“Böyle Çıksam Millet Ne Der” Bir Yandan, Ailesini Koruma Güdüsü Bir Yandan: Neden Kadınlar Depremlerde Daha Çok Ölüyor?
Cevabı baştan verelim: Toplum nedeniyle...
Ege Denizi'nde merkez üssü İzmir'in Seferihisar ilçesi açıkları olan 6,6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.
Saniyeler süren depremde bazı binalar yıkıldı ve pek çoğu da hasar gördü. Çevre illerde de hissedilen depremin sonrasında şu ana kadar 58 vatandaşımızın hayatını kaybettiği ve 930 kişinin de yaralandığı açıklandı.
Detaylar için: 👇
Ülke olarak deprem gerçeğiyle yaşamak zorundayız ama bugün size depremin ve doğal afetlerin farklı bir tarafını göstereceğiz: Kadınlar...
17 Ağustos 1999'daki büyük Marmara depreminin ardından dönemin siyasi rüzgarıyla birlikte depremin dinle bağlantısı kurulmuş; kadınların açık saçık giyinmeleri, özgür olmaları, evlilik dışı cinsel ilişkiye girmeleri ve tüm bu nedenlerden ötürü toplumun yapısının bozulması doğal afete sebep gösterilmişti. Elbette cehaletin tanımı çok geniş, burada da bilimi es geçmek ve kör inanışlara esir olmak söz konusu ama kadınlar doğal afetlerden daha fazla zarar görüyor.
Onlarca kişinin yaşamını yitirdiği Elazığ depreminin ardından enkazdan çıkarken başörtüsünü düzelten bu kadını hatırladınız mı?
Korkunç bir doğal afetle karşılamışsınız, bir şekilde kendinizi kurtaramamışsınız ve enkaz altında kalmışsınız. Arama kurtarma ekipleri sizi enkaz altından çıkardığında ilk düşündüğünüz şey saçınızın görünüp görünmediği, çünkü toplumsal normlar böyle olması gerektiğini söylüyor. London School of Economics ve Essex Üniversitesi'ndeki araştırmacılar tarafından 141 ülkede yapılan bir araştırmaya göre doğal afetlerde erkeklerden daha fazla sayıda kadın ölüyor, çünkü kadınlar deprem sırasında can derdinden önce üstüne ne giymeleri gerektiğini düşünüyorlar.
Elazığ depreminde enkaz altında birbirlerine sarılı halde bulunan anne ve oğlu biliyor musunuz?
Elazığ'da Ocak ayında gerçekleşen depremde Tansel Elidar (49) ile 12 yaşındaki oğlu Ömer Asaf birbirlerine sarılı halde enkazın altından çıkarıldılar. Bu olayın böyle gerçekleşip gerçekleşmediğini bilmesek de araştırmalara göre kadınların kendilerini kurtarmadan önce öncelik verdikleri bir diğer konu aile bireyleri... Depremde yaşamını yitiren kadınların bir kısmı ya anne ve babalarını ya da çocuklarını kurtarmak isterken enkaz altında kalarak ölüyorlar.
Türkiye'de henüz böyle bir duruma şahit olmasak da yüzme ya da tırmanma becerilerini geliştirmeyen kadınlar da doğal afetlerde yaşamlarını yitiriyorlar...
Erkeklerle eşit eğitim imkanına sahip olamayan kadınların çok büyük bir kısmı yüzme bilmiyor, kendini ev işleriyle sınırlandırmak zorunda kaldığı için fiziki güçlenme anlamında kendini geliştiremiyor, ilk yardım eğitimlerinde ikinci planda kalıyor. Dolayısıyla doğal afetlerde erkeklerden daha fazla sayıda kadın kayıp veriyoruz.
Ve tabii ki istihdam oranının düşük olması nedeniyle kadınlar doğal afetlere evlerde yakalanıyorlar…
Her ne kadar kadınların biyolojik olarak erkeklere kıyasla daha güçsüz, dayanıksız ve yardıma muhtaç olmaları sebep olarak gösterilmek istense de durum aslında öyle değil. Düşük sosyoekonomik koşullar ve toplum tarafından uyulması beklenen normlar nedeniyle doğal afetlerde de kadınlar ve erkekler eşit değil. Yani mesele biyolojik cinsiyet değil, toplumsal cinsiyet.
"Abartıyorsunuz" diyenler için buraya birkaç örnek bırakalım, sonra devam edelim...
Burada bunu anlatmak çok güç ama toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dair anlatılan her konuda kadınlara 'Abartıyorsunuz' deniyor. Geceleri sokağa rahat bir şekilde çıkamamak, istediğini giyememek, sosyal medyada özgürce paylaşım yapamamak, iş hayatında yeterince yer alamamak, ebeveyn olmaktan kaynaklanan sorumlulukların tamamını üstlenmek zorunda kalmak, doğal afetlerde erkeklerle farklı nedenlerden ölmek ve daha bir sürü şey... Bahsedilen her madde abartılı karşılanıyor ama değil, kadınlar aslında hiçbir şeyi abartmıyorlar.
👇
👇
Doğal afetlerin yıkıcı gücünün yalnızca biyolojik cinsiyetle değil, kadın erkek eşitliğine de dayandığını söylemiştik. Peki ne yapacağız?
Sosyal normlar ve davranışların yanı sıra kadınların sosyoekonomik durumları doğal afet esnasında belirleyici hale geliyor. Ekonomisi gelişmemiş ülkelerde toplumsal cinsiyet eşitsizliği ortaya çıkıyor, çünkü kadınlar ve erkekler arasında gelir eşitsizliği ve kadınların toplumsal rolleri erkeklere oranla daha öldürücü.
Peki ne yapacağız? Tüm toplumlarda kadın-erkek eşitliğini sağlayacağız, kadınların erkekler kadar istihdam edilmesinin önünü açacağız, toplumsal olarak tüm rollerin sorumluluklarını kadınlara vermeyerek eşit paylaştıracağız, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini yıkacağız.
Yorum Yazın
İslam'ı engel olarak gören akıl yoksunları!!! Kadınlar orasını burasını kapatmaya neden çalışıyo ?? Ben depreme evimde yakalandım başörtüm yoktu kızlarımı ku... Devamını Gör
islami değerlerin olduğu ülkelerde, cinsiyet eşitliği ütopyadan öteye gitmez. gerçi bir çok kültürde kadın arka plandadır ama, ülkemizdeki en büyük engel isl... Devamını Gör
sen cahillikle islamı bir tutuyosun fazla söze gerek yok
Deprem üstünden feminizm primi, ve kadın pozitif ayrımcılığı yapmaya çalışan saçma sapan bir yazı. Tesettür müslümanın Allah rızası için yaptığı bir şeydir, ... Devamını Gör
Hamuş Bişrev, feminizm ne demek? En azından sözlük anlamını biliyor musunuz?