onedio
Queen Dinlemek İçin 17 Sebep
1970 yılında Brian May, Roger Taylor ve Freddie Mercury tarafından Londra'da kurulmuş İngiliz rock grubudur. Bir yıl sonra John Deacon'un katılımıyla grup tamamlanmıştır. 70'lerin ilk yıllarında üne kavuşan grup bugün hâlâ geniş bir hayran kitlesine sahiptir. Stadyum rock, hard rock, heavy metal, opera rock ve bunun gibi daha nice müzik türüne büyük katkılarda bulunmuştur.1987 yılında Mercury'nin AIDS'li olduğu ortaya çıkınca çalışmalarına bir süre ara verdiler. 1989 yılında The Miracle ve 1991 yılında son albümleri Innuendo'yu piyasaya sürdüler. 1991 yılında 24 Kasım da Londra yakınlarındaki evinde Mercury AIDS e bağlı zatürre nedeniyle hayatını kaybetti. 1995 yılında Mercury'nin ölmeden önceki çalışmalarından derlenen 'Made in Heaven' albümünün ardından grup sessiz bir döneme girdi. Bu sessizlik 2004 yılında başlayan 'Queen+Paul Rodgers turnesine kadar devam etti.
Vajinismus Hastası Kadına Boşanma Tazminatı Yok
Mahkeme, ''vajinusmus rahatsızlığı'' nedeniyle eşinden boşanan kadının nafaka talebini, cinsel birlikteliğin kadının fiziksel ve psikolojik durumu nedeniyle gerçekleşmediği ve fiili bir evliliğin de tam olmadığı gerekçesiyle reddetti. Ankara 7. Aile Mahkemesi'nin gerekçeli kararında, çiftin mahkemeye sundukları dilekçelere yer verildi. Koca A.T. eşi V.T. ile 24 Haziran 2012'de evlendiklerini, eşinin istememesi üzerine cinsel ilişkiye giremediklerini ileri sürdü. Eşine doktora gitmeyi önerdiğini belirten A.T. eşinin bu öneriyi kabul etmediğini kaydetti. Cinsel sorunlar nedeniyle eşinin asabileştiğini anlatan A.T, V.T.'nin tam kusurlu olduğunu iddia ederek, toplam 110 bin lira tazminat istedi. A.T. ayrıca, kadının istediği nafaka ve tazminat taleplerinin de reddini istedi. V.T. de eşiyle cinsel ilişkiye girememesi üzerine tedavi gördüğünü, ancak eşi A.T'nin bu tedavi sürecine katılmadığını ileri sürdü. Kadın, şiddetli geçimsizlik yaşadığını ileri sürdüğü kocasından 35 bin 200 lira tazminat ve nafaka talebinde bulundu. Mahkeme, yaptığı incelemede, çiftin cinsel birliktelik yaşayamadığını tespit ederek, evlilik birliğinin sosyal amacının yanında cinsel arzuları tatmin etmesi gayesinin de bulunduğunu dikkate alarak, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından bir yarar bulunmadığına hükmetti. Çiftin birbirinden istediği tazminat taleplerini reddeden mahkeme, cinsel birlikteliğin kadının fiziksel ve psikolojik durumu nedeniyle gerçekleşmediğini de belirterek, kadının nafaka isteğini evliliğin tam olarak gerçekleşmemesi nedeniyle geri çevirdi.AA
Hemşire Kılığında Seri Katil Olunamayacağının 9 Kanıtı
Charles Cullen, 16 yıllık hemşirelik hayatında 300 hastayı öldürdüğü iddia edilen, 40 cinayetini bizzat itiraf etmiş Amerikalı bir seri katil olarak, kimilerinin enteresan bir şekilde 'ülkemizin bir ayıbı' olarak nitelediği Türkiye'den seri katil çıkmaması mevzusuna bambaşka bir soluk getiriyor. Zira kendisinin birazdan öğreneceğiniz bazı dikkat çekici ayrıntılarının, ülkemizdeki gündelik hayatla ne denli uyuşmayacağı, sanıyoruz hepimizin malumu. Okuyanus Yayınevi'nden çıkan ve mevzubahis Charles Cullen'ın gerçek öyküsünü işleyen İyi Hemşire adlı çarpıcı kitabından yola çıkarak sizlere, bilhassa ülkemizde, hemşire kılığında seri katil olunamayacağına dair 9 sebep sıraladık...
