Fenerbahçe - Molde Maçı İçin Yazılmış En İyi 10 Köşe Yazısı
Parayla saadet olmaz - Şansal Büyüka
Fenerbahçe’nin grubundaki maliyeti ve değeri, diğer üç takım Ajax, Celtic ve Molde’nin toplam değerinden daha fazla... Hele Molde, 16.5 milyon euroluk değeri ile bir Nani, bir Van Persie, bir Kjaer maliyeti bile değil... Fenerbahçe’nin bir sezonluk eşofman, forma, pabuç maliyeti bile bu Molde takımının toplam değeri kadar vardır. Ama o Molde, özellikle ikinci yarıdaki futboluyla Fenerbahçe’ye pabucu ters giydirdi. Futbolda para çok şey, ama her şey değil... Ne yaptı Molde... İlk on dakika ile bir eksik kaldığı son on dakika dışında iyi savundu, Fenerbahçe gibi boş alan bırakmadı, fırsat bulduğunda da Fenerbahçe gibi orta sahada top çevirip zaman yitireceğine, dikine hücum ile golleri bulup adeta Fenerbahçe’nin bağrına saplandı.
Fenerbahçe maçın daha ilk dört dakikası içinde ikisi Van Persie, biri Volkan, biri Ozan ile dört mutlak fırsatı kullanabilse, oyunu 4-0’a getirebilirdi. Oyun döndü dolaştı 90 dakikanın sonunda Molde’nin 3-1 galibiyeti ile bitti. Van Persie o kadar bitik ki, fizik gücü kalitesini taşımaya yetmiyor. Attığı şutlar şimdilik “kaleciye pas” kıvamında...
En pahalı keçiboynuzu - Bağış Erten
Futbol basit oyun. Biz ne kadar sofistike hale getirmek istesek de öyle. Anlaması da basit, analizi de. İşin âlimleri 3. bölgede çoğalamamadan bahsediyor, spor yazarları kopuk oyundan dem vuruyor, taraftar da daha atağa kalkarken koyuyor tepkisini. Hepsi aynı yere çıkıyor aslında. Onca parayla, onca yıldızla kurulmuş bir takım olarak feci durumda Fenerbahçe. Pas trafiğini efektif kullanamıyor. Koşu verimliliği düşük ve usta ayakların mucizeleri dışında oyunu değiştirebilecek temel bir planı yok.
E o zaman sormazlar mı insana? Onca para neden harcanıyor bu oyuna? Bundan daha pahalı bir futbol var mı yeryüzünde? Buna değer mi? Artık şunu anlamanın zamanı gelmedi mi? Oyun, düzen, plan olmayınca varyasyon ne olursa olsun işlemiyor. Tek forvet, çift forvet, on numara falan hikâye. Çünkü Van Persie hâlâ güçsüz. Nani sürekli top eziyor.
Vitor görüşme odasına! - Serdar Ali Çelikler
Artık yeterli zaman geçti. Ligi, takımını, camiasını tanıyacak süreyi devirdi. Bu zamana kadar ‘Bekleyelim’ dediğimiz Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörü için eleştirilerimize başlayalım.
Bir kere Molde, sadece fizik gücü yüksek klasik kuzeyli değil. Bayağı top yapabilen, mantıklı çıkabilen ve bir planı olan takım. Tüm Avrupa takımları gibi; artık herkes bir şey oynamaya çalışıyor. Peki biz ne yapıyoruz? “Ben daha kaliteliyim, yıldızlarım var, takım değerim şöyle böyle” deyip dünya gerçeklerinden bihaber şekilde yenilgiler izliyoruz.
Bu skandal sonuç tamamen ama tamamen Vitor Pereira’ya fatura edilmelidir. Birincisi rakip analizini doğru yapamadığı için. O da Molde’nin top da oynayabildiğinden emin değildi.
Ve iflas! - Gürcan Bilgiç
Önce Shakthar maçları geldi önümüze. 'Acemi' iki maça da aynı takım ve aynı taktikle çıktı. İkincisinde kendini oyundan da attırdı. Rize maçı bittiğinde, 'Tek forvete döndük çünkü defansif olarak zaaflar veriyorduk. Türkiye'yi tanıdım' dedi. Sonra ilk maça (Antalya) yine çift forvetle çıktı. 'Büyük takım iki santraforla oynar' gibi ucube bir demeç verdi.
Sonra Avrupa Ligi'nin ilk maçına tek forvetle çıktı. 'Kulübemde yedeğim yok. Bursa ile oynayacağız lig de. Tedbirli olmak zorundayım' dedi. Kendisine yıldızlarla dolu kadro veren yönetimi ateşe attı bu kez. Üçüncü forveti yokmuş, durumu sıkıntılıymış.
Hamza hocayı kurtardı - Mehmet Demirkol
Açık söylemek gerekirse bu kadroya bu oyunu oynatabilmek olağanüstü bir durum. Ve bu durumun etkisi her yere dokunacak. Şehrin karşı yakasına da. Dünkü dip oyunla Pereira, Hamzoğlu’nu da kurtardı aslında.
Maçın ilk 5 dakikasındaki net 3 pozisyonun anlattıkları var.
- Uzun iri Norveç takımı iyi dursa da, kötü reaksiyon veriyordu. Her doğru ve çabuk hücum girişimi gol pozisyonu yarattı. Devrenin sonunda Raul’un arkaya attığı Nani’nin tamamladığıyla gelen gol de bunun bir örneğiydi. Fenerbahçe çabuk olduğu, doğru paslarla oynadığı her an şans yakaladı.
