Çilem Doğan Davası: 'Azrail Evde Canımı Alacak Gibi Bekliyordu'
Kendisine şiddet uygulayan ve fuhuşa sürükleyen eşini öldürdüğü için cezaevinde olan Çilem Doğan’ın yargılandığı davanın ilk duruşması bugün görüldü. Duruşma öncesi Adliye binası arkasında basın açıklaması yapan kadınlar Çilem Doğan kocasını öldürmeseydi kendisinin öldürüleceğini belirterek meşru müdafaa hükümlerinin uygulanması gerektiğini söyledi. Duruşmada konuşan Çilem Doğan 'Defalarca şikayet ettim korumadılar' dedi ve şöyle devam etti: 'Azrail evde canımı alacak gibi bekliyordu. Yaşam mücadelesi verdim.' Çilem Doğan'ın tutukluluğuna devam kararı verildi, mahkeme 8 Nisan'a ertelendi...
Adana'da kendisini fuhuşa zorlayan ve şiddet uygulayan eşini öldüren 28 yaşındaki Çilem Doğan bugün mahkemeye çıktı. Çilem Doğan'ın, fuhuş yapmayı reddettiği için ormanlık alanda, sokak ortasında saçından sürüklenerek tekmelendiği, hamileyken, doğum yapmak üzere hastanede makineye bağlıyken dahi eşi Hasan Karabulut'un şiddetine hedef olduğu belirtilmişti.
Evrensel'de yer alan habere göre; basın açıklamasını okuyan Av. Cemre Topal, Çilem’in, Hasan Karabulut’un daha önce de defalarca yaptığı gibi fuhuşa zorlaması, üzerine kapıyı kilitlemesi, şiddet uygulamaya başlaması ve kendisini öldüreceğine dair yaşadığı yoğun korku neticesinde ölmemek için öldürmek zorunda kaldığını ifade etti. Meşru müdafa koşullarının son derece net olduğunu söyleyen Topal, maruz kaldığı erkek şiddetine karşı kendisini savunan Çilem’in bugün tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.
Davanın müdahil avukatlarından Fatoş Hacıvelioğlu, hazırlanan iddianameye göre Çilem’in tahliye edilmesi gerektiğini ve öyle olmasını beklediklerini söyledi. Maktulün, çete, silahlı tehdit, uyuşturucu gibi 19 tane suç kaydının, Çilem’in olay günü yaşadığı paniğin, korkunun iddianameye geçtiğini ifade eden Hacıvelioğlu, Çilem’in tahliye edilmesi için gerekli tüm şartların oluştuğunu ifade etti.
Bu dosyanın farklılığının erkeğin değil kadının sanık olması olduğunu ifade eden Av. Songül Yıldız, kadınları öldüren erkeklerin korunduğu davalarda olduğu gibi “tayt giydi, birine saat sordu” gibi sudan bir sebeple değil, gerçekten şiddete uğradığı ve yaşam hakkını koruduğu için davayı takip ettiklerini söyledi. Evde her gün şiddet gördüğü erkeğin kendisini öldüreceğini düşünmesinin gayet normal olduğunu söyleyen Yıldız,” bunu def etmek için müracaatlarda şikayetlerde bulunuyoruz. Devlet korumasında çok sayıda kadın öldürüldü. Çaresiz kaldığımız noktada kendimizi savunmak için uyguladığımız şiddet meşru müdafaadır” şeklinde konuştu. Kadınların korunamadığı, şiddete uğradığı erkek şiddetinin önlenemediği bir sistemde kadınların kendilerini savunmak için yaptığı her şeyin meşru müdafaa olduğunu ifade eden Yıldız, bunun hukuktaki karşılığının cezasızlık olduğunu söyledi.
'Karar vermeden önce bir yakınınızı benim yerime koyun, öyle karar verin'
Yaşadıklarını anlatan Çilem şunları söyledi:
'Azrail evde canımı alacak gibi bekliyordu. Olaydan bir gün önce bir numara aradı. Adamın şirket hattını aramış. Nerdesin dedim. Bekle geliyorum dedi. Beni öldürmesini bekledim. Sabah saat 8'de kapım kırılırcasına çalıyordu. Hasan çalıyordu. Öleceğimi bilmeme rağmen açtım. Bana, 'götür bu çocuğu odaya' dedi. Bu adam kesin polislerle konuştuğumu öğrendi, dedim. Öldürecek beni. Yatak odasına geçtim. Silahını yastığının altına koydu. Çamaşırlarını astım. Niyetim zaman kazanmaktı. Yatak odasını kilitledim. Bana, 'hazırlan gidiyoruz. 3 kadın bir de sen' dedi. Saçımdan sürükledi, tekmeledi. Silah düştü patladı mı bile anlamadım. Çocuğumu aldım çıktım. Tekrar üstüme geldi bir boğuşma yaşadık. O sırada kaç defa ateş açtığımı hatırlamıyorum. Yaşam mücadelesi veriyordum. Ben vurunca yatağın yanına düştü. Altından kalkmak için mücadele ettim.'
Çilem ardından, 'Karar vermeden önce bir yakınınızı benim yerime koyun, öyle karar verin' dedi.
'Defalarca şikayet etti, korumadılar...'
Daha sonra Çilem'in annesi Emine Doğan ifade vererek şunları söyledi: 'Kızım yıllardır eşinden şiddet görüyordu. Şiddet gördüğünde defalarca karakollara başvurduğunda kızım korunmadı. Kızım kendini korumak için böyle bir şeye kalkıştı.'
Çilem'in komşusunun tanık ifadesinde ise, 'Yaklaşık bir yıldır aynı binadaydık. Sürekli şiddete maruz kalıyorduk. En son silahın dipçiğiyle darp edildi. Hastaneye biz götürdük. Şikayetçi de oldu ama sonuç alınamadı' dedi.
Çilem Doğan'ın davası 8 Nisan'a ertelendi. Çilem Doğan'ın tutukluluğun devamına karar verildi. Çilem Doğan, ''Hep mi kadınlar ölecek. Biraz da erkekler ölsün'' sözleriyle gündeme gelmişti.
Evrensel ve Birgün
Yorum Yazın
adalete bak; tecavüzcü serbest, fuhuşa zorlayanı öldürene hapis cezası. yazık ya.
bizde kravat indirimi yok ki ...
helal sana koca yürekli kadın!!