Cep Telefonunuz Uyurken Araştırmalar İçin Çalışıyor
Birer cep bilgisayarına dönüşen akıllı telefonların her geçen gün özellikleri gelişse de aslında bir çoğu kullanılmıyor. Özellikle de işlemciler. Yapılan araştırmalara göre sıradan bir kullanıcı sahip olduğu akıllı telefonun işlemci kapasitesinin yaklaşık yüzde 70’ini kullanıyor. Bu da önemli bir gücün boşa harcanması anlamına geliyor. Ancak son dönemlerde teknoloji devlerinin üzerinde durduğu bu konuyla akıllı telefonların işlem kapasitesi değerlendirilmiye başlanıyor. Kullanıcılar uyurken işlemcilerini bilimsel araştırmaları için kullanabiliyor. UYURKEN AKTİF OLUYOR Şu anda kullanıcılara sunulan iki farklı işlemci paylaşık platformu bulunuyor. Bunlardan biri Samsung ’un geliştirdiği ‘ Power Sleep’ . Viyana Üniverisitesi’nin hücreler arasındaki proteinlerin benzerliği projesi (SIMAP) için kullanılan platformun en büyük amacı kansere çare bulabilmek. Kullanıcılar uyurken aktif olduğu uygulamada alarmın kurulmasıyla çalışmaya başlıyor. Bu esnada üniversite kullanıcıların telefonlarına proteinlerin dizilimlerini bir veri paketi olarak gönderiyor ve telefon işlemcisi bunu açarak gereken çözüm işlemlerini gerçekleştiriyor. Alarm çaldığında ise üniversite ile telefon arasındaki bağlantı kesiliyor. Uygulama Android mağazasında yer alıyor ve ücretsiz olarak indirilebiliyor. AIDS ARAŞTIRILIYOR Buna benzer diğer bir uygulama ise HTC tarafından geliştirildi. ‘ Power to Give ’ adındaki uygulamada farklı kurumların birçok projesine destek verilebiliyor. Telefonun Wi-Fi bağlantısı ve şarja takılmasıyla aktif olan platformda kullanıcılara sunulan projeler arasında seçim yapılabiliyor. Örneğin, AIDS, ‘Schistosoma’ hastalığı ve su kirliliği gibi projeler için kullanıcılar akıllı telefonların işlemcilerini kullanabiliyor. HTC, araştırması tamamlanan projelerin yerine ise farklı kurumlarla anlaşarak, platformu güncellemeye devam ediyor. Bu uygulama ise sadece HTC’nin cihazlarına ücretsiz olarak indirilebiliyor. Sistem nasılçalışıyor? Kullanıcıların, akıllı telefonların uygulama mağazalarındaki ‘Power to Give’ veya ‘Power Sleep’ uygulamasını indirmesi gerekiyor. Kullanıcı uygulamayı çalıştırdığında üniversiteler telefona bağlanıyor ve araştırma yapacakları ham veriyi telefona gönderiyor.veteknoloji
Kadınlar Neden Orgazm Olamıyor?
