Dünyada Kıtlık Hazırlığı! Teknolojide Metaller Yokluk Yaratır mı? Çin Limanlarında Ne Oluyor?
Dünyada gıda güvenliği bir yandan tartışılırken, emtia fiyatlarındaki yükseliş insanoğlunun temel ihtiyaçlarını yakın zamanda fazlasıyla zorlayacak gibi görünüyor. Metal fiyatları son günlerin revaçta konusu. Aslında bütün tartışmalar pandemi ile başlamış gibi gözükse de uzun yıllardır gıda tarafında cılız da olsa sesler çıkıyordu. Pandemi bunları tabana yayarken, üretim ve tedarik zincirlerindeki aksama gözle görünür hale getirdi. İklim krizi, savaş gündemi derken, bizi aslında hiç kolay günler beklemiyor.
Komplo teorisyenlerinin en sevdiği gündemle başlayalım o zaman; The Economist kapakları!
The Economist dergisinin kapakları bir kesimin en sevdiği analiz aracıdır. Komplo teorisyeni demeyelim de stratejist diyelim bu kesime. Her yıl özel programlar hazırlanır; dünyanın gündeminde, dünyayı yöneten aileler(!) neleri bu sene bozacak, ne olaylar çıkacak, neleri yönetecek, insanlığın sonunu nasıl getirecek diye uzun uzun konuşulur. Bu kez dergi, Mayıs ayının son haftasına yönelik böyle bir kapakla çıktı.
Fransız Le Monde'nin Türkiye'de yayın hayatına başlayan Le Monde Diplomatique Türkçe’nin ikinci sayısı ise bu kapakla çıktı👇
Pandemi dünyada bir stokçuluk kültürü geliştirirken, hatırlarsınız ki ilk taarruz temel gıda maddelerine olmuştu
İlk şok geçtikten sonra bir miktar durulan insanlık, tam pandemi bitti demeye hazırlanıyordu ki, Rusya, Ukrayna'ya savaş ilan etti. Bölge 'dünyanın ekmek sepeti' olarak biliniyor. Buğday dışında da birçok tarım ürünün fazlasıyla üretildiği alanlarda savaş çıkması hem üretimi hem de lojistiği etkiledi.
Bizde de bol bol gündem olmuştu.
Başka ürünlere de sıçramıştı.
Fiyatlar Neden Artıyor: Ayçiçek Yağında Sorun Ne? Sırada Ekmek mi Var?
İngiltere Merkez Bankası Başkanı Andrew Bailey, durumu 'kıyamet' diye nitelemişti.
Zaten olay, Birleşmiş Milletler'de de gündeme gelmişti.
BM'den Putin'e Kıtlık Uyarısı: 'Eğer Kalbiniz Varsa Limanları Açın'
Türkiye'de et ve süt fiyatları da etkilenmişti, etkilenmeye de devam ediyor.
Bir çok gıda ürününe zam gelirken, Türkiye'nin tüm konularda olduğu gibi gıdada da kendi iç dinamikleri kırılganlıklarını artırırken, et ve süt fiyatlarında hayvancılık ve tarım politikaları yurt dışında da öne çıkan gıda güvenliği ve gıda enflasyonu riskini yükseltiyor. Et fiyatları konusunda uzmanlar geçmiş dönemde yöneldiğimiz ithalat tarafının da artık ülkelerin kendilerini korumaya almasıyla tıkandığını açıklamıştı.
Bilindiği üzere Nisan ayı enflasyonunda en fazla artış gıda fiyatlarında görülmüştü.
Tarımda zaten uzun süredir isyanda olan üreticinin durumu verilere de yansıyor.
Petrol de bir emtiadır ve fiyatları hemen hemen her ürün üzerinde etkilidir. Sonuçta tedarik her şeydir!
Petrol, fiyatlarındaki yükseliş ile dünyadaki birçok krizin 'ana neden'lerinden biri olma özelliğini tarih boyunca elinde bulundururken, savaşlarda da aynı özelliğe sahiptir. Son süreci baz alırsak, Rusya-Ukrayna savaşı bu konuda piyasaları bir müddet meşgul ederken, gündemin ilk sıralarında yer almaya da devam ediyor. Dünyada da ekonomilere dair enflasyon ve ona bağlı durgunluk (resesyon) ve onlara bağlı 'stagflasyon' korkusunda da yine liderlikten ödün vermiyor.
