Şaka Değil Gerçek! 1934 Yılında Türkiye'de Kartallar ile Leyleklerin Günlerce Savaştığını Biliyor muydunuz?
İçeriğimizin başlığı size ütopik gelebilir ama ülkemiz bu efsanevi olayı da kimseye kaptırmamayı başarmış.
1934 yılının Haziran ayında Türkiye'nin Bursa, Balıkesir, Manisa ve Aydın illerinde Kartallar ve Leylekler ölümcül bir savaşa girişti.
Günlerce süren ve her iki tarafın da ağır zayiat verdiği savaşın galibi ise leylekler oldu.
Gelin bu enteresan olayın nasıl yaşandığını birlikte anımsayalım.
1934 yılının Haziran ayında başlıyor tüm hikaye. Uludağ zirvelerinden inen altı kartal, gözlerine bir leylek yuvasını kestiriyorlar. Bursa Orhangazi yakınlarında bastıkları bu leylek yuvasında anne ve baba leyleği öldüren kartallar, yavru leylekleri kaçırarak kayıplara karışıyor.
Bu dramatik olayın üstünden yalnızca birkaç gün geçmişken, kartallar aynı bölgede bir başka leylek yuvasına saldırı girişiminde bulunuyor.
Bu sefer önceden aralarında iletişim kuran leylekler ise yavrularını gizleyerek ikinci baskından kurtulmayı başarıyor.
Daha sonra başka noktalarda da kartalların leylek yuvalarına saldırdıkları haberleri gelmeye başlıyor.
Büyük bir savaşın ilk kıvılcımları bu olaylarla birlikte yakılıyor.
Leylek yuvalarına yapılan baskınlar sonrası nasıl örgütlenip haberleştikleri anlaşılamayan yüzlerce leylek Aydın bölgesine akın etti, aynı şekilde kartallar da bu bölgede toplanmaya başladı.
İki aylık bir süreye yayılan bu toplanma aslında iki kuş türü arasındaki büyük bir savaşın da habercisiydi.
Bölge halkının dikkatini çeken bu toplanma süreci dönemin gazetelerine de yansıdı.
Belli ki büyük çaplı bir savaş olacaktı.
Ağustos ayı geldiğinde Aydın'ın Menderes deltasında inanılmaz bir savaş başladı. Leylekler ve Kartallar havada birbirine girdi. Amansız bir mücadele yaşanıyordu.
Bölge halkı ve basın yaşananları film izler gibi havaya bakarak takip ettiler.
Kartalların en büyük silahı güçlü pençeleri, leyleklerin ise uzun gagalarıydı.
Bu savaşa insanlar da tarafsız kalmamıştı. Köylüler leylekleri desteklediler.
Yaralanıp düşen leylekler, insanlar tarafından tedavi ediliyor ve iyileştikten sonra cepheye geri dönüyordu.
Günler geçiyor, her iki taraf da savaşa devam ediyordu. Her gün onlarca leylek ve kartal aldıkları yaralar sonucu ölüyor ama sürekli savaşa takviye birlikler geliyordu.
İnsanlar belli bir noktadan sonra devletin bu savaşa kayıtsız kalmaması ve müdahale etmesi çağrıları yapmaya başladı.
Kızılay'a haber gönderildi. Hatta Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak'ı savaşı durdurması için göreve davet edenler oldu.
Ancak devlet herhangi bir müdahalede bulunmadı. Olay savaş meydanında kanla çözülecekti.
Kartallar leyleklerden daha kuvvetliydi. Ancak leylekler çok daha organize ve tutkulu savaştılar. Üstelik sayıca üstün olanlar da leyleklerdi.
İnsanların leyleklerin tarafını tutmasını da leylekler avantaja dönüştürdü.
Kartalların savaşı ormanlık ve dağlık alana çekmesine izin vermediler. İnsan yerleşimine yakın noktalarda savaş devam etti.
En sonunda yüzlerce kartalın ve leyleğin hayatına mal olan bu savaş sona erdi.
Kazanan sayıca üstün olan ve insanların desteklediği leylekler oldu.
Bu savaş o kadar büyük bir yankı uyandırdı ki New York Times ve çok sayıda uluslararası yayın organı bu savaşı yakından takip etmek için muhabirler gönderdi ve haberleştirdi.
Savaş sonrası bölgenin hakimiyeti leyleklerin eline geçti ve uzun yıllar kartallar bir daha bu bölgede gözükmedi.
Hava Harp Okulu'nda ise leyleklerin ve kartalların savaşı ders olarak işletildi.
Öğrencilere bu hayvanların havada savaşırken uyguladıkları taktikler anlatıldı.
Türkiye Cumhuriyeti toprakları, Kurtuluş Savaşı'ndan 12 sene sonra kanlı çarpışmalara yeniden ev sahipliği yapmış oldu.
İlgini çekebilir...
İlgini çekebilir...
İlgini çekebilir...
Yorum Yazın