Kadınlarda en sık görülen cinsel sorunların başında orgazm olamama geliyor. Psikolojik ve bedensel sağlığın yanında, eşler arasında da problem yaratabilen konu olabiliyor. Oysa kadınlar eşleri ile konuşup bedenlerini önemserlerse cinsel yaşam kalitelerini artırabilirler. Terapi İstanbul, Çift ve Seks Terapisi Uzmanı Psikolog Ayşe Kayhan, “Kadının cinsel kimliğini geliştirmede, ifadede, sağlık hizmetine ve bilgiye ulaşmadaki eşitsizlik, yetişkin olarak aktif cinsel yaşamını da etkilemektedir. Kadın bedenini tanımamakta hatta ergenliğinde, bedenine ilişkin meraklarının önü kesilmiş, cinsel bilgi ve ilgilerini kendileri adına ertelemişlerdir. İlgi ve bilginin eksikliği ile başlayan aktif yaşam, vajinismus dahil tüm sorunları beraberinde getirir” diyor ve orgazm olamamanın da bu sorunlardan biri olduğunu söylüyor. Kayhan, orgazm sorunu ile ilgili şu bilgileri veriyor: Orgazm olamama sorunu neden olur? Çiftler arasında ilişkinin içeriğindeki uyumun bozulması Karşılıklı cinsel ilginin kaybolması Kadının sevişmeye dair taleplerini söyleyememesi Erkeğin bencil sevişmesi, yalnızca boşalma odaklı seks yapması Erkeğin bu konuda konuşmaya açık olmaması Kadının konuşmaya nereden başlayacağını bilememesi Beden tanımanın her iki cins açısından da yetersiz olması Kadın neden orgazm taklidi yapar? “Bu şartlar altında kadının devam eden ilişkisinde sorun çıkmasın diye konuşmaması ya da orgazmı hiç tanımadığından talepkar olmaması sorunları beraberinde getirir. Talep edip bu konuda konuşmaya başladığında, ilişkiyi kaybetmekten, yeni şeyler öğrenmekten korku duyma halleri dolayısıyla öğrenilmiş davranışlarla orgazm taklidi yapma yolunu seçerler. Kadın için uyaran, istenildiği hissi ile başlar bu hissi yaratmak göz, söz ve önemsenme davranışını görmekle başlar. İstediği erkek tarafından dokunulmak, okşanmak, bedenin yeniden keşfedilircesine okşanması ve öpülmesi, zaman ayrılması, vajinaya değil onunla sevişilmesine önem verilmesi, klitoral uyarının önemsenmesi kadının orgazm olmasını sağlayan etkenlerdir.” Kadın ve erkeğin sekse yaklaşımı nasıldır? Erkek için çıplak kadın bedeni, cinsel uyaran teşkil eder. Ama bir kadın için tanımadığı erkeğin çıplak bedeni hiçbir uyaran teşkil etmeyecektir. Bu kadar net bir ayrım, sekse yaklaşım farkını da getirir. Ama cinsel ilişki iki kişinin yaptığı bir danstır. Bu dansta adımlar iki kişinin isteği ve talebi ile uyumlanır, ritim de birlikte belirlenirse keyif mümkün olur. Tek taraflı boşalma endeksli sekste teknik boşalmadan öteye geçmez ve keyiften söz edilemez. Kadın orgazm sorununun üstesinden nasıl gelir? “Cinsellik devrimci, yeniden ve yeniden yapılandırılabilir bir alandır. Kadınlar bedenlerini önemsemeliler; öğrenmeyi, bedenlerini keşfetmeyi ertelememeli; mastürbasyonun bu keşifteki yerini unutmamalılar. Eşleri ile konuşmaktan çekinmemeli ve cinsel yaşam kalitesini artırmak için birlikte yeniliklere açık olmalıdırlar.”
Kadınları Cinsellikten Soğutan 10 Neden!
