlı iOS ve Android uygulamasıyla birlikte aracın tüm verilerini telefonunuza aktarıyor.Volkswagen’in “Ölçülebilir Performans” düsturu ile yola çıkan RaceApp uygulaması, aracın 0-100km/h hızlanmasını hesaplamanızı, sürüş istatistiklerini kaydetmenizi, sürüşünüzü analiz etmenizi ve rotalarınızı kaydetmenizi sağlıyor. Kısacası, kendi kişisel aracınızın verilerini ve tepkilerini tıpkı bir yarış arabası hassasiyetiyle takip edebiliyorsunuz. Bununla birlikte bazı rotaları tur olarak kaydedebiliyor, ve o rotalarda en iyi zamanlarınızı almak için kendinizle yarışabiliyorsunuz.Bluetooth ile çalışan uygulama, Volkswagen’inizi bir yarış aracı gibi takip etmenizi sağlıyor. Her ne kadar halka açık yollar için tasarlanmadığı söylenen bir uygulama olsa da, panelde göremeyeceğiniz bazı verileri size temin etmesiyle LogBox son tüketicinin de ilgisini çekecek gibi gözüküyor. Bir donanım olan ve sadece bazı Volkswagen modelleriyle uyumlu olan LogBox, 299 €’luk (Almanya için, kurulum hariç) satış fiyatı ile karşımıza çıkıyor. RaceApp’in iOS ve Android uygulamaları ise ücretsiz.LogBox’ı ve RaceApp’in çalışma prensiplerini görebileceğiniz bir tanıtım videosunu hemen aşağıdan izleyebilirsiniz.Webrazzi
Tesla Roadster'ın Menzili İki Katına Çıkıyor
Tesla CEO’su Elon Musk, şirketin Roadster modelinin bir güncellemeden geçeceğini geçtiğimiz günlerde duyurmuştu. Musk söz konusu güncellemenin ne olduğunu nihayet açıkladı. Otomobilin pil ünitesinde yapılacak iyileştirmeyle Roadster’ın menzili 392 kilometrelik artışla 693 kilometreye ulaşacak. Böylelikle Roadster’ın kat edebileceği mesafe Tesla’nın gözde otomobili Model S’in de üstüne çıkacak. Model S tam şarjla 265 kilometre yol alabiliyor.2008 yılında tanıtılan Roadster, Tesla’nın üretilen ilk modeli unvanını taşısa da, Model S’in çıkışıyla biraz gölgede kalmıştı. Şirketin geçtiğimiz haziran ayından bu yana işaretini verdiği güncelleme altı ay sonra ortaya çıkarken, Musk ve Tesla şirketin vizyonuna güvenerek erkenden bir elektrikli otomobil satın alan 2 bin 500 kişiyi ödüllendirmiş oldu. Pil değişimi şeklinde gerçekleştirilecek güncellemenin detaylarının da gün içinde açıklanması bekleniyor. Musk, Model S için halihazıra bir güncelleme planının olmadığını, ancak bu aracın da eninde sonunda benzer bir güncellemeden geçeceğini sözlerine ekledi.Teknoblog
Reklam
BMW'nin Efsane Motosikleti Küllerinden Doğdu
