Fatih Altaylı: 'Devlet Sizi Bile Bile Öldürecek'
Habertürk yazarı Fatih Altaylı İzmir depremi sonrası hükümetin 'İmar Affı' düzenlemesini hatırlatıp tepki gösterdi. Devletin depremin olası sonuçlarına ilişkin yıllardır çalışmalar yürüttüğüne dikkat çeken Altaylı 'Ve tüyoyu benden almış olmayın ama devlet sizi bile bile öldürecek. Şaka yapmıyorum, devletimiz olası bir depremde, özellikle de İstanbul’da kimlerin öleceğini biliyor' dedi.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, İzmir depreminin ardından bugün kaleme aldığı yazısında, yıllardır yaptığı programlarda deprem tehlikesine dikkat çekmeye çalıştığını belirterek, 'Peki Türkiye’yi yönetenler ne yaptı? İmar Affı çıkardılar. İmar Affı... TBMM’de el birliği ile. Kendi çapımda kıyameti kopardım.Bir yandan kıyamet koparırmış gibi yapıp diğer yandan İmar Affı’na başvuranlar gibi değil. 'Yapmayın, burası deprem ülkesi' diye bağırdım. Yasayı getiren iktidardan umudum yoktu, muhalefete yalvardım. Onlar da tınmadılar' dedi.
"İmar affına en çok başvuru riskin en yüksek olduğu iki kentte"
Türkiye’nin deprem riski en yüksek iki kentininin İstanbul ve İzmir olduğuna işaret eden Altaylı, şöyle devam etti:
'Ve bakın size iki sayı vereyim: 484.875 ve 242.604
Bu sayılar ne biliyor musunuz? Birincisi İmar Affı için İstanbul’dan yapılan başvuru sayısı, ikincisi ise İzmir’den. En yüksek başvuru bu iki kentten. Riskin en yüksek olduğu iki kent, ölüme davetiye demek olan İmar Affı’na en çok başvurunun geldiği iki kent.'
"Devlet kimin öleceğini biliyor ama hiçbir şey yapmıyor"
'Çok açık söyleyeyim, büyüklüğüne oranla ucuz atlatılmış bir deprem yaşadık. Ama her zaman böyle olacağının bir garantisi yok' diyen Altaylı, şöyle devam etti:
'Ve tüyoyu benden almış olmayın ama devlet sizi bile bile öldürecek. Şaka yapmıyorum, devletimiz olası bir depremde, özellikle de İstanbul’da kimlerin öleceğini biliyor.
Geçen yıl tam da bugünlerde Kasım akşamı Teke Tek Bilim’de üç önemli ismi konuk ettim. Türk Deprem Vakfı Başkanı Profesör Mustafa Erdik, Profesör Haluk Sucuoğlu ve Profesör Alper Tilki. Konuştuğumuz ise Türkiye’nin yeraltı değil yer üstündeki deprem riski idi. Yani bina stoğu ve bina kalitesi.
Özellikle iki kent, İzmir’i ve İstanbul’u öne çıkararak binaların durumunu sordum.
Ve şunu öğrendim. Yüce devletimiz, başta İstanbul olmak üzere pek çok kentimizde yıllar süren çabalar sonucu sıkı bir röntgen çekmiş ve olası bir depremde depremin büyüklüğüne göre hangi bina çökecek, hangi bina ayakta kalacak, hangi bina oturulmaz hale gelecek, hangi bina içinde yaşayanlara mezar olacak biliyor? Biliyor da ne yapıyor peki? Hiçbir şey.
Yol yapılıyor, köprü yapılıyor, havaalanı yapılıyor, hatta kanal yapmaya çalışılıyor. Ama depremde yıkılacağı belli olan birkaç on bin ev için hiçbir şey yapılmıyor. Enkaz kaldırma çalışmaları bir şey yapmak sayılmıyor.'
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
oysa herkes öldürür sevdiğini.
Fatihçim kaşınıyorsun. Kaşırlar bebeyim