Türkiye'nin Gündemindeki Soru: #RabiaNazaNeOldu?

Giresun'un Eynesil ilçesinde yaşayan 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan, 12 Nisan günü evinin önünde saat 17:00 sularında ağır yaralı olarak bulundu ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Baba Şaban Vatan'ın ifadesiyle ölüm nedeni 'Gece saat 12:00'ye kadar trafik kazası, 12:00'den sabaha kadar düşme veya intihar, sabah 06:00'dan sonra ise soru işaretiydi.'

Çocuğunun intihar ettiğine inanmayan baba Vatan iz sürdü, kendi imkanlarıyla edindiği bulguları basın ve sosyal medya aracılığı ile paylaştı, yetkililere Rabia Naz'ın ölümünün aydınlatılması için defalarca çağrıda bulundu ve hatta ilçe merkezinde bir de miting düzenledi. 

Ancak Türkiye onun aylar süren mücadelesinden geçtiğimiz günlerde paylaşılan bir dizi tweet sayesinde haberdar oldu. İddialar vahimdi. Baba Şaban Vatan çocuğunun siyah Doblo süren bir sürücü tarafından öldürüldüğünü, delillerin karartıldığını ve olayın etkili siyasi isimler tarafından örtbas edildiğini düşünüyordu... 

Kazadan sonra kendisinin de araştırmalar yaptığını anlatan Vatan, 'Olay günü kızım yaralı olarak bulunduğu saatlerde mahalle sakinleri, siyah bir hafif ticari aracın çok hızlı bir şekilde oradan geçtiğini belirtti. Savcılıktan dosyayı alıp, olay yerinin tutanaklarını inceledikten sonra elbisesindeki farklı tozlardan hızar talaşı, ince saman ve gazete kâğıdı gibi kalıntıların olduğu uyarılarını aldım. Bu tozları kendim de görmüştüm. Bunun üzerinden başlayarak yola çıktım. 3 ay sonra siyah araç durumu ortaya çıktı. Polise saat 17.00 sıralarında bir ihbar yapılmış. Eynesil’de bir kız çocuğuna siyah bir araç çarptığı duyumu aldım. Bu durumu savcılığa da belirttim. Savcılık dosyasında şüpheli geçen ölümün nedeni gece saat 12:00'ye kadar trafik kazası, 12:00'den sabaha kadar düşme veya intihar, sabah 06:00'dan sonra ise soru işareti' dedi.

Anne Atika Vatan ise aynı tarihte DHA muhabirine şu açıklamayı yaptı:

'Kızımın katilleri hala sokaklarda dolaşıyor. Olay zamanı bana çantasını çatıda bulduklarını ve kendisini çatıdan attığını söylediler. O gün yanıma gelmişti ve oyun oynamak için izin vermemiştim. Adli Tıp raporu çıkana kadar her akşam 'kızım benim yüzümden mi, bana kızdığı için mi böyle yaptı' diye düşündüm. Çünkü polisler bana 'çocuğunuz psikolojik bunalıma girdi. Okuduğu kitaplar, psikolojiyi bozan kitaplar ve geri geri çekilip kendini terastan attı' dedi. Bunu duyduktan sonra hiç uyumadım. Vicdan azabından öldüm. Ama rapor, böyle bir şeyin olmadığını, kızımın düşmediği, hatta kendisini oradan atmasının imkânsız olduğu, bu bulguların kesinlikle uyuşmadığını ortaya koyuyor. Ben bu psikolojiyle beraber rüyalar görüyorum. Rüyamda kızım bana ’anne ben intihar etmedim, o adam beni gördü sana neden bir şey söylemiyor’ diyor. Birilerinin gördüğüne inanıyorum, ama korkudan saklıyorlar. Allah rızası için birazcık vicdanınız, insanlığınız varsa konuşun. Bugün banaysa yarın size.'

