Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Dev Şirketlerin Doğal Gıda Yalanları
Dev Şirketlerin Doğal Gıda Yalanları
Satın Aldığınız Gıdalarda %100 Doğal Yazıyorsa 2 Kez Düşünün
Gıda Endüstrisinin 6 Büyük Yalanı
Bugünlerde marketten satın alacağınız %100 doğal! ürünlerin gerçekten de doğal olup olmadığını anlamanız için pazarlama, gıda, kimya konularında bilgilerinizi sürekli taze tutmanız gerekebilir.
Ürünlerin üzerine yazılan bir sürü terim veya yapıştırılan bir çok etiket aslında o ürünü daha sağlıklıymış gibi göstermekten başka bir şey olmayabilir. Gıda Endüstrisindeki terminoloji ne yazık ki bir çok belirsiz ve anlaşılmaz ifadeler barındırıyor ve bunların çok azı sizi zararlı içeriğe sahip bir ürün satın almaktan koruyabilir. Büyük şirketlerin tek amacı ürünleri satmak. Ekonomik sistemin bir sonucu olarak etik, kârlılıktan ne yazık ki sonra geliyor.
1- Tamamen Doğal
“Tamamen doğal” etiketi kelimelerin anlattığı kadar doğal olmayabilir. Amerika’daki Gıda ve İlaç İdaresi (FDA), “doğal” terimini henüz tam olarak tanımlayabilmiş değil ve kullanılan bu terim oldukça yoruma açık görünüyor. Üzerinde “doğal” yazan bir yiyecek, içerisinde koruyucu madde bulundurabilir veya mısır şurubu içeriyor olabilir. “Doğal” terimi ile bu gıdalarda anlatılmak istenen şey aslında, yiyecek içerisinde renklendirici, tatlandırıcı veya bunlar gibi sentetik bir katkı maddesi olmadığıdır. Etiketlerinde veya ambalajlarında “tamamen doğal” ibaresi gördüğünüz gıdalar aslında o kadar da doğal değiller.
2- Zenginleştirilmiş İçerik
Çok popüler ifadelerden biri de “mineral ve vitamin açısından zenginleştirilmiş”tir. Bir çok atıştırmalık üründe bu ifadeye rastlamanız mümkün. Bu ifade gerçekten de bir çok kişinin bu gıdaların daha sağlıklı olduğuna inanmasını sağlıyor. Ancak gerçek olan, zenginleştirme denen sürecin hala sorgulanan bir işlem olması. Zenginleştirme esnasında kullanılan mineral ve vitaminler belli koşullarda sentetik olarak üretiliyor ve muhteviyatlarında doğal olmayan ve sağlığımıza tehdit olabilecek katkılar bulunduruyorlar. Örneğin bu süreçte en çok kullanılan katkı maddelerinden biri amonyaktır.
3- Çiftlik Balığı
Çiftlikte yetişmiş balık tabiri iyi bir seçim gibi gözükebilir. Böyle bir seçim yarak çevreye saygılı bir tüketici olduğunuzu bile hissedebilirsiniz. Ancak bu şekilde büyütülen balıklar büyük havuzlarda antibiyotikler alarak beslenmiş ve zor koşullarda hayatta kalabilmeleri için böcek ilaçlarına maruz kalmışlardır. Bu balıkları alıp yemeniz, onların tükettiği her şeyi de bünyenize almanız anlamına gelmektedir.
4- Özgürce Dolaşan Tavuk
Bazı tavuk veya yumurta gibi tavuk ürünlerinde yeni yeni popüler olan ifadelerden biri de bahsi geçen tavuğun veya bahsi geçen yumurtayı üreten tavuğun doğal ortamda özgürce dolaştığı ve yemlendiği ifadesidir. Bugün herhangi bir markete girip bu tarz ifadelere sahip yumurta görmemeniz neredeyse olanaksızdır. Bunlar genellikle organik yumurta adı altında satılırlar. Ancak bu ifadenin daha açıkça detaylandırılmış halini yazan bir ürün bulamazsınız. Yani bu hayvancıkların ne miktarda, ne kadar sürede ve hangi kalitede doğal ortama salındıklarına ait bir detay yoktur. Çünkü herhangi bir kuruluş tarafından, bu ifadeyi karşılayacak hiçbir kriter belirlenmemiştir. Günde sadece 5 dakika bu şekilde yemlenmelerini sağlamak, ifadeyi ambalajın üzerine yazmaya yeterlidir.
5- Tazeliği Korunmuş Gıdalar
Çok popüler ifadelerden biri de hemen her paketlenmiş ya da konserve yiyecekte görebileceğiniz “tazeliği korunmuş” ifadesidir. Aslında bununla anlatılmak istenen, yiyeceğin ömrünü kısaltan küfü engellemek için farklı koruyucu maddelerin yiyeceğe eklenmiş olmasıdır. Bu şekilde ilave edilen doğal olmayan katkı maddeleri sayede yiyecek yine doğal olmayan uzun bir süre boyunca taze kalmaktadır. Bu koruyucu maddelerin insan hücrelerini bozup kansere yol açabileceği kanıtlanmıştır.
Yorum Yazın