Görüş Bildir
Haberler
Han Solo'dan Rambo'ya! Yetenek Abidesi Al Pacino'nun Reddettiği İnanılmaz Roller

Han Solo'dan Rambo'ya! Yetenek Abidesi Al Pacino'nun Reddettiği İnanılmaz Roller

claude cahun
28.08.2021 - 08:30

50 yılı aşkın sinema kariyerinde The Devil's Advocate'ten The Godfather'a büyüleyici filmlerde rol alan, yeteneğiyle ününe ün katan aktör Al Pacino, reddettiği rollerle de şaşırtıcı bir şöhrete sahip. Öyle filmlerdeki rolleri reddetmiş ki, sayesinde çoğu oyuncunun önü açılmış! İşte Al Pacino'nun geri çevirdiği 10 rol;

Not: Film açıklamalarında Beyazperde ve Sinemalar.com'dan faydalanılmıştır.

Kaynak: https://www.mentalfloss.com/article/6...
İçeriğin Devamı Aşağıda

1. Days of Heaven (1978) - Bill

1. Days of Heaven (1978) - Bill

Days of Heaven'daki Bill rolünü yalnızca Al Pacino değil, Dustin Hoffman da reddetti. Sonuç olarak rolü kapan Richard Gere harika bir iş çıkarttı. 

Filmin konusu şöyle: 20. yüzyılın başlarında geçen hikaye, iki yoksul aşığın, Bill ve Abby’nin hikayesini anlatır. Bill çalıştığı yerdeki patronunu öldürdükten sonra kız arkadaşı Abby’i de yanına alarak, Texas’a kaçar. Burada varlıklı bir çiftçi için çalışmaya başlayan genç adamın patronu teşhisi konulmayan bir hastalığa kapılır. Kısa bir sürede ölecek olan bu adamın mirasını ele geçirebilmek için son derece kurnaz bir plan hazırlayan Bill, kendisini ve sevgilisini içinden çıkılması güç bir durumda bulacaktır. 

Eşsiz bir görselliğe sahip olan ve ‘En İyi Sinematografi’ kategorisinde Oscar’ı kazanan film usta yönetmen Terrence Malick’in başyapıtlarından biri.

2. Kramer vs. Kramer (1979) - Ted Kramer

2. Kramer vs. Kramer (1979) - Ted Kramer

Al Pacino, Robert Benton imzalı Kramer vs. Kramer'daki Ted Kramer rolünü daha filmin senaryosunu bile okumadan reddetmiş. Çünkü Ted'in kendisi için doğru rol olmadığını hissetmiş. Rolü kabul eden Dustin Hoffman ise filmdeki performansıyla Oscar'ı kucakladı. 

Filmin konusu şöyle: Bir gün bir kadın, kocasını terk etme kararı verir ve onu oğlu ile baş başa bırakarak çekip gider. İşte tam da burada bir anne ve babanın, gerçek anlamda ebeveyn olmayı öğrenme süreçlerinin ilk adımı atılır. Ted işkolik biridir başlangıçta ve oğlu Billy için gereken zamanı ayırması çok zordur. Bir kahvaltı sonrasında ne olması gerektiğini bile bilemez. Ve aslında oğlunu hiç tanımamaktadır. Yine de zaman onlara her şeyi sevgi ile öğretecektir. Tam yakınlaşma ve o bağ kurulduğu anda anne Joanna ortaya çıkar ve oğlunun velayetini ister. İşte o andan itibaren de kıran kırana bir ebeveynlik mücadelesi başlar. Avery Corman'ın romanından uyarlanan film gerçek bir kült kategorisine girmiştir.

3. Die Hard (1988) - John McClane

3. Die Hard (1988) - John McClane

Brıce Willis'in sinema yaşamındaki en önemli rollerden olan John McClane, ilk başta Al Pacino'ya teklif edildi. Pacino rolü reddettikten yıllar sonra yaptığı bir açıklamada, Willis'i kastederek 'O çocuğa bir kariyer sağladım' dedi.

Filmin konusu şöyle: New York Polis Departmanı dedektifi John McClane, günden güne uzaklaştığı karısı Holly’le arasını düzeltmek ve tekrar barışmak için Noel gecesi Los Angeles’a gelir. Holly şirketinin yılbaşı partisi için Nakatomi Plaza’dadır ve McClane bu binaya doğru yola çıkar. McClane plazaya vardığında kıyafetlerini değiştirmek için bir odaya girer. Bu esnada bir grup Alman terörist binayı kuşatarak içindeki insanları rehin alır. Ellerinden kurtulabilen tek kişi McClane’dir. Şimdi McClane’e düşen görev içerisinde eşinin de bulunduğu bu kalabalığı kurtarmak olacaktır. 