14 Kasım 2018'de bu defa İHA'ya konuşan Şaban Vatan, kızının ölümü ile ilgili düzenlediği mitingin ardından önce İçişleri Bakanlığı tarafından bir müfettiş görevlendirildiğini ardından da geçtiğimiz günlerde olay yerinde bir keşif yapıldığını belirtti ve şöyle devam etti:

'Keşifte kızım Rabia Naz’ın ağırlığı kadar intihar ettiği iddia edilen yerden iki polis yardımıyla bina üzerinden yere kızımın ağırlığınca çuval atıldı. Çuval atılınca aşağıdaki yeri parçaladı ve çok yüksek bir şekilde ses çıkardı. Bu durum çocuğumun burada bir intihar girişiminde bulunmadığını ortaya çıkartmış oldu.'

8 aydır kızının ölüm olayının çözülmesini beklediklerini kaydeden Şaban Vatan, “Çocuğumun sol ayağı kopar derecesine gelmiş. Atar damar kesilmiş, kan boşalması gereken bir durum, çocuğum şurada boylu boyunca uzanıyor ve bir damla kan yok, ayak temizlenmiş pantolonunda kan var, ayakkabısında kan var ama yanında kan-man hiçbir şey yok. Elbisesinin sağ koluna yeşil renge dönmüş sonra da kızıl renge dönmüş tıbbı sıvı tespit edildi' diye konuştu.

Kızının intihar ettiği iddia edilen yerdeki bulguların da olayın bir intihar olmadığını ortaya çıkardığını kaydeden Vatan 'Bu çocuk buradan düşmüş olsa nasıl yaşayacaktı? Benim çocuğum hastanede benim elimi sıkarak vefat etti. Bu nasıl bir vicdan? Keşif günü bize belirtilen ambulansın önündeki kamera kaydı durumu. Ambulans ilk buraya geldiğinde resmi araçtı ve bir kamera kaydı vardı. Bana polis memurunun belirttiği, ‘2-3 saatlik çekim silinmiş’ dedi. Keşif günü ambulans şoförü bizzat ifade verdi ve dedi ki, ‘En az bir hafta bir aya kadar kayıtlı olarak kalıyor ama bizden kimse kayıt almaya gelmedi’ dedi. Bu nasıl bir Emniyet? Bu nasıl bir çalışma? Burada bir çocuğun can durumu var, burada bir çocuk ölüme terk edilmiş kimse buna ses çıkartmıyor. Ben Türkiye Cumhuriyeti’nde bir ilk olarak evlat mitingi yaptım, bir baba çocuğunun faillerini bulmak için miting yapıyor. Sayın Cumhurbaşkanım bu olayı artık çözün, bizim sabrımız kalmadı, biz adalet istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Sosyal medya ve basın aracılığı ile iddiaları reddeden Canikli 29 Şubat 2019 tarihinde sosyal medya hesabından paylaştığı bir dizi tweet'te 'Rabia Naz Vatan’ın vefatıyla ilgili olarak çok ağır suçlama ile karşı karşıyayım. Soruşturmayla ilgili olarak dosyanın ve soruşturmanın kapatılmasıyla ilgili müdahelede bulunduğum iddia ediliyor. Bir kez daha ve çok net olarak söylüyorum: Bu olayla ilgili olarak en ufak bir müdahelem söz konusu değildir' ifadelerini kullandı.

Dün Canikli'nin, bugün ise Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yazılı açıklaması ardından Facebook hesabı üzerinden bir canlı yayın gerçekleştiren Şaban Vatan, süreç hakkında pek çok detay aktardı ve çocuğu Rabia Naz'ın ölümünün aydınlatılması çağrısını yineledi.

Müge Anlı'nın ekibinin 15 Eylül günü çekim yaptığını, 2 gün daha kalacaklarını beyan ettiklerini söyleyen Vatan 'Pazartesi, salı sizi yayına çağıracağız, iki gün daha kalıp, bu işi çözüp öyle gideceğiz' dediklerini, yemek yediklerini esnada bir telefon geldiğini ve açıklama yapmadan 'Acele bir şekilde dönmemiz gerekiyor, biletlerimiz alınmış ' diyerek ayrıldıklarını ifade etti.