Diego’nun alternatifi yok - Altan Tanrıkulu
İlk 5 dakikada kaleyi zorlayan, 5 gol girişimi yapan ve seyirci baskısıyla rakibi sahasına hapseden bir Fenerbahçe vardı.. Molde ilk anlarda zayıf bir rakip görüntüsü veriyordu.. Kuzey ekiplerine karşı zaman zaman Avrupa’da çok zorlanan Türk takımlarını düşününce bu maçın sonucunun bu kadar ilginç olacağı hiç aklıma gelmemişti..
Zor da olsa kazanmasını bekliyordum Fenerbahçe’nin.. Kazanmasını bekliyordum da formsuz ve fiziki olarak yetersiz Van Persie’nin sahaya sürülüp Fernandao gibi etkili ve fizik gücü müthiş bir forvetin yedek kalmasını beklemiyordum..
Bir noktanın altını kalın çizgilerle çizeyim.. Tek yenilgi ile UEFA Avrupa Ligi şansı bitmez.. Ligdeki durumu belki de pozitif yönde etkilenir Fenerbahçe’nin.. Bu baskıyı kıracak gücü de var Sarı-Lacivertli ekibin..
Futbolun değişmez kuralı - Rıdvan Dilmen
Hayal kırıklığı bir sonuç... Bu skoru duyan maçı izlemeyen herkes şaşırmıştır.
Nani ve Volkan'lı, Fernandao'lu, Van Persie'li, yani 4 forvetli, yorulmaya başlayan Meireles'li, yani 1.5 orta sahalı Fenerbahçe'yi izleyenler de şaşırmamıştır. Özellikle orta sahayı rakibe verdiğiniz zaman rakibin gol pozisyonuna girmemesi Avrupa'nın orta sıra takımlarından birine karşı da olsa mümkün değil.
Fenerbahçe de orta sahayı rakibe teslim etti. Fenerbahçe'nin 58.dakikadaki Topal-Fernandao değişikliğinden sonra şöyle bir tablo oluştu:
Çubuklu formalılardan dönen topları, beyazlı futbolcular alıyor. Dönüp bir bakıyor, önünde 50 metre alan var. 5 tane de beyazlı arkadaşı var. Sürebilir, sağa verebilir, soldaki arkadaşına verebilir, yanına verebilir. 4-5 alternatifi kullanarak hücum yapabilir.
Pereira görürse - Dr. Gürkan Kubilay
Baskılı başladı F.Bahçe 3 dakikada Persie, Ozan ve Volkan'la 3 şut attı, hemen kanatlara yıktı oyunu. Şener'in ortasında Ozan 4. pozisyonu bulduğunda dakika daha 4 idi.
Ama 6. dakikada sol kanattan ortaya vurdurulan kafa handikap ve gelecek tehlikelerin handikapı idi. 6 dakika sustu takım sonra, Persie'nin cılız plasesine kadar.
Bulduğumuz pozisyonları hızlı oynayınca buluyorduk. Rakip set oyununa dönünce duvar oluyordu çünkü. Hızlı hücum ve kanat ortası ile bitirme kombinasyonunu işe yaradığı 22'deki Şener-Volkan pozisyonunda kendini yine gösteriyor ama F.Bahçe ilk 45 dakikada yavaş oynuyordu.
Pereira krediyi tüketiyor - İlker Yağcıoğlu
Günümüz futbolunda olmazsa olmaz bir numaralı kural fizik olarak güçlü olacaksınız.
Eğer rakibinizden güçlü değilseniz istediğimiz kadar kaliteli ayaklara sahip olun sahada istediğinizi alamazsınız. Dün akşam Fenerbahçe'nin Saracoğlu'nda aldığı beklenmedik yenilginin altında yatan sebep budur. Pereira ne açıklarsa açıklasın ister laktak testi yaptırsın ister yaptırmasın bir tek gerçek var ki sezon başından bu güne kadar geçen 3 aylık sürede neredeyse hiçbir oyuncu gerçek kapasitesinde değil. Böyle olunca da kalite güçle birleşmediği için Fenerbahçe takımı şuan hiç tat vermiyor.
Maçın özeline girersek ilk 3 dakikada Fenerbahçe neredeyse maçı bitirecek pozisyonlar yakaladı. İlk devre genelinde de girmiş olduğu gol pozisyon sayısı tam 13...
Fiyasko - Zeki Çol
Bir kendine bakacaksın... Bir de rakibe.
Önce bir kıyaslamayı yapacaksın. Yıldız sende... Kalite sende... İddia, hava, popülarite sende. Ama oyunda yoksun... Mücadelede yoksun... Skorda hiç yoksun. Avrupa futbolunda esamesi bile okunmayan bir rakip karşısında, üstelik de sahanda kayıplardasın. Çünkü ve maalesef hâlâ takım değilsin. Hâlâ ne yaptığını, ne oynadığını bilmiyorsun.
Fenerbahçe bir geçiş döneminde dedik... Haftalardır sabırla bekledik. İyi oynamadığını belirttik. Kazanmasına karşın takım bütünlüğünü yakalayamadığından söz ettik. Oyunla değil, oyuncuların bireysel becerileriyle gittiğini söyledik. Dünü görünce, o fiyaskoyu izleyince, koca Fenerbahçe'nin sahadaki aczini seyredince... Tahammüllerin de sonuna geldik.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!