Hayatın Yavan Gerçekliğine Karşı Büyülü Bir Dünya Sunan Sahilde Kafka'dan 15 Alıntı
Japon ve dünya edebiyatının en popüler isimlerinden biri olan Haruki Murakami'nin, hayatın yavan gerçekliğine karşı büyülü bir dünyanın kapılarını açan romanı Sahilde Kafka'dan derlediğimiz alıntılar sizlerle...
#1
#2
Mutluluğun tek bir türü vardır, ama mutsuzluk bin bir şekilde ve büyüklükte gelebilir. Tolstoy’un dediği gibi: Mutluluk masal, mutsuzluk ise öyküdür.
#3
Fizikotesi gibi görünen dünya, aslında bizim yüreğimizde taşıdığımız karanlıktan başka bir şey değildir.
#4
Ayrımcılığa uğramanın nasıl bir şey olduğunu, ne kadar derin yaralar bıraktığını, o ayrımcılığa maruz kalan dışında kimse anlayamaz. Acısı kişiye özeldir ve kendine özgü bir yarası vardır.
#5
İster gay olsun ister lezbiyen, ister heteroseksüel ister feminist, isterse faşist bir domuz ya da komünist olsun. Ne olduğunun hiç önemi yok. Benim tahammül edemediğim içi boş tipler.
#6
Zaman dediğimiz şey var olduğu sürece, herkes yaralar alır, herkes farklı hallere dönüşür. Er ya da geç.
#7
Farklı insanları severim. Şu alemde, yüzlerindeki sıradanlığı bozmamaya çalışarak, düzenli bir hayat yaşıyor gibi görünenler daha güvenilmez olur çünkü.
#8
Herkesin hayatında artık geri dönülemez bir noktaya geldiği olur. Nadiren de artık daha ileri gidemeyebiliriz. O noktaya geldiğimizde, bu iyi bir şey de olsa kötü bir şey de olsa, sessizce kabullenmekten başka çaremiz olmaz. İşte bu şekilde hayatta kalmayı başarırız.
#9
Neden birini çok sevmek, aynı zamanda o insanı derinden yaralamakla aynı olsun ki? Yani eğer öyleyse, birini çok sevmenin ne anlamı var ki?
#10
Her kütle sürekli hareket halindedir. Yeryüzü, zaman, kavramlar, aşk, yaşam, adalet, kötülük... Her şey ama her şey, akışkan bir geçiş anındadır. Tek bir yerde, tek bir şekilde sonsuza kadar kalabilen hiçbir şey yoktur.
#11
Anılar insanın vücudunu içten içe ısıtan şeylerdir. Fakat aynı zamanda lime lime de edebilirler.
#12
Dünyada bu kadar boş yer olduğu halde, var olabileceğin, sana fazlasıyla yetecek ufacık bir yer bile bulamazsın. Sesleri aradığında, karşına çıkan sessizlik olur. Sessizliği arzuladığında ise durmak bilmeyen kehanet başlar. O ses, zamanı geldikçe, senin kafanın içindeki gizli düğmesine basar.
#13
İnsan bir şeyleri ne kadar isterse istesin, o şeyler asla kendiliğinden çıkıp gelmez. İnsan bir şeylerden özel olarak uzak durmaya çalıştığında ise, o şeyler kendiliğinden insanın üzerine üzerine gelir.
#14
Yanlışı kendiliğinden kabul edebilme cesaretin varsa, geri dönebilirsin. Fakat hayal gücünden yoksun, sığ ve hoşgörüsüz bir yaşam, parazitlerinkinden farksızdır.
#15
Gözlerini kapatman, hiçbir şeyi değiştirmez. Gözlerini kapattın diye, hiçbir şey silinip gitmez. Bu bir yana, gözlerini bir sonraki açışında her şey daha da kötüleşir. Biz işte böyle bir dünyada yaşıyoruz, Nakata. Adam gibi gözlerini aç! Göz kapamak, korkakların işidir. Gerçeklere göz yummak çok alçakçadır. Sen gözlerini kapatıp kulaklarını tıkasan bile zaman akmaya devam eder. Emin adımlarla.
Yorum Yazın
Kafka okuduğumuzda anlamıyoruz, anlamlandırıyoruz sadece, geometrik şekiller geliyo gözümüze. Kafka'yı geometri öğretmeni düşündüm ilk başlarda. Kelimelerle ... Devamını Gör
ecclesiastes... yada bilinen alıntısı ile "güneşin altında yeni birşey yok"