7 Soruda Bilinçaltındaki Korkuyu Ortaya Çıkartıyoruz!
Bilinçaltında seni rahatsız eden ve düşünmenin bile tedirgin ettiği bazı düşünceler hayatını istediğin gibi yaşamana da engel olabilir. 7 soruda bilinçaltındaki korkuyu ortaya çıkartıyoruz!
Eğer hazırsan;
Başlayalım!
1. Asla bulunmak istemediğin bir yerde nasıl hissedersin?
2. Peki bu yerde kim olursa kendini iyi hissedersin?
3. Bulunduğun yerde renkli bir nesne gördün bu ne renk?
4. Peki bu nesne ile napıyorsun?
5. Peki bulunduğun yerde bir pencere var. Bu hangi pencere?
6. Bulunduğun yer de bir de kapı var. Bu kapı açık mı kapalı mı?
7. Son olarak bulunduğun yerde ağlayan bir çocuk gördün ne yapıyorsun?
Bilinçaltında yalnızlık korkusu ile yaşıyorsun!
Sen bilinçaltında yalnızlık korkusu ile yaşıyorsun! Yalnız kalma ihtimalin veya herkes tarafından terk edilme ihtimalin seni korkutuyor. Sürekli etrafında birilerinin olması veya derdini dinleyebilecek, çözüm bulabilecek birinin olması seni rahat hissettiriyor. Kim olursa olsun kafanı çevirdiğinde birini görebilmek sana güven veriyor. Bu korkunun temeli çocukluğuna dayanıyor. Belki ailen ile yaşadıkların belki arkadaşların ile yaşadıkların ve uzun süre yalnız kalman sonucu, yalnızlığın ne demek olduğunu anlamışsın ve bir daha böyle bir deneyimi tatmak istemiyorsun. En mutlu anında da en mutsuz anında da birinin yanında olması ve seninle o duyguları paylaşması gerektiğine inanıyorsun. Sen herkesin en zor zamanlarında yanındayken, seni yalnız kalma düşüncesi bile korkutuyor. Bilinçaltına ittiğin ve asla çıkmasını istemediğin bu düşünce ile hayatını devam ettirmek de oldukça zor. Çünkü bazen birini kaybetmemek için fazla çaba gösteriyor ve hak etmediği davranışlarda bulunabiliyorsun. Yalnız kalma düşüncesi seni korkutsa da bir zaman sonra kendine güvenmen ve sırtını yine kendine dayaman gerektiğini fark edeceksin. Bilinçaltına bu duyguyu hapsetsen de en savunmasız zamanlarında istemsizce bunu başkalarına fark ettirebiliyorsun.
Bilinçaltında sevdiklerini kaybetme korkusu ile yaşıyorsun!
Sen bilinçaltında sevdiklerini kaybetme korkusu ile yaşıyorsun. Senin yanında öylesine biri değil gerçekten sevdiğin ve değer verdiğin birileri olmalı. Bu nedenle de ister istemez aklına sürekli olarak sevdiğin ve değer verdiğin insanların yokluğu geliyor. İşte öyle anlarda ne yapacağını ne düşüneceğini bilemiyorsun. Bu duyguyla savaşamıyorsun çünkü bunu düşünmek bile sana çok ağır geliyor. Onların yokluğunu düşünmek senin canını acıtıyor. Hayatın anlamsızlaşacağını düşünüyorsun. Çünkü o saatten sonra hayallerini gerçekleştirsen de bir anlamı olmayacağını biliyorsun. Hayatında yaşadığın güzel şeyleri sevdiklerinle paylaşamadıktan sonra yaşanmasının ne anlamı var ki? Çok değer verdiğin ve sarıldığında bile iyi ki dediğin kişilere hayatında büyük bir yer ayırmışsın. Güvenebileceğin insanları iyi biliyorsun. Sen de onlar için her şeyi yaparken, aklındaki bu kaybetme düşüncesi bir türlü gitmiyor. Anılarda yaşamak istemiyorsun. Sevdiğin insanların her zaman yanında olmasını isterken bunun biraz da imkansız olduğunu biliyorsun. Bu gerçekle yüzleşmek seni korkutuyor. Düşünmemeye çalışsan da aklının bir köşesinde sürekli seni meşgul ediyor.
