Çocuklardan Akademik Başarı Beklerken Kesinlikle Atlanmaması Gereken 11 Prensip
Çocuklarınızın büyümesinde ve gelişmesinde hem size hem de onlara yardımcı olabilecek bu harika tavsiyeler Brightside'da karşımıza çıktı. Çocuklarınızla daha iyi bağlar kurmanıza yardımcı olacak bu ipuçları bizi oldukça ikna etti, bakalım siz neler düşüneceksiniz?
Çocuk yetiştirmek keyifli olduğu kadar zor da bir zanaat. Hele bir de okullar başladı mı işler iyice dertli bir hal alabiliyor bazı aileler için.
1. İlk ve en önemli ilke; her çocuğun günde 2 ile 4 saat arası kelimenin tam anlamıyla boş zamana ihtiyacı vardır.
Endişeli ya da fazla azimli ebeveynler çocuklarını gereğindne fazla yoğun bir tempoya sokmaya çalışır. Onları spor kulüplerine, dil kurslarına, müzik kurslarına ya da bunun gibi sosyal aktivitelere gönderirler. Ama her anne babanın farkında olması gereken bir nokta var ki çocukların da tıpkı yetişkinler gibi 'boş vakte' ihtiyaçları vardır.
2. Çocuğun öğretmenleri veya okul görevlileriyle okulla ilgili sorunları konuşurken anne baba daima çocuğunun tarafında olmalıdır.
Öğretmenin ve okulun çocuğa kötü notlar verecek olmasından korkmak yerine çocuğunuzun okuldan ve ders çalışmaktan nefret etmeye başlamasından korkun. Bu sizin ne pahasına olursa olsun kaçınmanız gereken bir durumdur.
3. Anne babalar maalesef çocuğun akademik ilerleyişine ve ders notlarına gereğinden fazla odaklanır.
Örneğin veli toplantısında 'sınavdan kaç aldı?' 'derste uslu duruyor mu?' gibi soruları sormak yerine, 'Çocuğumun derste morali nasıl?' 'Gergin oluyor mu?' diyebilirsiniz. Ebeveynler çocuğun performansına odaklanmış patronlar olmak yerine; duygularına ve sağlığına öncelik veren kişiler olmalıdırlar.
4. Unutmayın çocuğunuz ödev yaparken zorlanıyorsa, bunun bir sebebi vardır. Hemen tembellikle bağdaştırmayın!
Aslında 'tembellik' psikolojik çalışmalarda yeri olmayan bir olgudur. Gerçek sebepler genellikle motivasyon ya da irade gücü eksikliği gibi durumlardır ve anne babanın görevi bu tip durumların neden kaynaklandığını anlamaya çalışmaktır.
5. Fakat çocuğun ödev yapma konusunda sorunları daha ciddi problemlerden kaynaklanıyor da olabili!
Kafa içi basınç artışı, hipertansiyon, psikolojik problemler veya
ADHD (dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu) ve bunların yani daha birçok farklı durum söz konusu olabilir. Çocuğunuzu yapamadığı matematik soruları için zorlamadan önce lütfen bu tip sorunları olup olmadığını kontrol ettirin.
6. Bütün bunların en önemlisi ise; unutmayın aile ilişkileri her zaman herşeyden önce gelmelidir. Ders notları öncelik sıralamasında oldukça aşağılardadır.
7. Yaşı gençliğe yaklaştıkça çocuğunuzun ruhu giderek daha kırılgan bir hale gelir.
Bu kırılganlık aynı zamanda son sınavlar ve üniversite hazırlığına denk geldiği için bütün aile bir stres içine girer. Yani bu durumda yaşanması daha olası tartışmalara, gerginliklere ve krizlere dikkat etmek gerekir.
8. Peki bu kabusu nasıl atlatabilirsiniz? Ya da sonuçlarını nasıl en aza indirgeyebilirsiniz?
Bunun en iyi yolu sevgiye ve en önemli temel değerlere öncelik vermek!
9. Çünkü bütün o notlar açıklandıktan sonra, gözyaşları ve yükselen sesler hafızanızdan silindiğinde, geriye tek bir şey kalacak; çocuğunuzla aranızda kurduğunuz arkadaşlık ve güven bağı.
10. Kızınızın ya da oğlunuzun en yüksek notları alıp en iyi üniversitede okuduklarını görmek oldukça kolay ama onları bu uğurda kaybetmeyi göze almayın.
11. Çocuğunuzdan beklentileriniz olması ve onlar için hırslanıyor olmanız elbette çok doğal ama en önemlisi onlara karşı sevgi dolu olmayı asla bırakmayın.
Yorum Yazın
Kural bir cocuklardan akademik basarı beklemeyin. Çocuk onlar yahu azcık rahat bırakın. 3 ay once okumayi cozmesi onu dahi yapmiyor. Bir kere geliniyor ve bi... Devamını Gör