Aksiyonun sinemasının en önemli örneklerinden biri olan Die Hard kendisinden sonra çekilen üç devam filmiyle bir seri haline getirilmiştir. Bruce Willis’in dünya çapında tam anlamıyla tanınmasını sağlayan film Akademi Ödülleri’nde dört kategoride Oscar’a layık görülmüştür.

4. First Blood (1982) - John Rambo

4. First Blood (1982) - John Rambo

Pek çok kaynağa göre 'Rambo karakterinin çok daha deli bir adam olması gerektiği' için Al Pacino bu rolden vazgeçiyor ve rol Sylvester Stallone'a gidiyor.

Filmin konusu şöyle: Vietnam gazisi John Rambo küçük bir kasabanın şerifi tarafından taciz edilince kontrolden çıkar. Eski bir Yeşil Bereli olduğu fark edilinceye kadar iş işten geçer. Rambo bir polisi öldürüp kırsal alana kaçar.

Görevlilerin, bu genç adamın köşeye sıkıştırıldığında tam bir ölüm makinasına dönüştüğünü anlamaları için mıntıkadaki silahlı personelin çoğunun hayatını kaybetmesini beklemek gerekecektir. Yardım için bölgeye Rambo’nun Vietnam’daki komutanı Albay Trautman gelir. Kendi yetiştirdiği ölüm makinasını yakından tanıyan tecrübeli askerin, yetkililere tek bir önerisi olacaktır: 'Ceset torbalarını hazır edin!'

Birçokları için İlk Kan; Sylvester Stallone’nun en iyi performansını barındıran, çok az diyalog içeren ve üçlemenin diğer halkalarına göre aralarında en iyi olan film.

5. Pretty Woman (1990) - Edward

5. Pretty Woman (1990) - Edward

Pretty Woman'daki Edward, Al Pacino'nun içine sinmeyen, kendisini rolü canlandırmaya uygun hissetmediği bir başka film... Pacino olmayınca başrol Richard Gere'e gidiyor.

Filmin konusu şöyle: Son derece varlıklı bir işadamı olan Edward gösterişli olmasına rağmen sahte şeylerle örülü hayatından oldukça sıkılmıştır. Kendisini sokaklara attığı bir sırada Vivian isimli oldukça çekici bir sosyetik hayat kadınına rastlar ve o geceyi birlikte geçirirler. Bu sırada ilginç bir karar alırlar. Bir hafta boyunca birlikte olup sevgili gibi yaşayacaklar, bir haftanın ardından da yollarını ayıracaklardır. Bu süreç boyunca ikisinin hayatlarında da büyük duygu değişimleri olur. 

Başrolleri Julia Roberts ve Richard Gere tarafından canlandırılan film dönemin en önemli romantik komedilerinden biriydi.

İçeriğin Devamı Aşağıda

6. Beverly Hills Cop (1984) - Axel Foley

6. Beverly Hills Cop (1984) - Axel Foley

Axel Foley rolü için Al Pacino'nun yanı sıra Sylvester Stallone, James Caan gibi oyunculara da teklif gitti ancak hepsi rolü reddetti. Nihayetinde Eddie Murphy efsane rolü kapmış oldu. 

Filmin konusu şöyle: Detroit Polis Departmanı'nda çalışan Axel Foley, öldürülen bir arkadaşının intikamını almak istemektedir. Amacına ulaşmak için yetkilerini kötüye kullanabileceği şüphesiyle Foley’nin Detroit’ten uzaklaştırılır. Tayin edildiği Beverly Hills’de Foley’nin ününü duymuş olan polis şefi Bogomil ona beladan uzak durmasını öğütler. Fakat Foley’nin aklı halen arkadaşının ölümündedir. Her türlü riski göze alan Foley iki polis arkadaşı Rosewood ve Taggart’ın yardımıyla peşinde olduğu İngiliz suçlu Steven Berkoff’un yaşadığı eve baskın düzenler. 

Polisiye komedi türünün pek çok başarılı örneğini sunan yönetmen Martin Brest, bu filmle büyük gişe ve satış başarısı yakaladı. O güne kadar sadece iki filmde rol almış olan Eddie Murphy, Sosyete Polisi ile dünya çapında üne kavuşmuştu.

7. Born on the Fourth of July (1989) - Ron Kovic

7. Born on the Fourth of July (1989) -  Ron Kovic

Pacino aslında Ron Kovic rolünü kabul etmişti, ancak yönetmenin değişmesiyle filme veda etti. Rolü kapan isim Tom Cruise oldu. 

Filmin konusu şöyle: Amerikalı Ron Kovic gönüllü olarak Vietnam'a savaşmaya gider. Ancak savaşın acımasız, sert yüzü kendini gösterir ve Kovic evine belden aşağısı felç olarak geri döner. Genç yaşta sakat kalmanın verdiği ruhsal acıya katlanmanın yanı sıra, uğrunda felç olduğu ülkesinin gazilere saygı göstermediğini gören Kovic, ihanete uğradığını hisseder ve savaş karşıtı gösterilere katılarak kendi mücadelesini başlatır.