Bilinçaltındaki korku; gelecek kaygısı!
Bilinçaltındaki korku; gelecek kaygısı! Senin geleceğe dair endişelerin var. Bu normal bir insanın endişe edeceği kadar küçük değil bayağı büyük bir endişe. Geçmişte yaşadığın şeyler ve şimdi nedeniyle böyle bir kaygı taşıyorsun. 'Acaba düzelecek mi?', 'Daha iyi şeyler olacak mı?' veya 'Bugünler geçecek mi?' gibi sorular aklını meşgul ediyor. Şu anki tek motivasyonun geleceğinin daha güzel olması ama bunun nasıl olacağını henüz bilemiyorsun. Bunun için çabalıyorsun, bunun için çalışıyorsun... Umudun var ama bazı zamanlarda bu umudunu da kaybediyorsun. Olmayacak diye vazgeçtiğin veya daha fazla kendini zorlamaya gerek duymadığın anlarda aklına hayallerin geliyor. Hayallerini gerçekleştirmek ve gerçekten iyi bir yaşam sürmek için tekrar her şeyi başlıyorsun. Sen başarılı olmak için çok şey yapabilecekken önüne çıkan engeller veya hayat şartları buna müsaade etmiyor. Geleceğin için bu kadar endişeli olmak senin enerjini tüketiyor. Sürekli geleceğini düşünmek aslında seni şimdinden alıkoyuyor. Sen elinden geleni yaparsan zaten isteklerine kavuşursun, geleceğin için çabalarken şu andaki hayatını kaçırmamalısın.
Bilinçaltında sevilmeme korkusu ile yaşıyorsun!
Sen bilinçaltında sevilmeme korkusu ile yaşıyorsun. Sevgi duygusunu içinde çok fazla yaşarken sevememe veya sevilmeme duygusu seni korkutuyor. İstemsizce hayatının, her zaman böyle mi olacağını düşünüyorsun. Hayatının aşkını bulup da kaçırdın mı yoksa henüz karşına çıkmadı mı? Emin değilsin... Günler, haftalar, aylar geçerken bu zamanların boşa geçmesinden endişe duyuyorsun. Sevmek gibi insanı iyi hissettiren bir duygudan mahrum kalmak istemiyorsun. Bu nedenle biraz saçma ilişkiler kurabiliyor ve hak etmediğin şeyler yaşayabiliyorsun. Kararsızlığın nedeniyle de kimin senin için iyi olduğuna, kimin seni gerçekten sevdiğine karar veremiyorsun. Seni kırmaktan, kaybetmekten ve incitmekten korkan birisini arıyorsun. Bilinçaltına ittiğin bu duygu en çok geceleri seni rahatsız ederken, birinin sevildiği görmek de canını yakıyor. Başkalarının yanında belli etmesen de böyle halinden memnunmuş gibi davransan da artık yalnız olmak istemiyorsun. Sevilmek ve o sevgiyi hissetmek istiyorsun. Her şeyin bir zamanı var. Şimdi kafana taktığın veya yüzleşmekten korktuğun bu duygular bir gün seni sadece güldürecek. Hayatında her şey yolunda gitmeye başlayınca dert dediğin şeylerin anlamsızlığını da kabullenmiş olacaksın.
Yorum Yazın
Gelecek kaygısı 😅Türkiye de yaşıyoruz normal sonuç
Gelecek Kaygısı. Doğru bildi de kolaydı bu. Koca ülkede nerdeyse her insan bu kaygıyla yaşıyor.
Bilinçaltında sevilmeme korkusu ile yaşıyorsun!