Aile Sağlığı Araştırma Derneği Başkanı Prof. Dr. Halim Hattat ,8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeni ile kadınlarda cinsel sağlık konusunu ele alan son araştırma sonuçlarını açıklıyor “Zannedildiğinin aksine, kadınlarda cinsel sorunlar erkeklere aslında daha fazla görülüyor. 27 ülkede yaklaşık 12 bin kadını takip eden uluslararası bir çalışma neredeyse 10 kadından 6'sının cinsel tatminsizlik yaşadığı gösterildi. Yine 29 ülkede 30 bin kadın üzerinde yapılan başka bir araştırmada kadınların %40'ının en az bir cinsel sorun yaşadığı ortaya kondu. Aile Sağlığı Araştırma Derneği olarak internet üzerinde yaptığımız bir çalışmamıza göre Türkiye’de her 10 kadından 9’u cinsel hayatından mutsuz. Bunlar çok ciddi rakamlar! Hayatı boyunca hiç uyarılma veya orgazm yaşamamış pek çok kadın var! Üstelik sorun bununla da sınırlı değil. Kadınlarda cinsel sorunlar çoğu zaman bir arada görülüyor, yaşla artıyor ve eşlerin yaşadığı cinsel sorunlarla daha da büyüyor. Buna rağmen cinsel sorun yaşayan kadınların çoğu hiçbir tedavi arayışına girmiyor. Partneriyle konuşmakta zorlanıyor, utanma nedeniyle doktora başvurmuyor, sağlık profesyonellerinin kendilerini yanlış anlayacağından korkuyor”. KADINLARI CİNSELLİKTEN SOĞUTAN 10 NEDEN Prof. Dr. Halim Hattat internet üzerinden yapılan ve 3800 kadının katıldığı araştırma sonuçlarına göre kadınları cinsellikten soğutan 10 nedenin şöyle sıralandığını belirtiyor: 1- İlişkideki duygusal problemler 2- Günlük stres ve yorgunluk, iş-aile-ev hayatındaki sıkıntılar 3- Altta yatan hastalıklar (şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kolesterol sorunu, MS, depresyon, bazı jinekolojik sorunlar gibi) ve geçirilen ameliyatlar 4- Partnerin cinsel sorunu (erken boşalma, sertleşme sorunu, cinsel isteksizlik, penis boy ve hacim problemleri gibi) 5- Cinsel sorunlar (vajinismus, orgazm sorunu, isteksizlik, uyarılma problemleri gibi) 6- Kullanılan ilaçlar (örneğin bazı antidepresanlar) 7- Yanlış cinsel bilgiler ve şehir efsaneleri 8- Yaşam tarzı yanlışları (kötü beslenme, hareketsiz bir yaşam, kilo fazlalığı, sigara-alkol kullanımı gibi) 9- Cinsellikle ilgili arzu, düşünce ve hisler ile cinsel sorunları partnerle paylaşmamak 10- Rutin, heyecandan ve duygusal yakınlıktan yoksun bir cinsel yaşam TÜRK KADINLARı NE SORUYOR? Kadınlarda başlıca görülen cinsel sorunlar arasında cinsel isteksizlik, uyarılma, ıslanma ve orgazm problemleri ile ağrı hastalıkları ve vajinismus (cinsel birleşme sağlayamayacak derecede kasılma) yer alıyor. En sık görülen sorun ise cinsel isteksizlik! Ancak ülkemizde diğer Avrupa ülkelerine göre vajinismus sorunu ve ağrı hastalıkları ön plana çıkıyor. Kadınlarda cinsel sorunlar genelde bir arada görülüyor. Örneğin orgazm olamayan bir kadında zamanla cinsel isteksizlik gelişebiliyor. Veya cinsel ilişkide kayganlık sağlama güçlüğü çeken bir kadın ağrılı cinsellik yaşayabiliyor. Dolayısıyla öncelikli problemin ne olduğunun anlaşılması ve buna yönelik bir tedavi planı oluşturulması gerekiyor. 2002 yılından itibaren Aile Sağlığı Araştırma Derneği’nin Cinsel Sağlık Danışma Hattına kadınlar tarafından sorulan soruların dağılımı şöyle: Cinsel İstekte Azalma %24 KADIN CİNSEL SORUNLARI SADECE PSİKOLOJİK DEĞİL! Kadınlarda cinsel sorunların tamamen stresten ve ruh halinden kaynaklandığına inanılıyor. Oysa kadınlarda da cinsel sorunlar -aynı erkeklerde olduğu gibi- fizyolojik, psikolojik veya sosyal kaynaklı oluşuyor. Üstelik son yıllarda yapılan çalışmalar, kadın cinsel fonksiyon sorunlarında organik faktörlerin ön plana çıktığını gösteriyor. Anatomik, damarsal, hormonsal, sinir sistemik kaynaklı sorunlar organik nedenleri oluşturuyor. Altta