Uzmanlar ABD Başkanı Biden'ın Yemen Açıklamalarını Savaşı Sonlandırmak İçin Yeterli Görmedi
Uzmanlar ABD Başkanı Biden'ın Yemen Açıklamalarını Savaşı Sonlandırmak İçin Yeterli Görmedi
ADEN (AA) - TALAL ARİF/MUHAMMED ES-SAMİİ - ABD Başkanı Joe Biden'ın göreve gelişinden iki hafta sonra tarihi bir kararla, ülkesinin Yemen'deki savaşta Suudi Arabistan'a verdiği askeri desteği sona erdirdiğini ve ilgili silah satışlarını durdurduğunu açıklaması uzmanlara göre barış için yeterli değil.
Yemenli uzmanlara göre, Biden'ın açıklamaları sadece bir sükunet çağrısından ibaret; yoksa 7 yıldır devam eden ve karmaşık bölgesel ağlarla örülü savaşın sona ermesini beklemek şu an için pek gerçekçi görülmüyor.
ABD Başkanı'nın aynı gün Yemen Özel Temsilcisi olarak Tim Lenderking'i ataması ve savaşın son bulmasının gerektiği vurgusu da bir ilk olmakla beraber, hızlı bir barış sürecine girileceği izlenimini uyandırmadı.
Seçim kampanyası döneminde Yemen savaşının sona ermesi gerektiği söylemini dile getiren Biden'ın seçildikten sonra attığı bu adım, uzmanlarca, seçim vaadini gerçekleştirme durumu olarak değerlendirildi.
- Biden'ın sözlerinin sahada karşılığı olacak mı?
ABD'nin diplomasi yaklaşımında ve politikasında yaşanan bu değişime karşın, Yemen sahasında farklı cephelerde İranlı destekli Husiler ile Suudi Arabistan öncülüğündeki Arap koalisyonunun destek verdiği hükümet güçleri arasındaki çatışmalar devam ediyor.
Koalisyon güçleri ayrıca Biden'ın açıklamalarından sonra da birkaç kez Husilerin, Suudi Arabistan'a gönderdiği patlayıcı yüklü insansız hava araçlarının (İHA) düşürüldüğünü duyurdu.
AA muhabirine konuşan Yemenli askeri uzman Ali ez-Zeheb, bu gelişmeler ışığında, Biden'ın kararının Yemen'deki savaşın seyrinde büyük bir etki yapmayacağını, Yemenli tarafların halen barış meselesinde birbirleriyle çekiştiğini söyledi.
Husilerin, barış için, hava saldırılarının durması, ablukanın kaldırılması, Uluslararası Sana Havalimanı'nın yeniden açılması gibi çetin şartlar dayattığını işret eden Zeheb, hükümetin de krize, Körfez İşbirliği Konseyinin (KİK) temsil ettiği Körfez girişimi, BM'nin 2216 sayılı kararı ve kapsamlı ulusal diyalog konferansı temelinde çözüm bulunmasını istediğini söyledi.
Yemenli uzman, 'Husiler ile hükümet arasındaki çatışmalar durmayacak ancak ABD ordusundan istihbarat alamayacağı için Suudi Arabistan'ın Yemen'deki hava saldırılarında hedef hassasiyeti azalacak.' dedi.
Zeheb, Biden'ın, 'Suudi Arabistan'ın egemenlik ve toprak bütünlüğünü savunmasına yardım etmeye devam edeceğiz' sözünün, İHA ya da füze saldırısına uğraması durumunda Riyad yönetiminin silah tedarikine kapı açacağını belirtti.
Ali ez-Zeheb, Biden'ın açıklamalarının ardından çatışan taraflara baskı uygulanacağı ancak Yemen savaşının büyük bir silah pazarı olması ve ABD'nin de zor bir ekonomik süreçten geçmesi nedeniyle bu açığın silah satışıyla kapatılacağı değerlendirmesinde bulundu.
- Savaşın durması barış demek değil
Yemenli siyasi analist Muhammed Mustafa el-Amrani ise Biden'ın açıklamalarını savaşı durdurmaya yönelik bir adım olarak görse de bunun hangi temelde şekilleneceği sorusunun asıl mesele olduğunu söyledi.
Amrani, 'Savaş ilerleyen gün ve haftalarda durabilir ama barışın tesisi zor bir hayal olarak kalacak. Çünkü her bir taraf kendi çıkarlarını korumayı ve yeni çıkarlar elde etmeyi istiyor. Yani, hiçbir taraf, barışın tesisi için gerekli tavizleri vermeye hazır değil.' ifadelerini kullandı.
Amrani, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından desteklenen ayrılıkçı Güney Geçiş Konseyinin (GGK), BAE ve Suudi Arabistan'ın desteğiyle Yemen'in güneyindeki tüm bölgeleri kontrol altına almaya ve güneyde yeniden bir devlet kurmaya, meşru yönetimin ise GGK'yi kendi bünyesine almaya çalıştığını ifade etti.
'Husiler, hiçbir taviz vermiyor ve diğer taraflardan da kendilerine boyun eğmesini istiyor. Meşru yönetim ise Husilerden, ele geçirdikleri bölgelerden çekilmelerini, silahlarını bırakmalarını istiyor. Hiç kimse orta yollu bir çözüme hazır değil.' diyen Amrani, barışın ancak kuzeyde Husilerin, güneyde de GGK'nin devlete boyun eğmesi ve milis güçlerini dağıtmasıyla mümkün olacağını, bunun da meşru hükümete sadık stratejik bir müttefik kanalıyla sağlanacağını savundu.
Yorum Yazın