Savaşın emtia fiyatlarında etkilerinin görülmesinin nedenini gösteren tablolardan biri Özgür Demirtaş tarafından şöyle paylaşmıştı 👇
Kısaca Rusya metal emtia tarafında da iyi bir üretici konumunda bulunuyor.
Demirtaş savaşın ilk günlerinde şöyle bir uyarıda da bulunmuştu👇
Bu uyarıların sonrasında yine Mart ayında dünyada nikel fiyatları tabiri caizse çıldırmış, Londra'da Metal Borsası'nda fiyatlar uçmuş ve günlerce kapalı kalmıştı.
Metal Fiyatları Çıldırdı: İşlemler Durduruldu!
Her ürünün içinde bulunan metaller gündemi uzun süre meşgul etmişti.
Günümüze gelindiğinde hali hazırda modern dünyada aylardır süren ve medeni dünyanın yanı başında yaşanan bir savaş varken, medeni dünyanın uzak bölgelerinde olduğu için konuşulmayan savaşlar da insanlığı etkilemeye devam ediyor.
İnsanoğlu bulunduğumuz yüzyılda teknolojinin şimdilik doruğuna ulaşmışken, yeni tartışma konusunun temel gıda olması bir yandan korkutucu oluyor. Bloomberg HT haberine göre, Gro Intelligence isimli tarım analizleri yapan bir şirket, dünyanın rezervlerinde sadece 10 hafta yetecek kadar buğday kaldığını açıkladı. ABD'den patlak veren 2008 finansal krizi sonrası bu stok görülen en düşük seviye.
Bu gelişmiş yüzyılda temel gıda maddelerinin hemen ardından gelen teknolojik araçlar da metal emtia fiyatları ile tehlike sinyalleri verir mi?
Bakır, insanlık tarihinde çok eski çağlardan beri kullanılagelse de uygarlığın ilerlemesi ile daha ihtiyaç dahilinde bir metal haline geldi. Günümüzde bakır dünyada en çok kullanılan ikinci metaldir. Bakır, endüstride, iletişimde, makinelerde birçok üründe, yüksek iletkenlik özelliğine sahip olması nedeniyle vazgeçilmezdir. Ayrıca paslanmaz özelliğinden dolayı da tercih edilir. Kaynak işlemlerinde de kullanılan bakırın en çok kullanıldığı alanlar olarak; elektrik üretim ve iletim, inşaat, ulaşım makine ve teçhizatı sayılabilir.
Dünyanın gelişimine bakıldığında hayat standartlarındaki değişim bakıra olan talebin devamlı olarak artacağını gösteriyor
Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü'nde yer alan bilgiler, bakırın kullanım alanları ve bu alanlardaki toplan kullanım oranlarını şu şekilde göstermektedir:
Elektrik ve elektronik sanayii %50
İnşaat sanayii %17
Ulaşım sanayii %11
Endüstriyel ekipmanlarda %14
Askeri ve diğer sanayii kolları %8
Piyasa bilgilerine geçmeden kısaca bakıldığında, dünyada emtia denilen olgu hayatımızı önce tarım ile sonra enerji ve metaller ile etkiliyor. Fiyatları yakından izlemek ekonomi ve gidişat ile ilgili önemli göstergeler içerirken, dünyanın nereye gittiğini de anlamamıza yarıyor
Londra'da bakır fiyatları, Çin'de Covid-19 kısıtlamalarının gevşemesinin talepte toparlanma beklentilerini yükseltmesi ve zayıf doların desteği ile yedi haftada ilk haftalık kazancına ilerliyor.
Londra Metal Borsası'nda üç ay vadeli bakır, dün %2 arttıktan sonra bugün erken saatlerde %0,4 düşerek 9.377,50 dolar/tona geriledi. Kontrat, bu hafta şimdiye kadar %2,4 civarında yükseliş yaşadı.
Shanghai Vadeli İşlemler Borsası'nda Haziran vadeli bakır, %0,5 artarak 71.710 yuan/tona (10.656 dolar) çıktı.
Citi, bakır fiyatlarının kısa vadede 8,500 dolar/tona düşmesini bekliyor.
Citi Research, Londra Metal Borsası'nda bakır fiyatlarının 0-3 ay içinde 8.500 dolar/tona düşmesini beklediklerini açıkladı.