Her yıl yaklaşık 120 bin motosiklet, yola koyulmak üzere BMW‘nin Berlin’deki dev fabrikasından geçiyor. Bu fabrikanın 15 kilometre ötesinde ise daha ufak bir atölye bulunuyor. BMW marka motosikletler işte burada yeniden hayat buluyor.Urban Motor, BMW motosikletlerinin kişiye özel modifiye edilip yeniden yorumlandığı bir yer. Ekibin elinden geçen son canavar ise ’87 model BMW R80. Berlinli bir mimar için yeniden tasarlanan R80, baştan aşağı yenilenmiş haliyle neredeyse bambaşka bir “şey”e dönüşmüş durumda.Daha agresif bir sürüş için ön süspansiyonu 2,5 inç düşürülen R80’in dengesini, Avon Roadrider AM26 lastikleriyle kaplı 18 inçlik ön teker ile 17 inçlik arka teker sağlıyor. Elektrik devrelerinin daha kompakt hale getirilmesiyle, selenin altında oluşan boşluk R80’e farklı bir görünüm kazandırmış.R80’de kullanılan parçalar da tamamen değişmiş durumda. Özel üretim Brembo PS13 merkez silindiri, Stahlflex fren hattı, LSL gidon ve Magura elcikler motosikleti özelleştiren parçalar olarak karşımıza çıkıyor.Orijinal versiyonundan tamamen farklı hale gelen BMW R80, sürücüsünü fazlasıyla memnun edecek gibi görünüyor.LOG
Toyota Hidrojenle Çalışan Bir Lexus Modeli Geliştiriyor
Toyota’nın hidrojenle çalışan ilk otomobili FCV’nin önümüzdeki yaz mevsiminde ABD ve Avrupa’da satışa sunulması bekleniyor. Ancak bu durum şirketi şimdiden gelecekteki hidrojen yakıtlı otomobilleri üzerinde çalışmaktan alıkoymuyor. Avusturalya merkezli web sitesi Motoring’in haberine göre, Japon otomotiv devi orta sınıf sedan modellerinden Mirai’ye yerleştirdiği hidrojen yakıt teknolojisini, üst sınıf modellerinden Lexus LS’te de kullanmayı planlıyor.Ancak hidrojen yakıt teknolojisinin Lexus LS’e uyarlanması için Toyota’nın hidrojen yakıtla çalışan motorunda bazı değişiklikler yapması gerekiyor. Motoring’in haberine göre; yeni Lexus’un yakıt hücresi ön koltuğun altında yer alacak, hidrojen tankıysa arka koltuğun hemen arkasında bulunacak. Lexus LS’in menzilinin 385 kilometre olacağı belirtilirken, otomobilin 2017 itibarıyla yollara çıkması bekleniyor.Teknoblog
Mercedes'in Sürücüsüz Otomobillerinde LG Teknolojisi Kullanılacak
LG ve Mercedes-Benz, geleceğin sürüş teknolojisi için iş birliğine gittiklerini duyurdu. Yapılan iş birliğine göre LG ve Mercedes-Benz, sürücüsüz otomobillerde kullanılacak stereo kamera sistemi için anlaşmaya vardı. Bu sistem otomobil önünde bir otomobil olup olmadığını algılayıp, öndeki otomobilin mesafesini ölçebiliyor. Bu da sürücüsüz otomobil teknolojisi için ilk adım olarak düşünülebilir. Mercedes-Benz  ve LG ortaklığında geliştirilen bu teknolojinin Mercedes-Benz’in lüks  otomobillerinde yer alacağı belirtiliyor. Lüks sıfatına ek bir başyapıt olacağı ifade edilen otomobillerin ne zaman piyasaya sürüleceği ise şu an için bilinmiyor.LOG
Reklam
Porsche Motorlarının Montaj Hattına Kısa Bir Ziyaret
Alman otomobil markası Porsche,  911 modeli araçlarda kullanılan motorların üretiminden sonra montaj aşaması bu fabrikada yapılıyormuş. Ne yapıldığına dair herhangi bir ses ile açıklama olmadığından dolayı sadece görsel olarak izleyebiliyoruz..