yatan şeker hastalığı, yüksek tansiyon-kolesterol, kalp-damar sorunları, idrar yolu enfeksiyonları ile jinekolojik rahatsızlıklar kadınlarda cinsellik için sık rastlanan risk faktörleri arasında bulunuyor. Sağlıksız beslenme, kilo fazlalığı, hareketsiz bir yaşam, sigara-alkol, stres gibi yaşam tarzı faktörleri de cinsel sorunların oluşmasına etki ediyor. Özellikle damar sertliği ve sigara alışkanlığı kadınlarda cinsel organlara giden kan akışını azaltıp, uyarılmayı ve kayganlığı azaltabiliyor. Tiroid problemlerinde de cinsel isteksizlik görülebiliyor. Nörolojik hastalıklar sonucunda beyinden cinsel organlara giden mesaj engellenebiliyor. Üreme organlarına ait cerrahi girişimler ile mesane ve bağırsağa yönelik operasyonlar sırasında oluşabilen sinir zedelenmeleri de cinsel işlev bozukluğuna yol açabiliyor. Ooferektomi (yumurtalıkların alınması) sonrasında yaşanan hormon eksikliği veya mastektomi (memenin alınması) sonrasında gelişen vücut imajı sıkıntıları da cinsel yaşamı etkileyebiliyor. Kalp hastalıkları, hipertansiyon, depresyon ve mide şikayetlerinin tedavisinde kullanılan kimi ilaçlarla bazı idrar söktürücüler de cinsel isteği ve uyarılmayı azaltabiliyor. Kadın cinselliği erkeklere göre daha karmaşık ve duygusallığın ön plana çıktığı bir yapıya sahip. Dolayısıyla kadınlarda cinselliğin psikolojik boyutu da çok önemli. Şefkat ve yakınlık hisleri birçok kadın için cinselliği teşvik edici oluyor. İlişki sorunları, duygusallıktan, yakınlıktan, iletişimden uzak bir beraberlik ise cinsel problemlere zemin hazırlıyor. Yanlış veya yetersiz cinsel bilgilerle büyüyen veya çocukluk döneminde cinsel travma yaşayan bireylerde cinsel işlev bozukluğuna yatkınlık oluşuyor. Hayatın ileri evrelerinde yaşanan cinsel tatminsizlik, cinsellikten korkma, cinsellik hakkında kalıplaşmış şehir efsaneleri, depresyon, endişe sorunları, aile ve iş yaşamında yoğun stres, vücut imajı sorunları da cinsel sorunlara yol açabiliyor. Kadın cinsel sorunlarının gelişimden eşin cinsel performansı da önem taşıyor. Eşinde cinsel isteksizlik olan, sertleşme sorunu veya erken boşalma problemi bulunan, eşiyle hiç önsevişme yaşayamayan, cinsel istek ve arzularını eşiyle paylaşamayan bir kadında mutlaka ve mutlaka tatmin azalıyor. Kadın vücudunun cinselliğe hazır hale gelmesi, cinsellikte keyif alınan noktalar erkekten farklılık gösteriyor. Bu nedenle psikolojik sebepleri araştırırken, cinsel ilişki rutinini de incelemek gerekiyor. Kadın cinsel sorunlarının tedavisindeki ilk adım problemi kabul edip, bir uzmana başvurmak. Cinsel sorun yaşayan 10 kadından 4’ü problemini hiç kimseyle konuşmuyor ve 10 hastadan 8’i tedavi görmediğini belirtiyor. Oysa kadınlarda uzman bir ekip, doğru tanı ve tedavi seçenekleri ile cinsel sorunların tedavisi mümkün. Tedavideki amaç, cinselliği etkileyen tüm organik, psikolojik ve sosyal faktörleri ortaya çıkarıp, hem cinsel sorunları tedavi etmek hem de çiftin birlikte mutlu ve kaliteli bir cinsel yaşama kavuşmalarını sağlamak. Şu anda tedavide kullanılabilen sistemik veya lokal ilaç tedavileri ile terapi teknikleri bulunuyor. Kadın cinselliği ile ilgili hormon takviyeleri ve diğer ilaç destekleri konusunda çeşitli araştırmalar devam ediyor. Tedavilerin başarı oranları konusunda gelişmeler var. Ancak kadınlarda cinsel sorunların aynı anda birden fazla görülmesi ve duygusal-psikolojik ve sosyal faktörlerin organik faktörle iç içe olması nedeniyle, cinsel sağlık sorunu yaşayan kadınlarda tanı ve tedavi süreçleri daha kapsamlı olabiliyor ve birden fazla tedavi gerekebiliyor. Bu durumda ana problemin ne olduğunun ortaya çıkarılması ve tedavinin esas etken faktörlere göre düzenlenmesi önem taşıyor.
