Sinestezi Durumu Yüzünden Duyduğu Kelimeler Ağzında Tat Bırakan Genç Kadının Tuhaf Hikayesi
İngiltere'nin Nottingham şehrinde yaşayan 22 yaşındaki Kathryn Jackson, sinestezi rahatsızlığının çok nadir görülen bir tipiyle yaşamak zorunda. Genç kadın bazı kelimeleri duyduğunda ya da okuduğunda ağzında belirli tatlar alıyor. Reklamcılık öğrencisi Kathryn'in sıradışı öyküsünü sizlere Dailymail'den getiriyoruz.
Öncelikle sinestezi ile ilgili daha detaylı bilgi almak için bu habere göz atabilirsiniz.
Çocukluğundan beri bu hastalıkla yaşadığını söyleyen Kathryn durumun medikal olduğunu ilerleyen yaşlarında fark etmiş.
Duyduğu kelimeler ve ağzına gelen tatlar bazen işitsel benzerliklerden bazen de kelimenin geçmişiyle olan bağlantısından kaynaklanıyor.
Örneğin LOLA kelimesini duyduğunda dilinde lolipop tadı belirdiğini anlatıyor. Bazen de geçmişinde yaşadığı olaylar ya da tanıdığı kişilerle ilgili kokular ya da tatlar alıyor.
'Anneannemin kuaförünün adı Yvonne'du. Ne zaman ismi duysam ağzıma sigara tadı, burnuma da saç spreyi kokusu geliyor.'
Dünya üzerinde 5.000 kişiden birinde görülen sinestezi nedir?
Sinestezi kişinin birden fazla duyuyu aynı anda deneyimlemesi durumuna denir. En sık görülen tipi kişinin kelimeleri ve rakamları belirli renklerle eşleştirmesidir. Dünya üzerinde yaklaşık 5.000 kişide biri bu durumla yaşıyor. Boston Üniversitesi'ne göre Kathryn gibi kelimeleri tatlarla eşleştirme tipi sinestezi çok daha nadirdir ve 100.000 kişide bir rastlanan bir durumdur.
İngiltere Sinestezi Birliği başkanının tanımına göre, sinestezi farklı duyu alma bölgelerinin arasında fazladan sinirsel bağların bulunması sinesteziye sebep olur. Aynı zamanda kişilerin renklerle ve sesleri birbiriyle ilişkilendirmesi ya da rakamlarla renk bağları kurması da bu durumun bir örneği olarak kabul edilir.
"Kelimeleri tadabiliyorum. Kimileri benim durumumun tuhaf olduğunu söylüyor ama bu durum bence herkeste bir nebze var."
Kathryn çocukluğunda dedesi Noel yemeklerinde ona patates pişirdiği için John adını duyduğunda patates tadı aldığını söylüyor.
Kathryn için heceler, sesler ve çocukluk anıları tatları tetikleyebiliyor.
Anlattığına göre bazı tatlar oldukça 'iğrenç'.
Kathryn artık bu hislerini çizimlere döküyor ve Instagram hesabından paylaşıyor.
Mesela 'ella' kelimesi 'jelly bean' yani jelibon kelimesine benzediği için bu tadı alıyor.
Bazı kelimeleri duyduğunda ise yiyecekleri ağzında birebir hissettiğini söylüyor Kathryn.
'Çocukluğunda beri yaşadığım bir durum ama ben farklı olduğumdan haberdar değildim. Herkese oluyor sanıyordum. Hatta bazen bebeklere neden belirli isimler verildiğini merak ederdim çünkü o isimler ağzımda iğrenç bir tat bırakırdı.'
Kathryn her ne kadar ağzında meyve, lolipop ve kek tatlarını duymayı sevse de bu durum üniversite hayatında oldukça dikkat dağıtıcı olabiliyor.
Bu sıradışı durumun bir tedavisi olmadığı için genç kadın bu tatlarla yaşamak zorunda.
Yorum Yazın
Yaşadığı bu algısal deneyimler sinestezi olarak bilinir. Sinestezi, duyuların bazen de kavramların birbiriyle harmanlanmış olduğu bir durumdur ve birçok fark... Devamını Gör
sahip olmak ister miydim bilmiyorum ama muazzam bir ayrıcalık bence:)
"Soba" denilince üstünde kızarmış ekmek tadı ağzına ve kokusu hala burnuna gelenler; Tuhaf filan değilsiniz, iyi çocuklardınız. :)