Reklam
Saatte 322 Kilometre Hıza Ulaşan Cadillac CTS-V Görücüye Çıktı
Geçtiğimiz ayın sonunda ATS-V modelini tanıtan Cadillac , şimdi de 2016 model GTS-V modelini görücüye çıkardı. Kompresör beslemeye sahip 6.2 litre hacimli v8 motorla birlikte gelen otomobil, 640 beygir güç ve 855 Nm tork üretiyor. 8 ileri vitesli otomatik şanzımanın kullanıldığı otomobil, 0’dan 100 kilometreye yaklaşık 3,7 saniyede çıkıyor.Otomobilin maksimum hızı ise saatte 322 kilometre . Brembo imzalı fren sisteminde ön kısımda 390 mm (15,3 inç), arka kısımda ise 365 mm (14,3 inç) çaplı disklerin kullanıldığı otomobilde, 19 inç çapında jantlar ve Michelin marka spor lastikler yer alıyor. Dört çıkışa sahip yeni egzoz sistemiyle birlikte sunulan otomobilin ön tamponun altında karbon fiber splitter bulunuyor. Lüks odaklı sportif bir iç mekana sahip olan otomobilde Recaro marka koltuklar opsiyonel olarak sunuluyor. Cadillac CTS-V’nin piyasaya çıkış tarihini ve satış fiyatını henüz açıklamış değil.LOG
Google, Gerçek Anlamda Çalışan Sürücüsüz Otomobilini Gösterdi
Google bir kaç senedir kendi kendine giden bir otomobil yapmak için çalışmalarını sürdürüyordu, ancak şimdiye kadar mevcut arabaları modifiye ederek kendi kendine gidebilecek hale getiriyorlar, tamamiyle sıfırdan bir araç üretmiyorlardı. Geçtiğimiz Mayıs ayında tamamiyle kendi üretimleri olan bir kendi kendine gidebilen otomobilin model resimlerini gösteriyorlardı. Fakat bugün bu aracın tamamlanmış prototipinin resmini yayınladılar.Her ne kadar aracın etrafındaki araçları ve nesneleri görebilmesi için radarı sayesinde farlara ihtiyaç duymasa da diğer araçların sürücüsüz aracı görebilemesi için farlar eklenmiş. Aracın üstündeki radar ve bir çok sensörün bulunduğu yeri daha hoş görünüme sahip olacak şekilde bir kubbe içerisine almışlar. Bu bölüm bir radar yuvasından çok 70'lerden kalma polis arabalarının sirenlerine benziyor. Google'ın dediğine göre 2015 yılı içerisinde bu aracın Kuzey Kaliforniya sokaklarında dolaştığı görülebilecek.MilliyetTeknoloji.com
Hurda Klasik Otomobiller 100 Bin Liraya Yenileniyor
Muğla Ortaca'da bir oto tamircisi, hurdaya terk edilmiş klasik otomobilleri topladıktan ve 100 bin liraya kadar masraf yaparak tamir ettikten sonra satıyor.Küçük yaşlarından bu yana Ortaca'da oto tamirciliği yapan Mahmut Çiriş, ömürlerini tamamladıktan sonra sahipleri tarafından terk edilen klasik Otomobilleri Türkiye'yi dolaşarak satın alıyor. Çiriş, ilçeye getirdiği otomobilleri Muğla-Fethiye karayolunun Kocabel mevkisinde 6 dönüm arazide kurduğu Amerikan Oto Pazarı ve Tamirhanesi'nde sergileyerek meraklılarının beğenisine sunuyor. Neredeyse hurda hale gelmiş 50-60 yıllık Pontiac, chevrolet, Cadillac, Mercedes ve Ford marka klasik otomobiller, ziyaret edenlerin beğendiğini satın almasının ardından Çiriş tarafından aslına uygun olarak yenilenmeye başlanıyor. Müşterinin isteğine göre kaporta, boya, döşeme, elektrik ve mekanik bölümleri ilk günkü hallerine kavuşturulan araçlara marka, model ve yaşına göre 30 ila 100 bin lira arasında masraf yapılıyor. Son olarak 1938 model bir otomobili yaptıÇiriş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye genelinde kent kent gezerek eski otomobilleri topladığını söyledi. Durumuna göre 5 ila 15 bin lira arasında satın alarak tamirhanesine getirdiği klasik otomobilleri tamirhanesinde meraklılarının beğenisine sunduğunu anlatan Çiriş, ziyaret edenlerin istediği otomobili seçip aslına uygun olarak yenilenmesini istediklerin kaydetti. Son olarak 