İnsan Hayret Ediyor! Hayvanlardan İlham Alınarak Üretilmiş Teknoloji Harikası Robotlar
Modern robotlarda biyoloji, bu cihazların daha doğal hareket etmesine ve dış dünyayla daha iyi etkileşime girmesine yardımcı olmak için, problem çözme yöntemi olarak görülmektedir.
İşte bu yüzden biyorobotik alanı son yıllarda gözle görülür bir patlama yaşıyor ve bugüne kadar gördüğümüz en yenilikçi ve ilginç makineler bu sayede üretiliyor. Techcrunch'ın derlediği en yeni hayvan ilhamlı robotları sizler için hazırladık.
Octobot (Ahtapot)
Harvard Üniversitesi'nde çalışmalarını yumuşak robotikler üzerine sürdüren araştırmacılar Octobot'un bütün özelliklerini birebir ahtapota benzetti. 3 Boyutlu yazıcıyla üretilen robotun, gömülü devreleri hidrojen peroksitle çalışan kimyasal reaksiyonların şişirip söndürdüğü pnömatik haznelerin içinde hareket edebiliyor.
Kafadan bacaklılardan ilham alınarak yapılan bu robot türleri aynı yumuşak hareketlere sahip, hatta UC San Diego'nun bir modeli kayaların içinden yürüyebiliyor.
Pleurobot (Semender)
Semenderler aslında yaşayan fosillerdir ve Dünya'da hayat bulmuş en eski hayvanlardan bazılarıdır. İsviçre'de École Polytechnique Fédérale de Lausanne'daki bilim insanları, bu amfibilerin hareketlerini daha iyi anlamak için, X-ışını videolarında saatlerce hareketlerini inceledi.
İşte elde edilen bu bilgiler sayesinde ekip, Pleuerobo'yu yarattı; bu esin kaynağı bir sürüngen olan ve biraz korkunç bir yürüyüşe sahip robotik bir iskeletti. Ekip aynı zamanda omurilik ve beyin arasında keşfedilen bağın nöroprostetik (beyin / makine arayüzleri) hakkında önemli bilgiler sağlayacağına inanıyor.
Hayvan Dinamikleri Mikrodronu (Yusufçuk)
Döner pervaneler, ticari ve diğer birçok endüstriyel drone için belirli bir standart haline gelmiştir. Fakat bu özellik gürültü, fazla güç tüketimi, rüzgarlı koşullarda uçuş problemlerine kadar pek çok dezavantajı da beraberinde getirir.
İşte yusufçuk drone bunların dışında üretilmiş bir mühendislik harikası. İngiltere Savunma Bakanlığı tarafından desteklenen Animal Dynamics şirketi, ürettiği mikro-drone için bu uçan böceği esin kaynağı aldı. Küçük ve oldukça atik bu minik böcek kamera gözlem için ideal bir araç haline gelebilir ve özellikle savaş alanlarında büyük avantaj sağlayabilir.
Cassie (Deve kuşu)
İki ayaklı robotlar çoğu zaman ana ilhamını insanlardan alırlar. Bu elbette oldukça mantıklı çünkü dünyamızı ihtiyaçlarımıza uydurmak için inşa ettik, neden robotlarımız da rahat rahat yaşamasınlar?
Oregon State University'de yapılan robot Cassie, devekuşu gibi büyük, hızlı hareket eden iki ayaklı kuşlara benzetildi. Cassie'nin tasarımı onu, hızın yanı sıra kafası olmadığı için düşme ve darbelere karşı ekstra dayanıklı hale getiriyor.
SpotMini (Zürafa)
Boston Dynamics için biyolojik dünyayı ilham kaynağı alan robotikler yeni bir girişim değil. Şirket, özellikle de askerler ile birlikte araziye çıkabilen robot Big Dog da dahil olmak üzere yıllardır teknoloji dünyasının en çok hayranlık uyandıran dört bacaklı robotlardan bazılarını yapıyor.
Şirket Google'da henüz yeni olmasına rağmen tartışmasız gelmiş geçmiş en ürkütücü robot olan SpotMini'yi üretti. Daha önce bizlerle tanıştırdığı Spot isimli robotun daha küçük bir versiyonu olan yeni Mini, 65 kilo ve neredeyse yeni doğan bir zürafa kadar. Bir kolu aynı zamanda boyun olabilen robot, rahatlıkla yürüyebiliyor ve yüksek teknolojisi sayesinde nesneleri tutup getirebiliyor.
Robotic Skin (Böcek)
Biyolojik dünyayı ilham kaynağı alan robotların hiçbiri aslında kaynak materyaline benzemez. MIT'den bir ekip, bir robotu elektronik bir cilt ile kaplamak üzerinde çalışırken, altın kaplumbağa böceklerinden ilham aldı. Bu böcekler tehlike anında kabuklarından parlak bir boya sızdırıyor.
İşte bu MIT ekibi tarafından tasarlanan 3D çıktısı alınmış devre de stres uygulandığında renk değiştirebiliyor. Proje hakkında TechCrunch ile konuşan ekip lideri Subramanian Sundaram, 'Doğaya bakmak kolay, çünkü o kadar geride kalıyoruz ki' diye anlattı.
Festo (Kelebek)
Kanatlarında göze çarpan marka yerleştirmesinin dışında Festo'nun zarif robot kelebekleri, aslında bu listede ilham aldığı hayvana en çok benzeyen robot olma özelliği taşıyor.
Robotik böcekler kompakt, hafif boyutları sayesinden rahatlıkla uçabilse de bu onların herhangi bir yerleşik sensör taşıyamayacakları anlamına geliyor. Bu yüzden sistem hali hazırda tüm gözlemler için bir harici kamera kullanıyor. Öte yandan bu zarif uçuşu seyretmek bile gayet güzel bir şey.
Yorum Yazın
hiç araların da insan gören var mı? ne boktan birşeyiz ilham bile veremiyoruz kendimize
bir boston dynamics ve google gördüm sanki 💞💖
kelebek çok güzel