Sanat Dünyasının En Büyük Gizemini Anlatıyoruz: Van Gogh Gerçekten Delirip Kendi Kulağını Kesti mi?
Ünlü ressamlar hakkında bilinen en ilginç bilgilerden bir tanesi, Vincent van Gogh'un bir tartışma sırasında öfkelenerek kendi kulağını kesmesi. Ancak sanat tarihçilerine göre bu ne kadar doğru? Van Gogh gerçekten kulağını kesti mi? Ünlü ressamın enteresan hayat hikayesine bir göz atalım... 👇
Sanat dünyasında Mona Lisa'nın gizeminden İnci Küpeli Kız'ın gerçekten kim olduğuna dair çözülemeyen birçok gizem var... Ancak belki de yıllardır sanatçılar hakkında öğrendiğimiz en ilginç bilgilerden biri, Van Gogh'un öfkesini kaybederek sol kulağını kesmesi!
Bize anlatılan hikaye şu şekilde; genç Vincent 1888 yılında kendisi gibi sanatçı olan yakın arkadaşı Paul Gauguin ile ciddi bir kavgaya giriyor ve bu sırada girdiği öfke nöbeti gözünü döndürdüğü için yakınındaki bir jileti kaparak sol kulağını kesiyor.
Hikayenin devamında ise Vincent, kestiği kulağını bir kumaşa sarıyor ve semtindeki bir genelevde çalışan kadına götürüyor.
Anlayacağınız hem aşk, hem arkadaşlık hem de 'sanatçı deliliği' içeren bu hikaye yıllardır romantize edilerek kulaktan kulağa yayılıyor!
Peki Vincent van Gogh gerçekten kulağını kesti mi, tarihe geri dönüp bir bakalım...
Vincent van Gogh, 1853 tarihinde Hollanda'da dünyaya geliyor. 37 yıllık kısacık ömrü boyunca hiç durmadan 2 binden fazla resim üretiyor kendisi ancak hak ettiği değeri yaşamının sonuna kadar göremiyor.
'Yıldızlı Gece' henüz sanat dünyasının yıldızı olmadan yıllar yıllar önce genç Vincent aslında baba mesleği olan rahipliği yapıyordu ve 27 yaşına kadar eline fırça bile almamıştı!
Tahminen 27 yaşında ilk çizimini yapan Vincent kendisini tamamen sanata adıyor. Sanat tüccarı olan abisi Theo'nun yardımıyla geçinerek kendi kendine sanatı öğreniyor.
Paris'te bir sergi sırasında Vincent, Paul Gauguin ile tanışıyor. Kendi eserlerinden birini Vincent'in iki ayçiçeği tablosu ile takas eden Paul, genç sanatçıyı epey beğendiğinden iletişimi kesmiyor ve zamanla yakın arkadaş oluyorlar.
İki dost, Fransa'nın güney kenti Arles'te 6 ay birlikte yaşıyor ve izlenimcilik akımının yönünü değiştiren eserlere imza atıyorlar.
Şimdi kulak hikayesine geri dönelim; aradan geçen yüzyılın ardından iki Alman tarihçi, o dönemin polis kayıtlarını, Vincent'in mektuplarını, semt sakinlerinin aile anılarını inceleyerek olayın gerçekliğini araştırmaya başlıyorlar.
Tarihçi Hans Kaufmann ve Rita Wildegans'ın 'Path of Silence' isimli eserine göre buldukları sonuçlar şu şekilde;
Vincent ve Paul birbirilerini çok seven, ayrılamaz iki dostlar. Bu yüzden Vincent, Paul'un Paris'e geri döneceğini duyduğunda üzüntünden ne yapacağını bilemiyor ve iki arkadaş tartışmaya başlıyorlar.
Tartışma sırasında ilk olarak Vincent'in arkadaşına fiziksel olarak saldırdığı, başarılı bir eskrim sporcusu olan Paul'un ise sinirlenip bıçağını çıkardığı ve Vincent'in kulağının bir kısmını kestiği düşünülüyor!
Ancak iki yakın dostun bu tartışmadan sonra tekrar barıştığı ve Paul'un başı belaya girmesin diye kimseye bu olayı anlatmadığına inanılıyor.
Kaufmann ayrıca bu olayın sadece talihsiz bir kaza olabileceğine de değiniyor.
Ancak sanat dünyası yıllarca Van Gogh'un "dahi ve deli ressam" imajını bozmak istemediği için tarihçilerin yazdığı iddialar tamamen göz ardı ediliyor.
Diğer yandan ise Kaufmann ve Wildegans'ın tahminlerinin tutarsız olduğunu söyleyenler de bulunuyor.
Ayrıca Van Gogh'un hayatının son yıllarında psikolojik sorunları arttığı için sanrılar görmeye başlaması ve akıl hastanesinde tedavi alması, kulağını kesme ihtimalini daha mümkün kılıyor.
Son olarak yine tahminlere göre Van Gogh, akıl sağlığı iyice kötüleştiği için kendisini bir tabancayla karnından vurarak intihar ediyor...
Anlayacağınız Van Gogh'un kulağının bir kısmı gerçekten kesiliyor. Ancak sanat dünyasına göre kendisi kesiyor, tarihçilere göre ise arkadaşı Paul...
Peki siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? Yorumlarda buluşalım!
Bu içerikler de ilginizi çekebilir:
14 Maddeyle Çılgınlığın Eşiğinden Düşen Bir Dahi: Van Gogh
Yorum Yazın
Bence tarihçiler haklı