1938 model bir Mercedes'i müşterisine teslim ettiğini, şimdi de 1947 model Cadillac marka otomobili yenilediğini bildiren Çiriş, 'Kaporta, boya, döşeme, mekanik her işi burada yapılmak kaydıyla 100 bin liraya sattık. Bir otomobilin yenilenmesi, marka ve model yılına göre 30 ila 100 bin lira arasında değişiyor' dedi.Hurda olarak aldığı araçlardan az da olsa kullanılır parça çıktığını dile getiren Çiriş, diğer parçaları çoğunlukla yurt dışından getirdiğini ifade etti. Çiriş, özellikle 1952-1960 model araçların çok zor bulunduğuna dikkati çekti. Çiriş, el emeği ile yapılan işlerin kolay olmadığını vurgulayarak, otomobilleri yenilemek için aldıkları paranın büyük bölümünün parçalara verildiğini, kendilerinin çok fazla kazanmadığını söyledi. Çiriş, bugüne kadar 100 civarında klasik otomobil yenilediğini vurguladı. En büyük sorun usta bulamamakEn büyük sorunlarından birinin bu konuda usta bulamamak olduğuna işaret eden Çiriş, şöyle konuştu: 'Eskiden usta daha kolay bulunuyordu ama şimdi çok zor buluyoruz. Bulduklarımız da bu araçların dilinden anlamıyor. Bu işi sevmek gerek. Bir insan sanatını sevmezse kimseye faydası olmaz. Bu araçları tamir edecek kişinin öncelikle bunlara ilgisi olması, sevmesi gerekir. İlgili bir ustanın bu araçlarda bıraktığı iz, çok daha farklı oluyor.'Çiriş, yaklaşık 100 otomobilin bulunduğu pazarı gezmek isteyenlerden 2,50 lira ücret aldıklarını, bunu da tamirhanede beslediği hayvanların bakımı için kullandığını belirtti.1957 model Chevrolet için 100 bin lira harcıyorİki yıl önce klasik oto pazarını ziyaret ettiği sırada gördüğü 1957 model Chevrolet marka otomobili yaptırıp almaya karar verdiğini kaydeden Murat Okşak ise Amerikan otomobil merakı bulunduğu için bu model bir araç aldığını söyledi. Yenilenmesini 2 yıldır beklediği otomobilini kısa bir süre sonra Adana'ya götüreceğini ifade eden Okşak, hayalini kurduğu otomobile kavuştuğu için mutlu olduğunu dile getirdi. Yeni model araçlardan klasik otomobillerin verdiği keyfi alamadığını vurgulayan Okşak, 'Otomobil için bugüne kadar 55 bin lira harcadım. Tamamlandığında yaklaşık 100 bin liraya mal olacak' dedi.AA
Google Sürücüsüz Otomobillerin Beş Yıl İçinde Hazır Hale Gelmesini Amaçlıyor
Son dönemde sürücüsüz otomobil projesine ayrı bir önem gösteren Google, tüm bu ilgisine rağmen, bir otomobil üreticisine dönüşmeyi istemiyor. Şirket bu yöndeki çalışmalarında bir otomobil üreticisiyle işbirliğine giderek işin donanım kısmını ortağına devretmeyi amaçlıyor. Google’ın sürücüsüz otomobil projesini yürüten Chris Urmson, ilk sürücüsüz otomobillerin beş yıl içinde yollara çıkmasını hedeflediklerini belirtti. Google yeni sürücüsüz otomobil filosunun testlerine ise önümüzdeki yıl içinde başlayacak.Google’ın otomobillerin donanım kısmının üretimini bir iş ortağına devretme isteğine ilişkin açıklamalarda bulunan Urmson, donanım üretiminin zorlu bir süreç olduğunu ve Google’ın enerjisini yazılıma kanalize etmekten yana olduğunu belirtti. Urmson, Google’ın otomobil üreticilerine araçlarını sürücüsüz hâle getirecek lazer radar teknolojisini uygun bir fiyat karşılığında sunabileceğinin altını çizdi. Urmson kurulacak ortaklığa dair iş modeli konusunda henüz ortada somut bir karar olmadığını da ifade etti.Google’ın halihazırda test ettiği sürücüsüz otomobiller sadece 40 kilometre menzile sahip. Şu an için mahallede gezmekten ötesini sağlayamayacak olan araçların verimliliğinin ve menzilinin artırılması da Google’ın hedefleri arasında yer alıyor.Teknoblog
Reklam