Araştırma Esnasında Bir Proton Işını Tarafından Vurulan Rus Fizikçi: Anatoli Bugorski
Rus fizikçi Anatoli Bugorski, 13 Temmuz 1978'de Bugorski bir arızayı kontrol etmek için güvenlik mekanizmasının kapalı olduğunu fark etmeden senkrotona eğildi. O esnada bir proton ışını kafasını delip geçti! Peki Antoli Bugorski kimdir?
Buyurun hikayesine beraber bakalım.👇
Geçen haftaki içeriğimize de göz atmayı unutmayın;
Rus fizikçi Anatoli Bugorski ile tanışın: Kendisi, 1978 yılında başına gelen bir kaza nedeniyle tarihin en çok dikkat çeken isimlerinden biri haline geldi.
Anatoli Petrovich Bugorski 25 Haziran 1942'de Rusya'da doğdu. 1978 yılında, 36 yaşındayken, Moskova'nın yaklaşık 96 kilometre güneyinde küçük bir kasaba olan Protvino'daki Yüksek Enerji Fiziği Enstitüsü'nde parçacık fizikçisi olarak çalışıyordu.
Protvino, Soğuk Savaş döneminin bilim patlamasının yaşandığı bir kasaba olarak, öncelikli amacı nükleer araştırmalar olmak üzere kurulmuştu.
Burada bilim insanları aileleriyle birlikte yaşayabiliyor ve çok gizli çalışmalarını meraklı gözlerden uzakta yürütebiliyorlardı.
13 Temmuz 1978'de Bugorski bir arızayı kontrol etmek için güvenlik mekanizmasının kapalı olduğunu fark etmeden senkrotona eğildi.
Fakat o esnada kafasını, bir proton demeti ve atışın hedeflenen noktasının arasına soktu. Discover Magazine'e göre, Bugorski aniden 'bin güneşten daha parlak' bir parıltı gördü.
Bugorski 3,000 mSv radyasyona maruz kaldı.
Tedavi için acilen hastaneye kaldırıldı, ancak tedavisiyle ilgilenen doktor ve bilim insanlarının çoğu onun yürüyen bir ölü olduğuna inanıyorlardı.
Radyasyon ışını, kemik ve beyin dokusunu yakarak Bugorski'nin yüzünün sol yarısının tamamen felç olmasına sebep oldu.
Bugorski'nin yüzünün sağ tarafı yaşlanırken, sol tarafı zaman içinde donup kaldı.
Bugorski ayrıca sol kulağındaki işitme yetisini kaybetmiş ve ara sıra nöbet geçirip zihinsel yorgunluk yaşasa da sağlık durumu oldukça iyiydi.
Şaşırtıcı bir şekilde, proton ışını beynini parçalamış olmasına rağmen, neredeyse hiçbir zihinsel hasar görmedi ve doktorasını tamamlayıp Yüksek Enerji Fiziği Enstitüsü'ndeki araştırmalarına devam etti.
Siz neler düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!
Yorum Yazın