Cinsel Terimler Sözlüğü
Acil Kontrasepsiyon : Doğum kontrol yöntemi uygulamadan ilişkiye girilmesi sonucu ya da uygulanan doğum kontrol yöntemlerine rağmen dikkatsizlik sebebiyle hamile kalınma tehlikesine karşı uygulanan acil müdahale. Aseksüel : Cinsel ilişkiye girmeye ihtiyaç duymayan ve zevk almayan kişi. Bakir : Cinsel anlamda hiçbir deneyimi olmayan erkek. Bakire : Cinsel anlamda hiçbir deneyimi olmayan kadın.  Bekâret : Cinsel deneyimi olmama durumu. Biseksüel : Her iki cinsle de ilişkiye giren ve her iki cinse de ilgi duyan. Cinsel taciz : İstek dışı cinsel ilişkide bulunmak ya da ilişkide bulunmaya zorlamak. Dildo : Suni penis. Diyafram : Kase şeklinde olup vajina içine yerleştirilen ve spermlerin burada birikerek etkisiz hale gelmesini sağlayan yöntem. Doğum kontrol hapı : Yüksek dozda östrojen ve progesteron hormonu içerek, kadındaki yumurtlama (ovulasyon) sürecini geçici bir süre durdurmaya yarayan haplar. Ensest : Kanuni ya da kan yoluyla yakın olan kişilerin cinsel ilişkide bulunması. Ereksiyon : Penis ya da klitorisin cinsel ilişki sırasında kan ile dolarak sertleşip şişmesi. Erken boşalma : Psikolojik ya da fizyolojik kökenli sebeple cinsel ilişki sırasında normalden daha erken boşalmak. Gebelikten koruyucu iğneler : Gebelikten koruyucu iğneler, kadınlık hormonu olan östrojen ve progesteron içeren ilaçlar. Geç boşalma : Psikolojik ya da fizyolojik kökenli sebeple cinsel ilişki sırasında normalden daha geç boşalmak.  Gerantofili : Kendisinden yaşça büyük kişilerle cinsel ilişkiye girme eylemi. Geri Çekme : Cinsel temas sırasında, erkeğin boşalma anında penisini dışarı çekmesi ve spermini dışarı boşaltarak gebeliğin önlenmesi. Heteroseksüel : Karşı cinse ilgi duyan ve karşı cinsle ilişkiye giren kişi. Homoseksüel : Kendi cinsine ilgi duyan kişi. İktidarsızlık : Daha çok ereksiyona geçememesinden dolayı erkeğin cinsel ilişkide bulunamaması. Kısırlık : Kadının hamile kalamaması, erkeğin ise hamile bırakamaması. Klitoris : Kadının cinsel organındaki en duyarlı nokta. Klitoris üzerine baskı uygulamak ya da klitorisi elle, penisle, dille veya herhangi bir objeyle uyarmak kadının cinsel ilişki sırasında çok büyük haz almasını sağlar. Lezbiyen : Kendi cinsine ilgi duyan ve kendi cinsiyle ilişkiye giren kadın. Mastürbasyon : Kişinin kendi kendini elle uyararak cinsel yönden tatmin etmesi. Mazoşizm : Cinsel ilişki sırasında acı çekerek zevk almak. Nekrofili : Cesetlerle cinsel ilişkiye girme eylemi (Ölüsevicilik). Oral Seks : Ağız yoluyla gerçekleştirilen cinsel ilişki. İlişki sırasında partnerlerden biri diğerinin cinsel organına ağzıyla öpme, emme, yalama gibi temaslarda bulunur. Orgazm : Cinsel ilişki anında en yüksek doyuma ve hazza ulaşılması. Östrojen : Kadınlık hormonu. Pedofili : Küçük çocuklarla cinsel ilişkiye girme eylemi (Sübyancılık). Penetrasyon : Erkeğin cinsel organın partnerinin cinsel organına ya da anüsüne girmesi. Penis : Erkeğin cinsel organı. Prezervatif : Cinsel ilişki öncesinde erkeğin cinsel organına takılarak, boşalma sırasında spermin kadının genital sistemine