Bırakın İsteksizce Gülümsemeyi! Sürekli Mutlu Olmaya Çalışmak Anlamsız, Bize Farklı Bir Şey Lazım
Hepimiz bir mutluluk peşindeyiz ve bu arayış bizi daha mutsuz hale getiriyor. Hayat yolunda cebinizde tutmanız gereken bir gerçeği anlatmak istiyoruz.
Bir kitapçıya girin, en çok satanları inceleyin. Büyük bir kısmı kişisel gelişim ve mutluluk üzerine.
Ancak maalesef her birinin sonunda deneyimlediğimiz gibi "o iş" öyle olmuyor.
Şimdi bir derin nefes alıp düşünmeye başlayalım. Sonucu iyi olacak.
Mutluluk için sürekli çalışan mekanizmalar olması bizi de bu mekanizmanın parçası yapıyor haliyle.
Sürekli gülümsemenin iyi bir şey olduğu, şayet huzursuz olsak bile güleçliğe yaslanmamız gerektiği anlatılıyor. Zaten satın aldığımız şeylerin sloganlarında bir mutluluk hep var. Bu düzene bir dur demek için geç kalmış olabiliriz ancak halen bu kıskaçtan kurtulabiliriz.
Sürekli mutlu olmak için anlık çözümler üretmek ve bu anları sonsuza dek uzatma çabası "anlam" eksikliğiyle bağlantılı.
Çoğu insanın hayatta bulduğu bir anlam, yaşam amacı yok. Öylece yaşayıp gidiyorlar. Kitap okumuyor, film izlemiyor, hobi edinmiyor, yeni yerler keşfetmiyorlar. İş dışında hayatları ancak gündelik kaygıların peşinde, anlık tatminler oluyor. Burada bahsettiğimiz çoğunluğun içinde biz de varız tabii.
Hayatlarımızdaki anlam ve yaşam tutkusundaki eksiklik büyüdükçe yaptığımız işler de bir anda soyutlaşıyor.
Yani hayatta üzerinde durduğumuz bir zemin olmadığında karşımıza çıkan şeyleri anlamlandırmakta da zorlanıyoruz. Yaptığımız işi de anlamlandıramıyoruz, neden bu içeriği okuduğumuzu da anlamlandıramıyoruz. Genel olarak anlamdan uzaklaşıldığı durumda hayatı kavrama gücümüz de kayboluyor.
Hayata karşı kuvvetimiz azaldıkça bir şey için mücadele etmeyi de unutuyoruz.
Sarıldığımız şey de bizi zayıf yanımızdan vuran bu mutluluk taciri 'şeyler' oluyor. Biraz kahkahaya tav olup anlamı erteliyoruz. Sonrasında mutlu olmaya çalışmak için yollar arıyoruz ve bir anda garip bir döngüye giriyoruz:
Mutlu olmaya çalış - Mutlu ol - Mutsuz ol - Mutlu olmaya çalış - Mutlu ol...
Aslında başarı, mutluluk, keyif hali yaşamın olmazsa olmazı değil. Bunlarla karşılaştığımızda durup anın tadını çıkarmak şart ancak onları aramak anlamsız.
Çünkü anlamlı bir hayat için mutluluğu aramaktan ziyade bizi saatler, günler geçerken hayata tutunduracak anlamları aramak gerek.
Anlam dediğimizde doğan soyutluğu da hemen giderelim, hayatımızı geliştirip zenginleştirecek şeyleri bulmak, yapmadıklarımızı yapmak ve yaptıklarımızda daha iyi olmak, her gün bir öncekinden farklı birine dönüşebilmekten bahsediyoruz. Kişisel gelişim zırvaları gibi duyulmasın, her gün içtiğiniz kahveden farklı bir kahveden yudum almak bile sizi yeni biri yapar.
Hayat bizi köşeye sıkıştırdığımızda, kendimizi güçsüz hissettiğimizde sarıldığımız mutluluk arayışını artık bir kenara bırakma zamanı geldi.
Yorum Yazın
Sürekli mutlu olmaya çalışan hiç ağlamayan, dünyanın sorunlarını dert edinmeyen insanlardan korkun. Bencil ve ruh hastası tiplerdir onlar.