Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Leonardo Di Caprio'nun Acınası Rollerde Oynadığının 13 Kanıtı
Evet Leonardo'yu bende çok seviyorum ama bu onun acınası rollerde oynadığı gerçeğini değiştirmiyor maalesef. Geçen günlerde bu gerçeği fark ettim ve sizlerle bunu paylaşmak istedim. Umarım beğenirsiniz ve ekleyecekleriniz varsa yorum bölümüne yazabilirsiniz :D Esen kalın efendim...
TİTANİK ( TITANIC )
Titanik'e romantik film hayranlarının bir numarası diyebiliriz aslında. Ama Leonardo Di Caprio bu rolde pek bir sefil. Tamam Rose ona yardım ediyor, tamam onu seviyor falan ama ne yazık ki onu kurtaramıyor. Yani sonunda gördüğümüz şey ölümsüz bir aşk değil acınası bir ölüm.
KÖSTEBEK ( THE DEPARTED )
En iyi film dahil 4 dalda ödül almış bir filmdir. Polisle kötü adamlar arasındaki ajanlık yarışı konu edilir. İşte Leo'da kötü adamların içindeki iyi polis ajanıdır. Ona güvenmişlerdir ama işler öyle yürümez ve Leo'yu asansörde acınası bir ölüm bekler.
GÖKLERİN HAKİMİ ( THE AVIATOR )
Leonardo biyografik filmlerde oynamaya bayılıyor olmalı. Bu filmde, Howard Hugnes'ın babasından matkap ucu fabrikasından kalan serveti Cehennem Melekleri adlı filmi çekmeye yatırması anlatılır. Ama daha sonra bu uçma sevdasına dönüşür ve uçak fabrikası kurmaya kadar gider. Leo'nun filmde kadınlarla arası pek iyi değildir yani onları mutlu etmeye çalışırken üzer ve terk edilir. Bu da onu obsesif kompulsif bozukluğu hastalığına sürükler. 2. dünya savaşının bitmesiyle uçak fabrikası batar.
GİLBERT'İN HAYALLERİ ( WHAT'S EATİNG GILBERT GRAPE? )
Leo burada otizm sendromlu bir çocuğu canlandırmıştır. Ancak sorun burda değil ailesindedir. Annesi obeziteyle yaşamaya çalışır, büyük ablası ona yardım etmeye çalışır, küçük kardeşi evden kaçmaya kalkışır ve abisinin ne yapmaya çalıştığı meçhuldur. İşte böyledir Arnie'nin hikayesi. Oldukça acıklıdır.
BAŞLANGIÇ ( INCEPTION )
Aslında Leo burada pek de acınası sayılmaz. Karısının onun delilikleri yüzünden ölmesi ve suçlarından dolayı tutuklanmaktan kaçarken çocuklarının yüzünü son bir kez görememesi dertlerin başında geliyor. Sonunda kurtuldu mu yoksa hala rüyada mı endişesini saymazsak pek de acınası değil aslında :)
MUHTEŞEM GATSBY ( THE GREAT GATSBY )
Leo bu filmdeki rolünde ne kadar zenginse o kadar acınası bir halde aslında. Daisy için ne kadar fedakarlık yaptıysa da Daisy onu o kadar yüzüstü bırakmıştır. Bir de Daisy'nin kocasının suçunun Leonardo'nun üzerine atılarak onun ölümüne sebep olması yok mu? Leo'yu bu acınası sona sürüklemiştir.
ZİNDAN ADASI ( SHUTTER ISLAND )
Leo filmin en başında acınası aslında ama filmi daha izlememiş olanlar için anlatmıyorum. Leo'nun karısını psikolojik bir hastalıktan dolayı kaybetmesi ve adaya geldiğinden beri tuhaf bir şeyin içinde olduğunu anlaması ama bunu tam olarak idrak edememesi ve daha sonra tuhaf tuhaf sanrılar görmesi... Haha bir çok şey sayılabilir. Tavsiye ederim izleyin :D
ZİNCİRSİZ ( JANGO UNCHAINED )
Ah Leo ah yine bir filmde öldüğünü gördüm. Zengindin, köle tüccarıydın ama pek bir aptaldın be kuzum. Bu da senin ölümüne neden oldu neyse yeterince acınası zaten.
SIKIYSA YAKALA ( CATCH ME IF YOU CAN )
Demiştim Leo biyografik filmlerde oynamaya bayılıyor. Çok zeki bir çocuğu canlandırmış bu filmde. Polisleri nasıl atlattığından belli oluyor zaten ama annesinin babasını aldatmasına şahit olması ve yuva bozulmasın diye susması sonra annesinin babasının boşanması, Leo'nun evden kaçıp sahtekar olması gibi bir çok acınası şey sayabiliriz.
BU ÇOCUĞUN HAYATI ( THİS BOY'S LİFE )
Ah bu çocuk ah az dayak yemedin Robert De Niro olan üvey babandan. Sonra değişik saç şekilleri yapıp dallama arkadaşlarınla az gezmedin. Az yalan söylemedin mesela. Anneni dövüyor diye üvey babana az vurmadın.
HAYALLERİN PEŞİNDE ( REVOLUTIONARY ROAD )
Yeni bir eve taşınmak çok da iyi bir hayatınız olacağı anlamına gelmiyor. İşte Leon'un bu filmi de kanıtı. Hem karısını seven bir adam onu neden aldatır ve sonra bunu karısına söyler. Aslında bu filmde Kate Winslette'de Leo'da da çok büyük ruhsal bozukluklar var. Sonunu söylemiyorum.. YAZIK SANA LEO.
GÜNLÜK ( THE BASKETBALL DIARIES )
Leo'nun en beğendiğim filmi denebilir. Film o kadar acıklı ki ağlamayana şaşarım doğrusu. Hele Leo'nun annesinden para isteme sahnesi var ki sormayın... Tam Oscar'lık oynamış ama Oscar tabi ona layık olmadı. Leo burada uyuşturucu bağımlısı bir genci oynuyor. Öyle halleri var ki sormayın Leo'nun gelmiş geçmiş en acınası rolü olmaya aday.
KUMSAL ( THE BEACH )
Film Leo'nun tatil için gittiği Tayland'da olanlar oluyor. Otelde tanıştığı ipsiz sapsız bir adamın önerisiyle tropik bir adaya gidiyor. Bu adada dünyadaki yerini sorgularken her şeyden bıkmış uyuşturucu bağımlısı bir grup insanla yaşıyor. Önce Leo'yu kabul etmek istemiyorlar ama sonra olaylar değişiyor tabi. Leo bu rolü için en kötü aktör ahududu ödülüne aday gösterilmiştir...