ulaşmasını engelleyen koruma aracı. Sadizm : Cinsel ilişki sırasında acı vererek zevk almak. Sperm : Erkeğin cinsel organından çıkıp üremeyi başlatan hücre. Spiral : Rahim içine yerleştirilen, kıvrıntılı, ince ufak plastikten yapılmış ve rahim içini tahriş etmeden gebeliği önleyen araç. Takvim tutma : Kadının adet kanamaları ve yumurtlama günleri esas alınarak, riskli günlerde cinsel ilişkiye girmeyerek uyguladığı doğum kontrol yöntemi. Testosteron : Erkeklik hormonu. Transeksüel : Karşı cinse ilgi gösteren, tıbbi müdahale ile cinsiyetini değiştiren kişi. Travesti : Karşı cinsin giysilerini kullanarak ve cinsel rolünü üstlenerek cinsel hazza ulaşan kişi. Tüplerin bağlanması : Yumurtlama döneminde, yumurta hücresine sperm taşıyan 'fallop' adı verilen kanalcıkların tahrip edilerek, sperm iletemez duruma getirilmesi. Vajina : Kadının cinsel organı. Vazektomi : Erkekte spermatik yolunun cerrahi müdahale ile bağlanıp, cinsel temasta spermin kadına geçmemesinin sağlandığı bir operasyon. Vibratör : Titreşimli suni penis. Zoofili : Hayvanlarla cinsel ilişkiye girme eylemi (Hayvansevicilik).
Tutsak Penis: Bir MİT mi, Yoksa Gerçek mi?
Kulağa ucuz bir komedi filminden bir sahne gibi geliyor ama seks sırasında kenetlenip ayrılamayan çiftler insanlık tarihine yüzyıllardır eşlik eden bir hikaye. Ve en azından bazılarının gerçek olma ihtimali var. Acil servise koşturmak hiçbir koşulda hoş bir deneyim değil. Seksten sonra ambulansa atlamak zorunda kalmak da kuşkusuz buna dahil. Dr. Aristomenis Eksadaktilos ve ekibi, İsviçre'nin başkenti Bern'de bir hastanede 11 yıl boyunca acile kaldırılan vakaları incelemiş. Seksten sonra hiç de romantik olmayan koşullarda doktorun karşısına çıkanlar arasında kalp rahatsızlığı olanlar, felaket ağrılı bir migrene tutulanlar ya da birden bire herşeyi unutan amnezi vakaları var. Fakat BBC radyosunun Health Check (Sağlık Kontrolü) adlı programına konuşan Dr. Eksadaktilos, bir erkeğin penisini bırakmayan vajina konusunda, bunun büyük olasılıkla bir şehir efsanesi olduğunu ve kendisinin hiç tanıklık etmediğini söylüyor. Yalnız programın dinleyicilerinden iki kişi efsanenin bir hakikat olduğunda ısrar ederek BBC'yle iletişime geçti. İsmini gizli tutan bir kadın, ''Rahmetli kocamla benim başıma bir gece gelmişti.'' diye anlattı. ''Kocam kelimenin tam anlamıyla içimde takılı kalmıştı. Bunun orgazm sırasında vajinal kasların yoğun tepkisinden dolayı meydana geldiğini düşünüyorum.'' İlk ismi John olan bir başka dinleyici ise 14-15 yaşlarındayken bir kadının içinden çıkamayan Amerikalı bir pilotun ancak ambulansla hastaneye kaldırıldıktan sonra penisini serbest bırakabildiğini duyduğunu aktardı. İlerleyen yaşlarda Japon bir kadınla ilişkiye giren John, aynı talihsizliğin biraz daha hafif biçimde kendi başına da geldiğini söylüyor. Japon partneri ile ''çok keyifli dakikalar geçirirken'' penisini vajinadan çıkartamadığını farkeden John işi şakaya vurarak birkaç dakika uğraşmak zorunda kaldığını anlattı. Neyse ki bu deneyim ne partneri ne de kendisi için acılı geçmiş. İngiltere merkezli seks