Banka, aynı dönemde alüminyum fiyatlarının 2.700 dolar/ton, nikel fiyatlarının 25.000 dolar/tona ve çinkonun 3.300 dolar/tona gerilemesini öngörüyor.
SHFE'de bakır ve alüminyum stokları azaldı.
Şanghay Vadeli İşlemler Borsası (SHFE) depolarında bakır stokları geride bıraktığımız hafta 936 ton azaldı.
SHFE'nin haftalık açıkladığı stok verilerine göre, aynı dönemde alüminyum stokları bin 689 ton azalış gösterdi.
Çin'de demir cevheri, borçlanma faizinin düşürülmesiyle artış yaşadı.
Dalian ve Singapur'da gösterge demir cevheri vadeli işlemleri bugünkü işlemlerde artış yaşadı. Çin'in ipotekler için gösterge referans faizini beklenmedik şekilde geniş bir marjla düşürmesi ve ekonomiyi canlandırmak için daha fazla destek umudunu artırmasıyla haftalık kazançlarına katkıda bulundu.
Dalian Emtia Borsası'nda Eylül vadeli demir cevheri, sabah işlemlerini %3,7 artarak 829,50 yuan/tondan (123,37 dolar) kapattı ve iki günlük düşüşün ardından toparlandı.
Singapur Borsası'nda Haziran kontratı, %2,2 artışla 129,25 dolar/tona yükseldi. Şanghay Vadeli İşlemler Borsası'ndaki çelik fiyatları ve Dalian'daki diğer çelik üretimi girdileri de yükseldi.
SHFE'de inşaat demiri %2,3, sıcak haddelenmiş rulo %2 ve paslanmaz çelik %3,4 arttı. Dalian'da koklaşabilir kömür %1,8, kok kömürü %2,5 arttı.
Analistler, Çin Merkez Bankası'nın kredi prim oranını düşürmesinin %5,5 büyüme hedefine ulaşmada büyük bir girişim olduğuna dikkat çekti.
Diğer yandan da Çin'deki karantinaların etkisi ile limanlardaki sıkıntı verilere de yansıyor.
Denizcilik danışmanlık Şirketi Drewry tarafından hazırlanan Dünya konteyner endeksi 19 Mayıs ile sona eren bir haftalık dönemde yüzde 0,1 düşüş gösterdi. Böylece endeks üst üste 12'inci haftasında da geriledi.
Drewry tarafından yapılan açıklamaya göre, Dünya Konteyner Endeksi söz konusu dönemde 40’lık konteynerin spot navlun fiyatlaması 7 bin 648,18 dolar olarak belirlendi. Endeks geçen hafta 7 bin 657,20 dolar seviyesinde bulunuyordu.
Endeksin geçen yılın aynı ayına göre artışı yüzde 24,7 olurken, yıl başından bu yana ortalama fiyatlama 8 bin 712 dolar olurken, 5 yıllık ortalama olan 3 bin 352 doların 5 bin 360 dolar daha üzerinde belirlendi.
Bunlar ne mi demek? Aşağıdaki paylaşımda Çin'de limanlarda bekleyen gemiler görülüyor.
Paylaşımda ise, 'yeni savaş' diye tabir edilen durumun Çin tarafında nasıl kontrol edileceği, 400 milyon kişinin kilit altında olduğundan yola çıkarak zincirleme etkilerle ürünler için limanlarda kaos ve gecikmeler yaratıldığı, malzeme sıkıntısı yaşandığı, fiyat artışları olduğu, küresel ekonomide yavaşlama ile Çin batı varlıklarını ucuza satın aldığı belirtiliyor.
"Çin'in sıfır vaka politikası ile limana giremeyen gemiler"
Son cümle en önemlisi: "Önemli bir küresel kıtlık geliyor"
Sizce de kıtlık kelimesini daha fazla duyar olmadık mı?
Paranoya mı yapıyoruz sizce? Yoksa "Komplo Teorisyeni" olma kariyerinde doğru yolda mıyız? Yorumlarınızı bekliyoruz👇
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Yorum Yazın
bu tarz haberleri görünce hükümete içimden yine bir şeyler diyorum . gerçekten hain, pislikler. dünyada kendi kendine yeten nadir ülkelerden biriydik. getird... Devamını Gör
Burada yazılanların hepsi maalesef gerçek, sonbaharda özellikle ekmek fiyatlarının 10-15 TL civarında olacağı öngörülüyor. Pandemi- savaş ve yapay kıtlık hep... Devamını Gör