onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Hangi Aşk Şiiri Senin İçin Yazılmış?

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

etiket Hangi Aşk Şiiri Senin İçin Yazılmış?

Serngl
08.04.2018 - 13:42

Bakalım verdiğin cevaplara göre, Türk edebiyatındaki hangi aşk şiiri senin için yazılmış...

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

1. Öncelikle, hangi mevsim senin ruhunu yansıtıyor?

1. Öncelikle, hangi mevsim senin ruhunu yansıtıyor?

2. Hangi enstrümanın sesi kulağına daha hoş geliyor?

3. Pekâlâ, koku tercihini öğrenelim...

4. Efsanevi şarkılardan birini seçmeni istesek?

5. Dünyanın bu en ünlü sanat eserlerinden birine sahip olma şansın olsaydı, hangisini tercih ederdin?

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

6. Pekâlâ, bu seslerden hangisi sana daha çok huzur veriyor?

6. Pekâlâ, bu seslerden hangisi sana daha çok huzur veriyor?

7. Peki sana aşkı çağrıştıran, görünce içinin bi acayip olduğu renk hangisi?

8. Bir de, son olarak bize olmak istediğin yeri seç sana şiirini söyleyelim artık...

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam

Attila İlhan - Ben Sana Mecburum!

Ben sana mecburum bilemezsin 

Adını mıh gibi aklımda tutuyorum 

Büyüdükçe büyüyor gözlerin 

Ben sana mecburum bilemezsin 

İçimi seninle ısıtıyorum.

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor 

Bu şehir o eski İstanbul mudur 

Karanlıkta bulutlar parçalanıyor 

Sokak lambaları birden yanıyor 

Kaldırımlarda yağmur kokusu 

Ben sana mecburum sen yoksun.

Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur 

İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur 

Tutsak ustura ağzında yaşamaktan 

Kimi zaman ellerini kırar tutkusu 

Bir kaç hayat çıkarır yaşamasından 

Hangi kapıyı çalsa kimi zaman 

Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

Fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor 

Eski zamanlardan bir cuma çalıyor 

Durup köşe başında deliksiz dinlesem 

Sana kullanılmamış bir gök getirsem 

Haftalar ellerimde ufalanıyor 

Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem 

Ben sana mecburum sen yoksun.

Belki haziran da mavi benekli çocuksun 

Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor 

Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden 

Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun 

Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor 

Belki körsün kırılmışsın telaş içindesin 

Kötü rüzgar saçlarını götürüyor

Ne vakit bir yaşamak düşünsem 

Bu kurtlar sofrasında belki zor 

Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden 

Ne vakit bir yaşamak düşünsem 

Sus deyip adınla başlıyorum 

İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin 

Hayır başka türlü olmayacak 

Ben sana mecburum bilemezsin.

Turgut Uyar - Göğe Bakma Durağı!

İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım

Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından

Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından

Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar

Şu aranıp duran korkak ellerimi tut

Bu evleri atla bu evleri de bunları da

Göğe bakalım

Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım

İnecek var deriz otobüs durur ineriz

Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya

Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum

Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun

Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam

Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım

Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda

Beni bırak göğe bakalım

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım

Tuttukca güçleniyorum kalabalık oluyorum

Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi 

Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor

Seni aldım bu sunturlu yere getirdim

Sayısız penceren vardı bir bir kapattım

Bana dönesin diye bir bir kapattım

Şimdi otobüs gelir biner gideriz

Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç

Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin

Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat

Durma kendini hatırlat 

Durma göğe bakalım

Ahmed Arif - Hasretinden Prangalar Eskittim!

Seni, anlatabilmek seni.

   İyi çocuklara, kahramanlara.

   Seni anlatabilmek seni,

   Namussuza, halden bilmeze,

   Kahpe yalana.

   Ard- arda kaç zemheri,

   Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu.

   Dışarda gürül- gürül akan bir dünya...           

   Bir ben uyumadım,

   Kaç leylim bahar,

   Hasretinden prangalar eskittim.

   Saçlarına kan gülleri takayım,

   Bir o yana 

   Bir bu yana...

   Seni bağırabilsem seni,

   Dipsiz kuyulara,

   Akan yıldıza,

   Bir kibrit çöpüne varana,

   Okyanusun en ıssız dalgasına

   Düşmüş bir kibrit çöpüne.

   Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,

   Yitirmiş öpücükleri,

   Payı yok, apansız inen akşamlardan,

   Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene,

   Seni anlatabilsem seni...

   Yokluğun, cehennemin öbür adıdır

   Üşüyorum, kapama gözlerini...

