İzleyenlerin Bayılıp Kusmasına ve Sinemayı Terk Etmesine Neden Olan Birbirinden Rahatsız Edici Filmler
Bazı korku fimleri var ki izleyenleri rahatsız edici görüntüleriyle izlediğine bin pişman ediyor. Mide bulandırıcı görüntüleri, şiddet içeren sahneleri ve son derece gerçekçi çekimleriyle izleyenleri hasta eden hatta bayılmasına neden olanlar filmler için...👇
1. Terrifier 2 (2022)
2016 yılında çıkan ilk filmin devamı olarak vizyona giren Terrifier 2, birkaç haftadır vizyonda ancak aşırı şiddet içerikli sahneleri nedeniyle birçok yayın kuruluşu tarafından 'tüm zamanların en ahlaksız filmi' olarak adlandırılıyor ve söylenene göre film birkaç kişinin bayılmasına ve hastalanmasına neden oldu.
Film, ilk filmdeki olaylardan bir yıl sonrasını anlatıyor.
Filmde Palyaço Art'ın dirildiğini ve ilk filmdeki karakterlerin peşine düştüğünü görüyoruz. 250.000 dolarlık bir bütçeyle çekilen film, vizyona girdikten sonra izleyiciler tarafından kusma ve bayılma yaşamalarına sebep olduğuna dair geri dönütler aldı.
Yaşanan bu olaylar sonucu filmin yapımcılarından biri olan Steve Barton, Twitter'ı aracılığıyla bir uyarı dahi yayınladı:
Daha işimiz bitmedi. Sıkı durun. Haberler yolda.
UYARI
Bu film grafik şiddet ve korkunun acımasız tasvirini içermektedir. Bununla yüzleşmeye cesareti olmayanlar, kolayca bayılanlar ya da midesi zayıf olanların ekstra dikkatli olması tavsiye edilir. Şimdiye kadar sinemalarda çok sayıda bayılma ve kusma vakası yaşandı. İzlemeye devam etmek isteyenler, biz uyarımızı yaptık.
2. Titane (2021)
Film, bir araba kazası sonucu başından yaralanan ve kafatasına titanyum bir plaka yerleştirilmiş bir kızı konu alıyor. Bu kız yerleştirilen plakadan sonra ise otomobillere karşı tuhaf bir biçimde ilgi duymaya başlıyor.
Filmin uluslararası galasına katılan birinin iddiasına göre, galada pek çok kişi bayılmış! 👇
Titane'ın Avustralya galasında dün gece Sidney'de düzenlenen gösteride en az 13 kişi bayıldı, diğerleri ise salonu terk etti. Başka bir katılımcının anlattığına göre önündeki adam filmi izlerken bayıldı, yanında oturan kız ise panik atak geçirdi.
Film, çeşitli kuruluşlar tarafından "2021'in en şok edici filmi" seçildi.
Yönetmen Julia Ducournau, yazım sürecini şöyle anlatıyor: 'Trump yeni başkan seçilmişti ve dünya mutlu bir yer değildi. Gelecek ve değişikliğe kapalı bir toplum hakkında çok karamsardım. Ayrıca gerçekten açıklayamadığım bir metal ve ten arzusu hissediyordum.'
3. Raw (2016)
Yönetmen Julia Ducournau'nun tek mide bulandırıcı filmi Titane değil tabii. Raw kendisinin ilk filmi ve bu film de en az Titane kadar rahatsız edici.
Film, hayatı boyunca vejetaryen olan bir kızın, veterinerlik okuluna başladığında insan eti yemek istediğini fark etmesini konu alıyor.
Titane'e benzer şekilde, film ilk gösterimler sırasında agresif tepkiler aldı. 2016 Toronto Film Festivali'ndeki gösterimi sırasında sağlık görevlilerinin salona çağrılması gerekti çünkü birçok izleyici film esnasında hastalandı. Ducournau'nun kendisi bile 'Paris'teki gösterimde arkadaşlarımdan biri bayıldı. Daha sonra özür diledim. İnsanların kendinden geçmesinin bir iltifat olduğunu düşünmüyorum. Kendimi suçlu hissediyorum!' diyor.
4. Goodnight, Mommy (2014)
Tabii yaptığı işten gurur duyanlar da var. Örneğin Goodnight, Mommy'nin yardımcı yönetmenleri Severin Fiala ve Veronika Franz filmlerine yönelik korkmuş tepkileri duymaktan oldukça heyecan duymuşlar.