doktoru Dr. John Dean, her iki anlatının da inanılır olduğunu belirtiyor. Tıp çevrelerinde ''penis captivus'' (tutsak penis) adıyla bilinen bu olayın çok nadiren görüldüğünü de sözlerine ekliyor. Dr. Dean'e göre vajinanın içinde giderek şişen penis, kadının orgazm sırasında ritmik şekilde kasılmaya başlayan kasları arasında takılıp kalıyor. Erkeklik organı, vajinal kasların gevşemesi ile geri çıkma olanağı buluyor. Seks doktoru John Dean, ''tutsak penisin'', daha sık rastlanan ve daha ciddi bir durum olan vajinismus ile karıştırılmamasını istiyor. Vajinismus, kadının cinsel organındaki kasların gayrı ihtiyari kasılarak ilişkiye girmesini engellemesi hali. Ama Orta Çağ'dan tutun günümüze dek uzanan ''tutsak penis'' hikayeleri kamuoyunun konuya merakına ayna tutuyor. 1920'lerde Varşova'da meydana geldiği iddia edilen bir hikayede, parkta sevişirken ''tutsak penisten'' mustarip olan bir çiftin birbirinden ancak kadının anestezi altına alınmasıyla ayrılabildiği anlatılagelir. Gazetecilerin konuyu haber sütunlarına taşıması ise rivayet o ki, iki sevgilinin intihar etmesiyle son bulmuş. Ancak 1979 yılında tutsak penis anlatıları üzerine bir araştırması yayımlanan F. Kraupl Taylor, bu hikayeye şüpheyle yaklaşıyor. 1908 basımlı Çağımızın Seks Hayatı adlı kitabınn yazarı Iwan Bloch da hastaneye taşınıp kloroform ile bayıltıldıktan sonra vajinasındaki penisin çıkartılabildiği Alman bir kadını anlatıyor. Bremen kentinde limanın kuytu bir köşesinde birlikte olan çift, kadının ''istemsiz bir spazm'' ile parnterinin penisini tutsak alması neticesinde, çevreden geçenlerin insafına muhtaç kalıyor. Walther Stoeckel, 1933 yılında yayımladığı jinekoloji kitabında, cinsel beraberliklerini gizleyen çiftlerin birleşmesi sırasında ''tutsak penis'' vakalarıyla karşılaşılabildiğini ileri sürüyor. Bu görüş, uzmanlar tarafından artık paylaşılmasa da, gizlice sevişen çiftlerin tutsak penis sendromuna yakalandığına dair hikayelerde bir eksilme yok. Yakın zaman içinde Kenya, Malavi, Zimbabve ve Filipinler'den bu yönde gelen haberlerin ortak nokası, birbirine kilitlenip ayrılamayan sevgililerin yaşadığı gizli aşk. Kenya'da 2012'de meydana geldiği bildirilen bir olay, söylentiye göre aldatılan bir kocanın büyücüye gitmesini izliyor. Karısıyla birlikte olan adamın ''tutsak düşen'' penisi, anlatıldığına göre, ancak dualarla tekrar serbest kalıyor. Ve aldatılan kocaya yaklaşık 230 dolar ödemesi şartıyla... Fakat evlilik içinde tanık olunduğu söylenen tutsak penis vakaları da var. İngiltere Tıp Dergisi'ne yazdığı mektupta 1947 yılında meydana geldiğini söylediği bir vakayı anlatan Dr. Brendan Musgrave, Wight Adası'nda doktorluk yaptığı günlerde balayına çıkmış yeni evli bir çiftin odalarından sedyede çıkartılarak hastaneye taşındığını bildiriyor. Dr. John Dean'e soracak olursanız, bu hikaye de biraz abartılı olabilir, ''zira penisin tutsak kalması genelde yatakta biraz bekleyince kolayca atlatılan bir sorun.'' Ama Dr. Dean'a göre, ''Kendini bu durumda bulan birisi için her geçen saniye muhtemelen bir 10 yıla denk geliyor...''BBC Türkçe