Karanlık Maddenin İlk Teorisini Ortaya Atsa Bile Nobel Fizik Ödülü Verilmeyen Vera Rubin'in Hayat Öyküsü
Cinsiyetçiliğin bilim dünyasında bile yaşandığı bir dönemde, tüm bunlara meydan okuyan büyük bir beyin nasıl unutulur?
Bu içerik hazırlanırken Popular Science ve Scientific Women sitelerinden yararlanılmıştır.
Bilimde çığır açan, cinsiyetçilik algısını yıkmak için en önde bayrak tutan ve tüm bunlara rağmen herkes tarafından unutulan büyük isim: Vera Rubin.
Bir teorinin ortaya atılması, hayata geçirilmesi kadar önemli...
Bir adımla, evreni şekillendirmek takdir görülmesi gereken bir keşif değil midir? Yoksa altında yatan başka sebepler mi var mesela, kadın olmak!
Tüm bu büyük başarılarının yanında, yaşadığı dönemde bilim dünyası kadınlar için çok da kolay değildi ve Rubin bu duruma sesini çıkaran lider bir isimdi.
1964 senesinde Kaliforniya'daki Palomar Gözlemevi’nde 200 inç teleskobu kullanma izni alan ilk kadın oldu.
Her ortamda çekinmeden kadın haklarını vurgulayan ve yaşadığı haksızlığı en güzel özetleyen sözlerini de buraya eklemeden geçmeyelim:
"Şöhret geçicidir. Ulaştığım rakamlar bana göre ismimden daha anlamlı. Eğer gökbilimciler yıllar sonra da benim verilerimi kullanıyorsa bu benim için en büyük iltifattır."
Bir yanda çığır açan karanlık madde keşfinin ilk adımlarını atarken, diğer yanda gözlemevinde bir kadın tuvaletinin olmayışı gibi konularla uğraştığınızı düşünün...
Hakkınız olan özgürlüğü, kağıttan eteğe benzeyen bir şekil kesip tuvaletlere yapıştırarak elde ettiğiniz, dahası 23 yaşında iki çocuk annesi olarak azıcık uyku saatinizde bile yıldızlara bakmayı tercih eden bir bilim insanı olarak, ünlü bir astrofizikçiden eğitim almak için gittiğiniz üniversitede üst katlara kadınlar çıkamaz tepkisi yediğiniz bir hayat düşünün. Bu zorlu koşullarda cahilliği bilimle, cinsiyetçi kısıtlamaları ise imrendiğimiz cesaretiyle üstesinden gelen Vera Rubin'e Nobel Ödülü az gelirdi.
Kısacası, şöhret gibi geçici değil, bilgi gibi kalıcı olan bir kadın.
Yorum Yazın
Cinsiyet ayrımcılığı üzerine matilda gage'nin yazısı vardı "mathilda etkisi" kadınların bilimsel çalışmalarının erkek meslektaşları tarafından sahiplenilmesi... Devamını Gör
Bir erkek olarak kadınlara yapılan tüm ayrımcılıkları kınıyorum. İnsan olarak hepimiz eşitiz ve eşit haklara sahip olmalıyız. Bu kadar basit.
Kesinlikle hak ettiği halde cinsiyetçilikten dolayı Nobel Fizik ödülünü vermemişler .