Sezai Karakoç - Mona Rosa!

Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. 

Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.

Kanadı kırık kuş merhamet ister. 

Ah senin yüzünden kana batacak. 

Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.

Ulur aya karşı kirli çakallar, 

Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.

Mona Rosa bugün bende bir hal var. 

Yağmur iri iri düşer toprağa,

Ulur aya karşı kirli çakallar.

Açma pencereni perdeleri çek, 

Mona Rosa seni görmemeliyim.

Bir bakışın ölmem için yetecek. 

Anla Mona Rosa ben bir deliyim. 

Açma pencereni perdeleri çek.

Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi, 

Bende çıkar güneş aydınlığına.

Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi. 

Seni hatırlatır her zaman bana.

Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.

Zambaklar en ıssız yerlerde açar 

Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.

Bir mumun ardında bekleyen rüzgar, 

Işıksız ruhumu sallar da durur.

Zambaklar en ıssız yerlerde açar.

Ellerin, ellerin ve parmakların 

Bir nar çiçeğini eziyor gibi.

Ellerinden belli olur bir kadın, 

Denizin dibinde geziyor gibi.

Ellerin, ellerin ve parmakların.

Zaman ne de çabuk geçiyor Mona. 

Saat onikidir söndü lambalar

Uyu da turnalar girsin rüyana, 

Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar.

Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.

Akşamları gelir incir kuşları, 

Konarlar bahçemin incirlerine.

Kiminin rengi ak kiminin sarı. 

Ah beni vursalar bir kuş yerine.

Akşamları gelir incir kuşları.

Ki ben Mona Rosa bulurum seni 

İncir kuşlarının bakışlarında.

Hayatla doldurur bu boş yelkeni. 

O masum bakışların su kenarında.

Ki ben Mona Rosa bulurum seni.

Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa. 

Henüz dinlemedin benden türküler.

Benim aşkım uymaz öyle her saza. 

En güzel şarkıyı bir kurşun söyler.

Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.

Artık inan bana muhacir kızı, 

Dinle ve kabul et itirafımı. 

Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı 

Alev alev sardı her tarafımı.

Artık inan bana muhacir kızı.

Yağmurdan sonra büyürmüş başak, 

Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.

Bir gün gözlerimin ta içine bak 

Anlarsın ölüler niçin yaşarmış.

Yağmurdan sonra büyürmüş başak.

Altın bilezikler o kokulu ten 

Cevap versin bu kuş tüyüne.

Bir tüy ki can verir gülümsesen, 

Bir tüy ki kapalı geceye güne.

Altın bilezikler o kokulu ten.

Mona Rosa, Siyah güller, ak güller. 

Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.

Kanadı kırık kuş merhamet ister, 

Ah senin yüzünden kana batacak. 

Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.

Cemal Süreya - Aşk!

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git 

Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.

Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin 

Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık 

Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı 

Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü 

Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti 

Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz 

Sanki hiç olmamıştı

Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu

Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı 

                                                            İstanbullar

Şurada da etin çoğalıyordu dokundukça lafların

                                                            dünyaların

Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek

Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken

Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti

Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya

Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız

Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu

İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük

Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde

Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra 

Sonrası iyilik güzellik.

Nâzım Hikmet - Seviyorum Seni!

Seviyorum seni 

ekmeği tuza banıp yer gibi 

Geceleyin ateşler içinde uyanarak 

ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi 

Ağır posta paketini 

neyin nesi belirsiz 

telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi 

Seviyorum seni 

denizi ilk defa uçakla geçer gibi 

İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık 

içimde kımıldayan bir şeyler gibi 

Seviyorum seni

Yaşıyoruz çok şükür der gibi.

Özdemir Asaf - Özlem!

Bir gece,

Gecede bir uyku..

Uykunun içinde ben...

Uyuyorum,

Uykudayım,

Yanımda sen.

Uykunun içinde bir rüya,

Rüyamda bir gece,

Gecede ben...

Bir yere gidiyorum,

Delice...

aklımda sen.

Ben seni seviyorum,

Gizlice...

El-pençe duruyorum,

Yüzüne bakıyorum,

Söylemeden,

Tek hece.

Seni yitiriyorum

Çok karanlık bir anda...

Birden uyanıyorum,

Bakıyorum aydınlık;

Uyuyorsun yanımda...

Güzelce.

category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
935
587
192
92
43
39
39
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
waldorf cornelia

sezai karakoç mona rosa :)

BETÜL

Ben sana mecburum...

Pasif Kullanıcı

Cemal Süreya - Aşk!- smoke