Vietnam üçlemesinin ikinci filmi olan Born On The Fourth Of July'da sıcak savaş sahnelerine fazla yer vermeyen Oliver Stone, bu kez de savaşın insan üzerindeki olumsuz etkilerini göstererek muhalif tavrını ortaya koyuyor.

Film 1989 yılında, 8 dalda Oscar’a aday gösterilip yönetim ve montaj dallarında ödüle layık görülmüştü. Ayrıca Tom Cruise, Ron Kovic rolü sayesinde ilk defa Oscar’a aday olmuş ancak ödülü My Left Foot filmindeki Daniel Day-Lewis’e kaptırmıştı.

8. Star Wars (1977) - Han Solo

8. Star Wars (1977) - Han Solo

Pacino, 'senaryoyu anlamadım' diyerek Han Solo rolünü Harrison Ford'a emanet etti... 

Filmin konusu şöyle: Luke Skywalker (Mark Hammil) amcası ve teyzesiyle tarım işinde uğraşmaktadır. Ne kadar Akademi'ye katılıp 'jedi' olmak istese de amcası buna karşı çıkmaktadır. Bu arada şeytani bir imparator galaksiyi ele geçiriyor ve 'Ölüm Yıldızı' denilen, gezegenleri yok edebilecek güce sahip olan bir gemi yapıyor. Direnişçilerin başı olan Prenses Leia (Carrie Fisher) bu geminin planlarını ele geçiriyor ve R2-D2 (Kenny Baker)'nun içine koyuyor. Bu planların Obi-Wan Kenobi (Alec Guinness)'ye ulaşması gerekiyor. R2-D2 önce Luke Skywalker'la karşılaşıyor ve birlikte Obi-Wan Kenobi'yi buluyorlar. 'Ölüm Yıldızı'nı yok etmek için Han Solo (Harrison Ford) ve Prenses Leia'yla birlikte imparatora savaş açıyorlar.

9. Lenny (1974) - Lenny Bruce

9. Lenny (1974) - Lenny Bruce

Al Pacino, yıllar sonra Lenny Bruce'un biyografisinde Lenny'e hayat vermeyi reddettiği için çok pişman olduğu itiraf etti. Ayrıca başroldeki Dustin Hoffman'ın performansını da harika bulduğunu sözlerine ekledi. 

Filmin konusu şöyle: Amerikalı stand-up 'sanatçısı' Lenny Bruce’un kariyerini ve trajik sonunu (aşırı doz uyuşturucudan ölü olarak bulunmuştur.) ortaya koyan film; şaşırtıcı bir şekilde Bruce’un hayata bakışını ve sivri dilli sanatını ortaya koymayı başarıyor.

Filmde, Bruce’un sahnede kaldığı dönemde yaşadıklarını, özellikle de sivri dili ve argoyu eleştirel bir araç olarak kullanması nedeniyle yaşadığı problemleri izliyoruz.

Şüphesiz filmin en unutulmaz yanlarından biri de, Dustin Hoffman’ın olağanüstü oyunculuğu. Yetenekli oyuncu genç yaşta bu unutulmaz karakteri başarıyla beyazperdede canlandırıyor.

10. Apocalypse Now (1979) - Willard

10. Apocalypse Now (1979) - Willard

Francis Ford Coppola ile iki efsane The Godfather filmine imza atan Pacino, yönetmenin tarzını bildiği için rolü reddetmiş. Pacino 'aylarca çamurun içinde debeleneceğini' bildiğinden rolden vazgeçince Yüzbaşı Willard'a Martin Sheen hayat vermiş. 

Filmin konusu şöyle: Kıyamet, yerel bir kabilenin tanrısı ilan edilen bir adamı öldürmekle görevli bir adamın hikayesini anlatıyor. Yüzbaşı Willard ve ekibinin görevi, Vietnam'da Amerikan ordusuna isyan eden ve vahşi bir şekilde bir orman kabilesini yöneten Albay Walter Kurtz'ü öldürmektir. Kurtz’ün izini süren Willard, savaşın acımasızlığı altında giderek takip ettiği kişiye benzemeye başlayacaktır. 

Joseph Conrad’ın 'Karanlığın Kalbinde' kitabından ve karısının notlarından da faydalanarak Francis Ford Coppola tarafından uyarlanan film, sinema tarihinin en ünlü savaş filmlerinden biri kabul ediliyor. Coppola, kitaptaki hikayeyi Vietnam Savaşı’na uyarladı.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
14
6
2
1
1
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Msbaykar

İyi de burada listelenen filmlerin hiç biri alpacino ya uygun değil ki.

Gizem Yenikler

Çok iyi oyuncu

favilla favilla

Pretty Woman mi bu teklifi götüren kimmiş Allah aşkına pacinoya , ne alaka yahu ajajsjsj