Filmde ikiz kardeşler, bir dizi estetik operasyon geçirdikten sonra yüzü tamamen bandajlı dönen annelerinin aslında başka biri olmasından şüphe etmesini konu alıyor.
'Filmi izlerken iki kişi bayıldı.” diyen yönetmen Fiala, filmdeki şiddete atıfta bulunuyor ve “Şu ana kadar aldığımız en iyi iltifat bu” diyor.
5. Antichrist (2009)
Lars Von Trier'in Antichrist filmi, küçük oğulları trajik bir kazada öldükten sonra yas tutan bir çiftin kan donduran ilişkisini detaylı bir biçimde gözler önüne seren bir film.
Filmin Cannes Film Festivali'ndeki ilk gösterimi sırasında topluca salonu terk edenler oldu ve en az dört kişinin bayıldığı bildirildi.
Bu kadarla da kalmadı. Bir Katolik grubun şikayeti üzerine yaş sınırı yükseltilene kadar film Fransa'da bir süre yasaklandı. Başlarda 16 olan yaş sınırı 18'e yükseltildi.
6. Irréversible (2002)
Salonu terk etme demişken, Irréversible filmine değinmezsek olmaz çünkü bu film Cannes Film Festivali'nde oldukça fazla kişinin salonu terk ettiği filmlerden bir tanesi.
Bu Fransız korku filminin Cannes'daki galası sırasında, film bitmeden 250 kişinin dışarı çıktığı ve bazılarına tıbbi müdahale edildiği rapor edildi!
Pek çok kişi bu hastalık hissini yönetmen Gaspar Noé'nin huzursuzluk ve kafa karışıklığı uyandırmak için özellikle tasarlanmış düşük frekanslı bir ses kullanmasına bağladı.
7. The Blair Witch Project (1999)
The Blair Witch Project de izleyicileri hasta eden filmler arasında klasikleşenlerden bir tanesi. Öyle ki filmi izleyen birçok kişi, filmi izledikten sonra paralarının iade edilmesini talep etti.
Film, kişinin kendi kamerasıyla belgesel çektiği film türünün ilk uzun metrajlı örneğiydi ve izleyiciler bundan da hoşnut değildi.
1999'da rapor edilene göre, filmin vizyona girdiği bir alışveriş merkezinde, her seans sonrası ortalama bir kişi film sonrası kendisini kötü hissettiği için para iadesi talep ediyordu.
8. V/H/S (2012)
V/H/S filmini izleyen birçok kişi de filmin gösterimi sırasında bayıldı ve bu da acil servis görevlilerinin olay yerine gelmesine neden oldu.
Film, Adam Wingard, David Bruckner, Ti West, Glenn McQuaid, Joe Swanberg ve Radio Silence gibi korku filmi konusunda yetenekli yönetmenler tarafından yazılan ve yönetilen altı ayrı kısa korku filminden oluşan bir antoloji.
Bir kişinin bayıldığı ve acil servis görevlileri tarafından müdahale edildiği, ancak film bittikten sonra yapımcılarla konuşmak için geri döndüğü, bir kişiye ise mide bulantısı için müdahale edildiği bildirildi.
9. Saw III (2006)
Saw III filminin İngiltere'deki gösterimi sırasında da ambulans defalarca arandı. BBC News'in bir makalesinde yazılana göre, bir sinema personeli, filmin gösterimi sırasında bazı kişilerin bayılması nedeniyle bir gecede üç ayrı acil servisi aramak zorunda kalmış. Ayrıca izleyenler bu filmin diğer iki filme göre daha şiddetli olduğunu da belirtmiş.
10. The Perfection (2019)
İzleyenlerin rahatsızlanması için sırf sinemada izlemesi gerekmiyor tabii. Netflix'te yayınlanan The Perfection filmi de evde izleyenleri son derece rahatsız ediyor. İki müzisyen hakkında olan film, izleyicileri şaşırtan şok edici derecede korku ve vahşet içeriyor.
İzleyenler, Twitter üzerinden izlemek isteyenleri uyardı.
Film insanların o kadar midesini bulandırıyordu ki, izlemek isteyenleri uyarmak için izleyiciler kendi deneyimlerini Twitter üzerinden paylaştılar.
