Pavyonda Çalışsan Senin Lakabın Ne Olurdu?
Seneler geçse de hala en gözde eğlence mekanlarından olmaya devam eden o eşsiz dünya; pavyon! Peki sen bu büyülü alemin içinde senin lakabın ne olurdu?
Hazırsan Teste!
1. Yaşını seçer misin?
2. Ankara pavyon gecelerinin vazgeçilmez parçalarından hangisini daha çok seviyorsun?
3. Sen pavyonda dans etsen kaşıkla mı oynardın yoksa zille mi?
4. Sence aşık olmak pavyon raconuna ters mi?
5. Dans ederken ucun bucağın var mı?
6. En sevdiğin enstrüman hangisi?
7. Yalan parayla olsa kredi çeker yine de söyler misin?
8. Bu pavyon kostümlerinden en beğendiğini seç bakalım.
9. Son olarak dans etmek için kendine bu ayakkabılardan bir tanesini seç!
Senin lakabın 'Sarı'!
Adeta bir enerji fırtınası olan sen, pavyon gecelerine güneşin doğuşu gibi bir parlaklıkla geliyorsun. Herkesin gözü senin üzerinde, kimse başka bir yere bakamıyor. Seninle bir dans etmek, bir anını paylaşmak için insanlar adeta tarlalarını, mallarını satıp geliyorlar. Seninle dans etmek bir ayrıcalık, bir onur. Dans pistinde adeta bir yıldız gibi parlıyorsun. Her bir hareketin, her bir figürün, cesaretle ve özgüvenle sergilediğin eşsiz dans figürlerin, görenlerin ağzını açık bırakıyor. Onlar sadece izlemekle yetiniyor, senin gibi dans edebilmeyi hayal ediyorlar. Gözler senin üzerinde, ışıklar seni aydınlatıyor ve müzik seninle birlikte akıyor. Seninle birlikte dans etmek, adeta bir rüyayı gerçekleştirmek gibi. Bu yüzden herkes seninle dans etmek, seninle bir anını paylaşmak için can atıyor. Seninle geçirilen her an, her dakika, her saniye, unutulmaz bir anıya dönüşüyor. Seninle dans etmek, bir Ankara pavyonu rüyası gibi!
Senin lakabın 'Kara'!
Hayatın karmaşasında kaybolmuş, kalpleri karalar bağlamış insanların dertlerine seninle birlikte koşuyoruz. O masalarına oturduğun ilk andan itibaren, insanlar kendilerini sanki bir psikologun huzur verici odasında gibi hissetmeye başlıyorlar. Ve bu hizmetin karşılığında talep ettiğin ücret, onlara sunulan bu eşsiz deneyim karşısında adeta sembolik kalıyor. Sen, herkesin derdine derman olacak o büyülü güce sahipsin. İnsanların iç döküşlerini, sıkıntılarını, sevinçlerini ve hayallerini dinledikten sonra, onlara sunacağın bir başka hediye daha var: Oynak bir hava patlatıyorsun. Bu, herkesin neşesini yerine getiren, yüzlerinde gülümsemeler oluşturan ve ruhlarını hafifleten bir hediye. Bu hizmeti sunarken, her bir kişinin hayatına dokunuyor, onların dünyalarını biraz daha aydınlık ve neşeli hale getiriyorsun. Bu, sadece bir iş değil, aynı zamanda bir tutku, bir yaşam biçimi. Ancak insanların dertlerini dinleye dinleye bir yerden sonra sen karalar bağlıyorsun...
Senin lakabın 'Kirli'!
Dans ederken sahneyi adeta bir savaş alanına çeviriyorsun. Oyunu kirli oynayan, rekabeti kıvılcımlar saçarak arttıran bir dansçısın. Bu ışıltılı alemde parlamak için gereken her şeyi yapmaktan çekinmezsin. Sana göre, bu alemin sermayesi kadınların göz alıcı güzellikleri veya erkeklerin çekiciliği değil, kendi yeteneklerin ve kararlılığın. Yalan söylemek, bir çeşit sanat gibi. Eğer bu eylem paralı olsa, sen kredi çekip, bu sanatını icra etmekten geri durmazsın. Ancak bu, sadece bir yüzün. Diğer yüzünde ise, insanları anlama yeteneğin var. İnsanları analiz etme konusunda o kadar yeteneklisin ki, bir kişiyi baştan aşağı bir kere süzmen, onu anlamak için yeterli oluyor. Her hareket, her bakış, her söz; senin için bir ipucu, bir bulmacanın parçası. İşte bu yüzden, dans pistinde olduğun gibi, hayatta da her zaman bir adım öndesin.
Senin lakabın 'Deli'!
Dans pistinde adeta bir yıldız gibi parlıyorsun. Her hareketin, her adımın, her dönüşün, sanki bir çılgınlığın ve özgürlüğün simgesi. Dans ederken kendini kaybediyorsun, bu da seni izleyen herkesi büyülüyor. İnsanın aklına gelmesi zor figürlerle, sanki bir dans büyücüsü gibi etrafını saranları kendine hayran bırakıyorsun. Ancak bir insanın böyle dans edebilmesi için biraz keçileri kaçırmış olması gerekir. Sakın pavyon deyip geçmeyin! Bu çılgınlığın içindeki sanatı ve yeteneği görmemek elde değil. Her ortamda, her mekanda, her kalabalıkta dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyorsun. Dansınla, enerjinle, neşenle ve çılgınlığınla adeta bir çekim merkezi oluyorsun. İnsanlar seninle olduğunda sıkılmak bir yana, zamanın nasıl geçtiğini bile anlamıyorlar. Herkes seninle birlikte dans etmeyi, seninle birlikte eğlenmeyi dört gözle bekliyor. Seninle geçirilen her an, bir sonraki dansını daha da merakla beklememizi sağlıyor.
Bu İçerikler de İlgini Çekebilir;
Yorum Yazın
olm bu nasil test Allah belanizi vermesinHAKAYLAJAMAHSKDUFLFJSKDH
ne bok test la o.
kerhaneye düşseniz kaç müşteriniz olurdu tarzında da test yapın oldu olacak iyice b.kunu çıkardınız.