11. The Exorcist (1973)
İkonik The Exorcist filmi, günümüzdeki pek çok şeytan konulu filmlerin daha fikri bile ortada yokken, yayınlandığı dönemde izleyenlere kabus yaşatıyordu.
Vahşet denince akla gelen ilk filmlerden The Exorcist.
Bir çocuğun ele geçirildikten sonra son derece korkutucu, işkence eden ve bazen de terbiyesiz birine dönüştüğü bu film, korku türünde pek çok engeli yıktı ve ele geçirilme konulu filmlerin de önünü açmış oldu.
Filmin 1973'te gösterime girmesinden sonra, bazı sinemaseverler hastalanmamak için lobide oturmak için filmi yarıda bıraktılar. Video için:👇
12. 127 Hours (2010)
Her zaman korku türündeki filmler bu tür rahatsızlıklara sebep oluyor demek doğru olmaz çünkü dram-macera türündeki Oscar adayı 127 Hours filmini izlerken o kadar çok insan bayıldı ki Movieline (film ve dizi üzerine basılan bir dergi) bayılanların sayısını not etmeye başladı!
"Biyografik psikolojik hayatta kalma draması" olarak tanımlanan film, kanyoncu Aron Ralston'ın gerçek hikayesine dayanıyor.
Nisan 2003'te güneydoğu Utah'ta izole bir kanyonda bir kayanın altında kalan Ralston'ın kurtulmak için kendi kolunu kesmesi gerekmişti.
Sonunda Movieline, filmin festival ve sinema gösterimi boyunca 13 ila 16 arasında bayılma saydı.
Ancak film stüdyosu bu bilgiyi filmlerini övmek için kullanmamayı tercih etti. Filmin dağıtım şirketi Fox Searchlight'ın eşbaşkanı Stephen Gilula, 'İnsanların bayılmamasını tercih ederim; bu bir artı değil. Filmin tanıtımına katkı sağlayacak bir durum olarak görmüyoruz.' dedi.
13. The Walk (2015)
The Walk filmi de gerçek bir hikayeye dayanıyor. 1974'te New York'un İkiz Kuleleri arasında yüksek bir tel üzerinde yürüyen adam Philippe Petit hakkında bir film olan The Walk o kadar gerçekçi bir şekilde izleyiciye sunuldu ki, film pek çok kişiye vertigo yaşattı.
New York Film Festivali'ndeki prömiyeri sırasında, birkaç katılımcı, arkadaşlarının yükseklik sahneleri sırasında hastalandığını ve hatta kustuğunu fark etmiş.
Bir makalede belirtilene göre, Boston Yahudi Film Festivali'nin yönetim kurulu direktörü Denise Widman film için, 'Filmin son 20 dakikasında yükseklik hissinden dolayı birkaç kez başka tarafa bakmak zorunda kaldım. Biraz rahatsız ve gergin hissettim. Karıncalanma yaşıyor ve endişe hissediyordum.' diyor.
14. Pulp Fiction (1994)
Son olarak, son iki film aynı yazar-yönetmenden geliyor: Quentin Tarantino. Yönetmenin Pulp Fiction filminde öyle bir sahne var ki, bir izleyicinin bayılmasına sebep olan türden.
Sahnede, yanlışlıkla aşırı doz alan Mia Wallace, adrenalin iğnesini sert bir şekilde göğsüne saplayan Vincent karakteri tarafından hayata döndürülüyor.
Amerika'nın günlük gazetes USA Today'de belirtildiği gibi, filmin New York Film Festivali galasında bu sahne yüzünden biri bayıldı ve bu da festivalin tıbbi yardım istemek için gösterimi durdurmasına neden oldu.
15. Reservoir Dogs (1992)
Reservoir Dogs filmi çok ünlü bir korku filmi yapımcısı olan Wes Craven'in dahi işkence sahnesini izlemeye dayanamayıp salonu terk etmesine neden olmuş. Yalnızca Craven değil, pek çok kişinin de bu sahnede filmi terk ettiği söyleniyor. Hatta Tarantino 'İşkence sahnesi sırasında salonu terk edenleri saymaya başladım ve en son sayı 33'e ulaşmıştı.' demiş.
Yorum Yazın
Pulp fiction neden rahatsız edici bir film olsun be!!!
Pulp Fiction candır the exorcist candır blair Cadısı çayır çimen filmidir
hepsi abartı kurgudan niye korkulur ki
La bunlara bayılan siktirsin gitsin amk